Geçen hafta devlet ortada olmayan Alpu KES’in özelleştirmesini erteliyor, diğer yandan lisansı bile olmayan Akkuyu için Ruslar finansmana destek çıkacak ortak bulamıyor. Çünkü bu yatırımlar pahalı. Bunu Enerji Bakanlığı söylüyor. Belli ki enerji verimliliği gibi bedava, rüzgâr, güneş gibi yatırımı daha ucuz, yakıt maliyeti sıfır olan çözümler istenmiyor.
Geçen hafta enerjide gündem Alpu Termik Santrali ihalesinin
ertelenmesi, Türk ortak bulamayan Akkuyu Nükleer Santrali ve Enerji
Bakanlığı’nın yaptığı açıklama idi. Bu üç haberden de
çok daha önemli olan, Enerji Bakanlığı’nın haberi içinde yer alan
bir bilgi vardı ki neredeyse ilk iki haberi de açıklıyordu. Malum,
olmayan Alpu Kömürlü Elektrik Santrali daha yapılmadan
özelleştiriliyordu ama bu özelleştirme ertelendi. Benzer şekilde
Akkuyu’da Ruslara kimse ortak çıkmıyordu.
Enerji Bakanlığı’nın yaptığı son açıklamaya göre Türkiye'de
geçen yıl 5 bin 840 MW kapasiteye sahip elektrik üretim santrali
devreye alındı. Bu santrallerin işletmeye girmesi için yaklaşık 6,2
milyar dolarlık yatırım yapıldı. Böylece Türkiye’nin elektrikteki
kurulu gücü geçen yıl sonu itibarıyla toplam 85 bin 200 MW
yükseldi. Haberde 2017 yılında enerji yatırımlarının maliyetleri de
verildi. Enerji Bakanlığı harika bir çalışma yapmış oldu. Böylece
yıllardır söylediğimiz “Nükleer-kömür pahalıdır”, “Türkiye’nin
enerji ihtiyacı söylemi koca bir propagandadır” gibi pek çok
söylemimizi ispatladılar. Artık hepimiz daha çok enerji tüketilsin
diye AVM gibi yapıların önünün açıldığını biliyoruz. Enerji
tüketimi düşmesin, daha verimli enerji kullanılmasın diye
yönetmelikleri ertelediklerini biliyoruz.
KÖMÜR ÇOK PAHALI
Açıklamaya göre linyit kömürle çalışan elektrik santrallerinde
bir megavatlık kapasite için yatırım tutarı 1,7 milyon dolar olarak
hesaplanırken, hidroelektrikte bu rakam 1,5 milyon dolar, ithal
kömürde 1,15 milyon dolar ve doğalgazda ise 850 bin dolar olarak
öngörülmüş. Yani daha yatırım aşamasında kömür pahalı. Yerli
kömürün yakıtı çıkarma, ithalin parası derken fiyat iyice pahalı
hale geliyor. Doğalgazın yapımı ucuz olsa bile, yakıttan dolayı
yüksek olduğunu, bunun için devletten ekstra paralar istediğini
biliyoruz.
Ama iklim dostu enerjiler öyle mi? Biyogaz, jeotermal, güneş ve
diğer kaynaklarda ise bir megavat için ortalama bir milyon dolar
yatırım gerekiyor. Rüzgârda ise 1,2 milyon dolar yeterli.
Çok açık ki Enerji Bakanlığı verileri "Kömür santrali
pahalı" diyor.
BOŞUNA KAPASİTE ARTIŞI
Her ne kadar Enerji Bakanlığı 85 bin MW’lık bir kapasite için
sevinse de biz sevinemiyoruz. Birincisi bu kapasite boşa. Şubat
ayında bir saat bile, bırakın 80 bini, 70 bini, 50 bin MW’lık bir
kapasite gerektiren bir saat bile yok. O kadar yaz saati ısrarı, o
kadar AVM yatırımına rağmen sadece 40 bin megavat saate ulaşılan
1-2 saat var. Hepsi o kadar.
Her ne kadar teknokratlar tüketimin bir miktar fazlasına yedek
kapasite deseler bile, burada sadece 2017 yılında 6,2 milyar
dolarlık yatırım var. Daha kötüsü bu yatırımın 3,9 milyar doları
fosil yakıtlar için. Bundan da kötüsü, bu yatırımların bütün
makineleri ithal ve devletten teşvik alıyor. Hem de bu alınmayan
vergileri biz ödüyoruz. En kötüsü, iklim değişikliğinin parasını
ben veriyorum, sen veriyorsun.
Enerji Bakanlığı’nın ortaya koyduğu bu çalışmada bir tek nükleer
eksik. Onun maliyeti içler acısı. Eğer Bakanlığın sayfasındaki verileri
kullanırsak nükleerin 1 kilowatt’ının maliyeti yaklaşık 4 bin 500
dolar. Bu durumda Türkiye için veriler en pahalı nükleer,
sonrasında linyitin geldiğini gösteriyor. Üstüne yakıt da
eklerseniz ne nükleer ne kömür ne de doğalgaz yanına bile
yaklaşılamayacak bir bedel oluşturuyor.
Çok açık ki Enerji Bakanlığı verileri "Nükleer santrali
pahalı" diyor.
İKLİM DOSTU ENERJİ UCUZLUYOR!
Yatırım maliyetlerindeki gibi üretim maliyetlerinde de benzer
bir resim var. Sonuçta Rusya’dan uranyum, doğalgaz ve kömür
bedavaya gelmiyor. O yüzden ister yerli kömür olsun ister ithal
kömür ya da doğalgaz olsun, hepsi devletten alım garantili fiyatla
imtiyazlı elektrik satışı yapıyorlar ve bundan hiç rahatsız
olmuyorlar. Çünkü bu parayı halk veriyor ve bu projeler sıkılmadan
bu parayı alıyor.
Belki onların üretim maliyetlerini bilmiyoruz ama geçen hafta
fosil yakıtların ana vatanı olan ABD’de yapılan bir çalışma, üretim maliyeti
açısından resmin aynı olduğunu ortaya koyuyor. Çalışmaya göre 1
megawatt saat için en pahalı nükleer, sonra kömür ve doğalgaz
geliyor. En ucuz olan ise rüzgâr ve güneş. Rapora göre 2017’de 1
megawatt saat elektrik için nükleer yaklaşık 150 dolar, kömür
yaklaşık 100 dolar, doğalgaz ise yaklaşık 60 dolar. Rüzgâr ve güneş
ise düşen maliyetleri ile yakında 40 doların altına düşecek
gibi.
ABD’de gerçekleşen ortalama enerji
fiyatları. (Kaynak: ThinkProgress.org)
Çalışmaya dair grafiğe baktığınızda ilginç bir nokta daha ortaya
çıkıyor. Bugün bir vatandaş bir megawatt için yaklaşık 120 dolar
ödüyor. Vergiler, üretici, aracı, satıcı kârı ve TRT payı filan
dahil. Ama yıllarca parasını verdiğimiz kömür, nükleer ucuzlamak
yerine pahalanmış. Diğer yandan yüz verilmeyen güneş ve rüzgâr daha
ucuzlamış. Yani bugün iklim dostu enerjiye geçsek faturamız
ucuzlayacak, kömür, nükleer dedikçe de artacak.
ALPU ERTELENDİ, AKKUYU'YA ORTAK BULUNAMIYOR
7 Mart’ta yapılacak olan Alpu Kömürlü Elektrik Santrali'nin
özelleştirmesi son anda 26 Nisan’a ertelendi. Demek ki bir sorun
var. Demek ki halkın itirazı ortada iken, böylesi pahalı ve kirli
bir projenin gerçekleşmesi kolay değil, ancak zorlamalarla
olabiliyor. Benzer şekilde, Akkuyu Nükleer Santrali için hâlâ
lisansın olmadığı haberi ve yerli ortak arama
haberleri de sorunları işaret ediyor. Yani o kadar kazmayı
lisanssız vurmuşlar, oraya o kadar yatırımı lisansız yapmışlar.
Diğer yandan bu lisansız inşaatın devamı için yatırımcı ortak
bulamıyorlar. Cengiz, Kolin ve Kalyon konsorsiyumunun projede yüzde
49 hissedar olacağı geçen yıl duyurulmuş ama anlaşması
imzalanmamıştı. Geçen ay Kolin ve Kalyon projeden çekildiğini
açıklamıştı. Şimdi ise onların yerini alacak yerli ortak aranıyor.
Yani kaza riski yüksek ve pahalı bir yatırımın ticari riskini almak
kolay değil.
Geçen hafta devlet ortada olmayan Alpu KES’in özelleştirmesini
erteliyor, diğer yandan lisansı bile olmayan Akkuyu için Ruslar
finansmana destek çıkacak ortak bulamıyor. Çünkü bu yatırımlar
pahalı. Bunu Enerji Bakanlığı söylüyor. Belli ki enerji verimliliği
gibi bedava, rüzgâr, güneş gibi yatırımı daha ucuz, yakıt maliyeti
sıfır olan çözümler istenmiyor.
Rüzgâr, güneş, biyogaz ucuz, nükleer ve kömür çok pahalı. Bunu
ben de demiyorum, koskoca Enerji Bakanlığı diyor. Açıkça böyle
demiyor, ama açıkça verilerini ortaya koyuyor.