Engelliye 'iyi' davranmak 'iyi insanlık' mı?
Tuğba Tanyeri Erdemir, ABD'deki eğitim sistemiyle ilgili bir mesaj paylaştı. Erdemir, "Her akşam okul çıkışı önce engelli çocuklar ve onların "ahbap/buddy"leri çıkıyor, ahbaplar engelli çocukları otobüslerine bindiriyor. Hem çocuklara sorumluluk veriliyor, hem de toplumda birlikte yaşayacakları engellilerle düzgün ilişki kurmayı öğretiyor bu sistem" dedi.
DUVAR - Yazar arkeolog Tuğba Tanyeri Erdemir, Amerika'da yaşadığı bir deneyimi anlattı. Erdemir, Amerika'daki okullarda uygulanan engelli öğrenci sistemiyle ilgili, "Bir gün benim kız geldi "X çok iyi bir kız" dedi... Niye dedim, "Çünkü bugün Y (engelli çocuk)'ye yardım etti" dedi. Çocuğumun "iyi insan" kriterinin "engelliye iyi davranan" olduğunu fark ettim. Her akşam okul çıkışı önce engelli çocuklar ve onların "ahbap/buddy"leri çıkıyor, ahbaplar engelli çocukları otobüslerine bindiriyor. Hem çocuklara sorumluluk veriliyor, hem de toplumda birlikte yaşayacakları engellilerle düzgün ilişki kurmayı öğretiyor bu sistem. Hadi dürüst olalım, TR'de engelliyle karşılaşınca çoğu insan nasıl davranacağını bilemez, aşırı merhamet ve aşırı görmezlik arasında kalır" dedi.
'ÇOCUĞUM ENGELLİ BİR BİR ÇOCUKLA AYNI OKULA DEVAM EDERSE NE OLUR?'
Erdemir, sosyal medyada paylaştığı mesajında şunları söyledi:
"Çocuğum engelli bir çocukla aynı okula devam ederse ne olur?" diye merak eden ebeveynler, kişisel deneyim hikayem: 2 engelsiz kız çocuk annesiyim. 1,5 yıldır ABD'de bir devlet ilkokuluna devam etmekteler. Bildiğiniz mahalle okulu. Mezuniyette okul müdürü sahneye down sendromlu bir çocuğu davet edip, özellikle kutladı. Çocuk arkadaşlarıyla kampanya düzenleyip okuldaki engelli öğrenciler için özel programa 5 bin dolar toplanmasını sağlamış. Elbet çok duygusal ve etkileyici bir şeydi. Okulun ana felsefesi "hiçbir çocuğu geride bırakmamak"; bedensel/zihinsel engelli, otistik&down çocuklar engelsizlerle birlikte okuyor. Açıkçası bir ebeveyn olarak bu tür bir sisteme alışık değildim, ama sorgulamadım da. Bir gün benim kız geldi "X çok iyi bir kız" dedi... Niye dedim, "çünkü bugün Y (engelli çocuk)'ye yardım etti" dedi.
Çocuğumun "iyi insan" kriterinin "engelliye iyi davranan" olduğunu fark ettim. Her akşam okul çıkışı önce engelli çocuklar ve onların "ahbap/buddy"leri çıkıyor, ahbaplar engelli çocukları otobüslerine bindiriyor. Hem çocuklara sorumluluk veriliyor, hem de toplumda birlikte yaşayacakları engellilerle düzgün ilişki kurmayı öğretiyor bu sistem. Hadi dürüst olalım, TR'de engelliyle karşılaşınca çoğu insan nasıl davranacağını bilemez, aşırı merhamet ve aşırı görmezlik arasında kalır.
Bu sistemdeki çocuklar için engelli sadece farklılıklar skalasında bir nokta. Engelli çocuğu da kendisi gibi çocuk olarak görüyorlar. Böyle olunca "farklılık" çok daha kolay kabul edilebilir bir şey oluyor. Aslında hepimizin çocuğu kendince farklı. Kızlarımın TR'deki özel okulunda azıcık farklı olan bütün çocukların dışlandığını gözlemlemiştim. Burada farklı bir sistem gördüm. Hadi benim veletler çok hümanist ana babadan geliyor diyelim; ama mesela komşumun aşırı yaramaz ve hayta oğlunu gördüm. Bir gün parkta 10 yaşında çocuk 7 yaşında downlu çocuğa futbol oynamayı öğretiyordu.
Çünkü o da çocuk öbürü de çocuk, ve oynuyorlar. Eğer bir toplumun tüm bireyleriyle (engelli engelsiz) bir arada yaşamasını istiyorsak bunun ilkokuldan başlaması hepimiz için faydalı. Bir Türk ebeveyni olarak elbette "e peki sınavda/okulda başarı nasıl?" diye merak ediyor olabilirsiniz. Müsterih olun, yeterli destek sağlandığı müddetçe tüm öğrencilerin başarı durumları son derece iyi. Ayrıca insan olmayı öğrendiklerinden büyüdüklerinde de daha güzel bir toplumun parçası olacaklar."