Engin Altay: Damadın beceriksizliği, vatandaşı domates, patlıcan kuyruklarına düşürdü
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay TBMM'de gündemle ilgili basın toplantısı düzenledi. Altay, tanzim satışları ile ilgili yöneltilen soruya, "Damadın beceriksizliği, vatandaşı domates, patlıcan kuyruklarına düşürdü” dedi.
ANKARA - CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, İstanbul Kartal’da çöken binada İstanbul’u 25 yıldır, Türkiye’yi 17 yıldır yönetenlerin sorumlu olduğunu belirterek, “İstanbul Deprem Master Planı 2003’de hazırlanmış ve binalar taransın denilmiş. Peki 16 yıldır ne yapıldı? Neredeyse hiç. Faciaların sorumluluğu vatandaşa bırakılmış. Asıl sorumlu olan ‘Ben de kaçak binada oturuyorum’ diyen Erdoğan’dır. Bu anlayıştır” dedi.
[inline-ads adscode='gdad-news-inline' orientation='landscape' adnum='1' /
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, İstanbul Kartal’da bina çökmesi sonucu yaşamını yitiren yurttaşlara başsağlığı, yaralılara acil şifalar diledi. Altay, “Gelişmiş ülkelerde insanlar tesadüfen ölür Türkiye'de tesadüfen yaşıyoruz. Bu tür olaylardan sonra oy devşirme peşinde olmadık. Yeni acılar yaşanmaması için uyarılarda bulunuyoruz. Bu büyük bir acıdır. Kaza desen kaza değil, doğal afet desen afet değil. Bir ihmal, görev kusuru, umursamazlık. Sorumlularının hesap vermesi gerekir” diye konuştu.
Yeşilyurt apartmanının 1992 yılında yapıldığını, 1994’te dönemin belediye başkanı Mehmet Sekmen’in ek üç kat izni verdiğini kaydeden Altay, “Bu binaya 98’de kaçak olarak üç kat ilave edilmesine göz yumulmasıyla, faciaya uzanan süreç başlamıştır. Sorun 98’de Kartal Belediyesi’nin bu binadan emlak vergisi bildirimi ile başlıyor. Göz göre göre gelen facianın zemini böyle hazırlanmış oluyor” diye konuştu. Altay, şunları söyledi:
ERDOĞAN’IN SÖZÜ FACİALARA DAVETİYE
“Bu tarz binaların Türkiye’de, İstanbul’da çok olduğunu biliyoruz. Erdoğan, Van depreminden sonra ‘kaçak binaları yıkacağız’ demişti. Aynı Erdoğan, 94’te belediye başkanı olduğunda ‘Ben de kaçak binada oturuyorum. Ne yapalım İstanbul’un yüzde 70 kaçak’ demişti. Sorun burada başlıyor. Facialara yol açacak mekanizma Erdoğan’ın bu sözüyle başlıyor. 2003'de İstanbul Deprem Master Planı hazırlanıyor. Birinci başlık ‘yapı inceleme ve güçlendirme’. Riskli binaların yıkılması ve orta riskli binaların güçlendirilmesi gerekiyordu. 16 yıl ne yapıldı? İmar Barışı kapsamında yapı kayıt belgesi verilmesine ilişkin yönetmelik yayınlandı. Bu yönetmeliğin 9b maddesi ile devlet sorumluluğu üstünden atıyor Olabilecek bir sürü facianın sorumluluğu da vatandaşa yönetmelik marifetiyle yükleniyor. Orta yerde devlet yok isteyen istediğini yapsın ben sorumlu değilim demektir. Bu kabul edilemez bu cinayet katliama davettir. Milletin hayatı bu kadar ucuz olmamalı. Sorumluluktan ‘Mevcut belediye başkanı olay yerine gitmedi’ edebiyatı ile sıyrılmaya kalkışmak, Kartal halkının acılarıyla alay etmektir. Belediye Başkanı olay yerine gitmiş üzerine düşen sorumlulukları yerine getirilmiştir. Bu facianın sorumlularının hesap vermesini bekliyoruz, takipçisi olacağız.”
KARNELİ DÖNEM KRİZİN İTİRAFI
Altay, tanzim satış uygulamasıyla ilgili soru üzerine, “78-79’larda tanzim satış vardı. Çimento, zeytinyağı, Sana yağ, tüp karne ile kuyruk ile satılırdı. Şimdi domates, biber için kuyruk var. Bu karneli dönem aynı zaman krizin de itirafıdır. İşlerine geldiğinde nereden nereye diye hamaset yapanların tank palet fabrikasını özelleştirip, domatesi devletleştirdiklerine tanık oluyoruz. Bu milletin aklıyla alay etmektir. Kendi yanlış ekonomik politikalarınızın faturasını hal yöneticilerine ticaret erbabına yükleyerek sorumluluktan kaçamazsınız. Damadın beceriksizliği, vatandaşı domates, patlıcan kuyruklarına düşürdü” dedi.
TÜM ADAYLARI DA DEĞİŞTİRSELER HEZİMET YAŞAYACAKLAR
Mehmet Özhaseki’nin “Bazı adaylar değiştirilebilir” açıklaması ile ilgili sorular üzerine de Altay, “Kendi içinde dumur millet için kambur ittifakı adayları gözden geçirmeyi düşünüyorsa bizim görüp geçirmemize gerek yok demektir. Çünkü millet CHP ve İYİ Parti ittifakına sahip çıkıyor demektir. Dumur ve kambur ittifakı bakımından korku dağları sarmış. Adayları değil genel başkanları ve tüm kadroları değiştirseler de sonuç değişmez. 31 Mart’ta millet doğrulup sırtındaki kamburu atacaktır” dedi. Altay, “Hangi adaylar değişebilir” sorusu üzerine de “Ankara seçimi sonucu en beli olan seçimdir. Mersin, Adana tamam. İstanbul’da kafa kafayayız. Şubatın sonuna doğru İstanbul’u da alacağımız görülecek. Aday değiştirmek kambur ittifakına başarı getirmez, büyük bir hezimet yaşayacaklar” şeklinde konuştu.
Altay, İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin’in açıklamalarının hatırlatılması üzerine de “Açıklamasını dikkatli okudum katıldığım hususlar var. Sayın Tekin sıkı bir CHP’lidir. Bunları dile getirmesi doğal. Her şeye rağmen bütününe baktığınızda bu seçimlerde CHP başarısı için elinden geleni yapacağını söyleyerek iyi bir CHP’li olduğunu göstermiştir. Seçim döneminde partinin tamamını memnun etmek imkanı olmaz. Tablo bundan ibarettir” dedi. (DUVAR)