Erbil Tuşalp ifade özgürlüğü için yargıda iki örnek karar aldırmıştı
Vefat eden gazeteci yazar Erbil Tuşalp ifade özgürlüğü konusunda iki önemli hukuk zaferine de imza atmıştı. Erdoğan'la ilgili yazısı nedeniyle mahkum edilen Tuşalp'in açtığı davada AİHM, ifade özgürlüğünün "incitici, şok ve rahatsız edici" ifadeleri de kapsadığını hatırlatarak 'kabul edilebilir eleştiri sınırı'nın aşıldığı tezini önü süren Türkiye'yi mahkum etmişti. Anayasa Mahkemesi de Tuşalp'in Fethullah Gülen ile ilgili yazdıkları nedeniyle ifade ve basın özgürlüğü hakkının ihlal edildiğine hükmetmişti.
DUVAR - İzmir Başkent Hastanesinde yoğun bakımında KOAH hastalığı nedeniyle bir süredir tedavi görürken 75 yaşında vefat eden Erbil Tuşalp, 12 Eylül döneminin işkencelerini gözler önüne seren çalışmalarının yanı sıra ifade özgürlüğüne ilişkin hukuk mücadelesinde de iki önemli kararın alınmasını sağlamıştı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 2005 ve 2006 yıllarında Birgün gazetesinde yayımlanan "İstikrar" ve "Geçmiş Olsun" başlıklı iki makale nedeniyle Erbil Tuşalp hakkında "şahsi haklarının ihlal edildiği" iddiasıyla iki ayrı tazminat davası açmıştı. Davaya bakan Türk mahkemeleri, makalelerde "kabul edilebilir eleştiri sınırının aşıldığını" gerekçe gösterip, Tuşalp'i davacı Başbakan Erdoğan'a toplam 10 bin Türk Lirası ödemekle cezalandırmıştı.
AİHM: BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ ABARTI, HATTA TAHRİK İÇERİR
Tuşalp, Yargıtay tarafından 2008 yılından onaylanan mahkeme kararlarının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne aykırı olduğu teziyle aynı yıl AİHM'e başvurmuştu. Tuşalp'in gazeteci-yazar olduğunun altını çizen AİHM, 21 Şubat 2012 tarihli kararında basının demokratik toplumdaki "vazgeçilmez işlevine" atıfta bulunup, basın özgürlüğünün aynı zamanda "bir derece abartı ve hatta tahrik" içerdiğini anımsattı. Tük hükümetinin "kabul edilebilir eleştiri sınırı" tezini de geri çeviren AİHM, söz konusu eleştiri sınırının siyasiler için sıradan bireylere oranla "daha geniş" olduğunu belirtip, "Başbakan Erdoğan bu nedenle daha hoşgörülü davranmalıydı" yorumunda bulundu.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ifade özgürlüğüyle ilgili maddesinin "incitici, şok ve rahatsız edici" ifadeleri de kapsadığını hatırlatan AİHM, bu durumun "çoğulculuk, hoşgörü ve geniş fikirliliğin gerekleri olduğunu" ve bunlar olmaksızın "demokratik bir toplumun olamayacağını" kaydetti.
AYM'NİN GÜLEN HAKKINDAKİ İFADELERLE İLGİLİ KARARI
Tuşalp'in ifade ve basın özgürlüğüne ilişkin aldırdığı bir diğer karar ise Anayasa Mahkemesi'nden (AYM) çıktı. Fetullah Gülen’i eleştiren bir yazı kaleme aldığı için 2014 yılında tazminat ödemeye mahkum edilen Tuşalp’in başvurusunu AYM 23 Ekim 2019'da karara bağladı. Yüksek Mahkeme, Tuşalp’in ifade ve basın özgürlüğü hakkının ihlal edildiğine hükmederek tazminat ödenmesine karar verdi.
2013 yılında Sol Gazetesi’nde “Alıntı” isimli bir yazı kaleme alan Tuşalp, “Dershanelerin kapatılması” tartışmaları üzerinden Fetullah Gülen’i eleştirdi. Tuşalp, yazısında Gülen hakkında sarf edilen, “Para göz iblis, sapık, cüzamlı, sürüngen, mazoşist gibi” gibi ifadeleri aktardı. AKP ile Gülen cemaati arasında yaşanan ayrışmaya dikkati çekti.
Bu yazının ardından Gülen’in şikayetçi olmasıyla Tuşalp hakkında hakaret suçlamasıyla dava açıldı. İstanbul 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi, 11 Aralık 2014’te Tuşalp’i para cezasına çarptırdı ve bu cezayı erteledi. İtirazları reddedilen Tuşalp, 2015 yılında ifade ve basın özgürlüğü hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle AYM’ye başvurdu.
ELEŞTİRİ HAKKI KAPSAMINDA
Başvuruyu inceleyen AYM, yerel mahkemelerin yazının geneli üzerinden değil ifadeler üzerinden değerlendirerek ceza verdiğini vurguladı. Yüksek Mahkeme’nin olaya ilişkin değerlendirmesinde, dava konusu yazıdaki tespitlerin kamu yararını ilgilendiren konularla ilgili olduğu belirtildi ve eleştiri hakkı kapsamında değerlendirilmesi gerektiği belirtildi.
Tuşalp’in ifade ve basın özgürlüğü hakkının ihlal edildiğine karar veren AYM, tazminat talebini kabul etti ve yeniden yargılama yapılması için dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesine hükmetti.
Anayasa Mahkemesi (AYM), gazeteci Erbil Tuşalp'in bir yazısında Fethullah Gülen'le ilgili yaptığı alıntıda kullandığı ifadeler nedeniyle 'hakaret' suçundan para cezasına çarptırılmasını basın ve ifade özgürlüklerinin ihlali saydı. (HABER MERKEZİ)