Erdoğan: Askerler peyderpey Libya'ya gidiyor

Libya'ya Türk askerlerinin gönderilmeye başlandığını açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP'ye "Bizim askerimiz oraya lejyoner sıfatıyla gitmiyor" diyerek tepki gösterdi. Erdoğan, ABD Başkanı Trump ile görüşmelerinden 4-5 saat sonra Süleymani'nin öldürüldüğünü anlatırken "Haberi alınca şoke olduk" dedi.

Abone ol

DUVAR - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Libya'ya asker gönderilmeye başlandığını açıkladı. Erdoğan, "Bizim askerlerimizin oradaki görevi koordinasyondur" dedi.

CNN Türk ve Kanal D'de ‘Cumhurbaşkanı ile Özel’ adı altında yapılan canlı yayın programında konuşan Erdoğan,  Kasım Süleymani'nin öldürülmesi, Libya'daki süreç ve Suriye ile ilgili soruları özetle şu yanıtları verdi:

SÜLEYMANİ KONUSUNDA 'SERİN KANLILIK' MESAJI

"Öncelikle sadece Irak'ta meydana gelen olay değil, bölge şuan ciddi sıkıntılar yaşıyor. Bir taraftan bizler Suriye'de belli sıkıntıları yaşıyoruz. Öbür tarafta Libya ile ilgili gelişmeler. Bütün bunlarla uğraşırken bu sorunun patlak vermesi düşündürücü. Bu olay nereye gider gibi birçok düşünceler var. Şunu tespit etmemiz lazım; ABD, İran arasındaki gerilim zaman zaman tırmanıyor.

Bu konu ile olarak Batı ülkeleri ile yaptığımı gelişmeler var. Serin kanlı hareket edilmesi konusunda dileklerimizi iletiyoruz. ABD-İran gerginliğinin çözüme kavuşturulması maalesef bu zamana kadar mümkün olmadı. Irak üzerinden krizin tırmandığını gördük.

Astana sürecinde İran ve Rusya ile hareket ediyoruz. Bütün bunlarla beraber Irak ile ilişkilerimiz tarihi itibariyle ortaya koymamak mümkün değil.

Türkiye olarak biz dış müdahalelere karşı durduk. Hemen arkadaşlarımı toparladım ve gerekli açıklamaları yaptık. Hamaney'in yapmış olduğu açıklamayı kenara atamayız. Trump'ın '50 küsür noktayı tespit ettik. Herhangi bir şey olması halinde biz her türlü vuruşu yaparız' açıklaması yaptı. İki tarafta benzer açıklamalar yaptı. Bu gerilimin kontrol altına alınması lazım. Ortadoğu çok yoruldu. Kan gölüne dönmesi için elinden geleni yaptılar, yapıyorlar.

'8 OCAK'TA PUTİN GELİYOR'

İdlib gibi bir yerde 300 bini aşkın insan sınırlarımıza yükleniyor. Biz şimdi ne yapacağız. O insanları orada tutmak için elimizden geleni yapıyoruz. İnsani ve vicdani her türlü adımı bu zaman kadar attık. Bugün yine İdlib'de 10'u aşkın sivil öldürüldü. Ruhani'ye itidal tavsiye ettim. Irak Başbakanı, Ruhani ve batı ülkelerle yaptığımız görüşmeler gerçekleştirdik. 8'inde sayın Putin buraya geliyor. Bütün bu konuları bölgesel ve TürkAkım ile ilgili konuları masaya yatıracağız.

'TRUMP İLE GÖRÜŞTÜK, 4-5 SAAT SONRA BU OLAY PATLAK VERDİ'

Süleymani kendini ispat etmiş bir isimdi. Şu anda bir ülkenin bir devletin en üst kademesindeki bir komutanını tabii ki öldürmek herhalde karşılıksız bırakılmaz diye düşünüyorum. Bu bölgedeki gerginliği maalesef arttıran bir adım olmuştur. Biz o akşam Trump ile bir görüşme yaptık, 4-5 saat sonra bu olay patlak verdi. Demek ki mesele planlanmıştı. Haberi alınca şoke olduk. Trump'a itidal çağrısında bulunmuştum. Türkiye sadece bölgenin istikrar adası değil bölgedeki istikrarın da teminatıdır. Bu bilinçle davranıyoruz, özellikle sürekli diplomasiye dikkat çekiyoruz. Diplomasiyi öne çıkarmamız lazım. Uluslararası ilişkilerde, ticarette biz bunu nereye yerleştireceğiz. Bir ülkenin, bir devletin en üst kademesindeki bir komutanını öldürmek herhalde karşılıksız bırakılmaz diye düşünüyorum.

'BU İŞTE DERSİMİZİ ÇOK ÇALIŞTIK'

"Biz bu işte dersimizi çok çalıştık. Bu işin süreci başbakanlık sürecime dayanır. Oradan kıta sahanlığı dahil, büyün Libya ile yaptığımız anlaşmanın adımını Kaddafi döneminde attık. Orada bu karışıklıklar var. Şu anda bizim anlaşma yaptığımız yere, uluslararası şirketleri yanımıza alabiliriz. Bu anlaşma buna mani değil.

Girit'te kıta sahanlığına girmeden, hemen onun doğusundan kendi sahilimize... Akdeniz'de en fazla kıta sahanlığı olan biziz. İçeride kimler rahatsız oluyor? Bu önemli. Geçmişte Yunan ve Rumların bizi Akdeniz'e hapsetme planları bozuldu. NATO zirvesinde, Yunan Başkanı ile  görüşme yapma şansı bulduk. 'Biz şu anda devletle anlaşma yaptık. Siz Hafter'le işbirliği yapıyorsunuz' dedik. Hafter kim?"

CHP'YE 'LEJYONER' TEPKİSİ

"Sayın Bahçeli ve heyetine ortaya koydukları tavır sebebiyle çok teşekkür ediyorum. Ana muhalefet partisi, Türk askerine 'lejyoner' diyecek kadar alçalıyor. Bizim askerimiz oraya lejyoner sıfatıyla gitmiyor. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Trablusgarp'a gitti mi? Gitti. O farklı bir süreçti, bunu yaşadı mı? Yaşadı. Gazi Mustafa Kemal için bunu yakıştırmak mümkün mü? Ana muhalefet lideri bir taraftan 'Doğu Akdeniz'de şu var bu var' deyip 'Türkiye yok diyor' Türkiye'nin orada olması için neden tezkereye destek vermiyorsun? Ana muhalefetin söyleminde çelişki var. Tarihte Trablusgarp'taki haklarımızı elde etmek için girmiştik. Talep var, talep karşısında oraya gidiyoruz. Meşru hükümet güçlü hale getirilmeli.

MUHARİP GÜÇ OLARAK FARKLI EKİPLERİMİZ OLACAK

Bütün güvenlik kurumlarımız arasında eğitim ve öğretim programlarının düzenlenmesi noktasında teknik bilgi ve tecrübe paylaşımı noktasında bizim askerimizin oradaki görevi koordinasyondur. Şu anda bu koordinasyonu yapıyorlar. Orada bir harekat merkezi, bu harekat merkezinde de bizim bir korgeneralimiz bulunacak. Oradaki bu süreci onlar yönetecekler. Şu anda zaten peyderpey gidiyorlar. Şu anda yoğunlaşma... Şu anda muharip güç olarak bizim orada farklı ekiplerimiz olacak. Bunlar bizim askerimizin içinden değil. Bu farklı ekiplerle o muharip güçler orada çalışacak. Ama işin koordinasyonunu bizim üst düzey askerlerimiz... Bunun içinde korgeneralimiz olmak üzere ve bunun yanında korgeneralimizle birlikte özellikle oradaki emir komuta zincirini elinde tutan gayet iyi yetişmiş ekiplerimiz olacak. Onlarla beraber bu süreci işletmiş olacağız.

'SUUDİ ARABİSTAN'IN KINAMASINI KAALE ALMIYORUZ'

"Suudi Arabistan'ın bizi kınamasından rahatsız olmayız, tam aksine biz onu kınıyoruz ve kınamasını da asla kale almıyoruz. Suriye'de Rusya ile olan mutabakatımız çok daha farklı. Dün olan olay. 40 tane fidan İHA tarafından vuruldu. Vuran Hafter. O bir cani. Putin ile yaptığımız mutabakatta burada sivil öldürülmesine izin vermeyeceğiz."