Erdoğan: Kobani'nin kontrolümüze girmesi gerek

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, AK Partili milletvekillerini ikinci kez, Meclis çalışmalarına eksiksiz katılma konusunda uyardı, "Parlamento çalışmalarımızda karar yeter sayısı noktasında grubumuzu darda zorda bırakmayın. Önce toplantı yeter sayısı, karar yeter sayısı" dedi. Erdoğan, SDG'ye yönelik askeri harekat için de, "Bu harekata ihtiyacımız vardı, yaptık. Kobani'nin de kontrolümüz altına girmesi lazım, buraya gerçek sahipleri girecek" açıklamasını yaptı. Erdoğan ABD'ye gidip gitmemeye ise henüz karar vermediğini söyledi.

Abone ol

DUVAR - Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişimini hatırlatarak, "Türkiye'yi Suriye gibi, Irak gibi, Libya gibi  yapabileceklerini sananlara cevabı inlerine girerek verdik" dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada özetle şunları söyledi:

CUMHURİYET'E ÖZENTİ KOKAN SAÇMALIKLARLA LAYIK OLUNMAZ: Marmaray'ı bir 29 Ekim günü hizmete açtık. Gurur abidelerimizden YHT gar binasını hizmete aldık. Geçen yıl da İstanbul Havalimanı'nın resmi açılışını yaptık. Cumhuriyete, birilerinin yapageldiği gibi özenti kokan saçmalıklarla değil en büyük hizmetleri kazandırarak layık olunur.

İNLERİNE GİRDİK: 15 Temmuz'da 16 saat sonunda darbecilere gereken dersi vermiş olduk. Türkiye'yi Suriye gibi, Irak gibi, Libya gibi yapabileceklerini sananlara cevabı inlerine girerek, güvendikleri dağları başlarına yıkarak verdik.

TÜRKİYE YENİ BİR İSTİKLAL HARBİ VERİYOR: Türkiye yeni bir istiklal harbi veriyor ve zafere doğru adım adım yürüyor. Cumhur İttifakı olarak ortaya koyduğumuz performans parlamento içinde de kendini gösteriyor. Temennimiz daha ileri safhalara aynı şekilde yürümesidir.

ENFLASYON: Faiz sürekli olarak iniyor, enflasyon geriliyor. En yakın zamanda enflasyonda ve faizde tek haneye ulaşacağız.

GRUBUMUZU ZORDA BIRAKMAYALIM: Parlamento çalışmalarımızda karar yeter sayısı noktasında grubumuzu darda zorda bırakmayın. Önce toplantı yeter sayısı, karar yeter sayısı. Aldığımız ücreti de kendimize helal kılamayız. Salı, çarşamba, perşembe Meclis'teki çalışmalarda sürekli bulunmamız lazım.

DEVLETİMİZİN RESMİ SINIRI: Artık hiç kimse Türkiye deyince Edirne ile Kars, Sinop ile Hatay arasında sınırlı bir coğrafyayı anlamıyor. Bu sadece devletimizin resmi sınırı. Gönüllerimizin sınırı ise tüm dünyayı kucaklayacak genişliğe sahiptir. Bu büyük coğrafyada Türk bir medeniyetin adıdır. Bu büyük medeniyeti yeniden ayağa kaldırmanın çabası içindeyiz.

BOMBALAR PATLAMAYA BAŞLADIĞINDA YANLIŞI ANLAYACAKSINIZ: Barış Pınarı Harekatı başladığından beri terör örgütü mensupları tarafından ülkemiz aleyhine 700'e yakın eylem gerçekleşti. Bu eylemler bunların ülkelerinde düzenleniyor. Kendi ellerinizle beslediğiniz terör yılanı eninde sonunda sizi de ısıracaktır. Sokaklarınızda bombalar patlamaya başladığında yaptığınız yanlışı elbette anlayacaksınız. Sarı yelekliler sadece bir ülkede olmayacak, bütününde olacak. Bugüne kadar Suriye'ye, Irak'a ve Kuzey Afrika'ya hapsettiğinizi sandığınız o terör balonları bir gün mutlaka patlayacaktır. İşte o zaman buradan saçılacak pislikler her tarafınıza şiddet olarak, kan olarak, acı ve kaos olarak bulaşacak. Gelin yol yakınken bu yanlıştan dönün.

ÖYLEYSE TÜRKİYE DE AYNI HAKKA SAHİP: Bazı ülkeler milli güvenliklerine tehdit olarak gördükleri teröristleri her nerede olurlarsa olsun bulup ortadan kaldırıyor. Öyleyse Türkiye'nin de aynı hakka sahip olduğunu kabul ediyorlar demektir. Buna ellerini sıktıkları, övgüler düzdükleri teröristler de dahildir. İnşallah yakında bu konuda milletimize müjdelerimiz olacaktır.

ASKER SELAMINA ARA VERMEYECEĞİZ: Sadece Avrupa'da yaşayan 5 milyonun üzerindeki vatandaşımız birlik ve beraberlik içinde hareket ederek gücünü ortaya koyduğunda kendine çeki düzen vermeyecek hiçbir ülke yoktur. Bunlar Barış Pınarı Harekatı nedeniyle askerini selamlayan sporcularımızdan korkacak kadar zavallıdır. Bir kız tekvandocumuz asker selamını çakıyor, bunlar korkuyor. Tablo bu. Onun için biz durmadan kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz. Selamımıza da ara vermeyeceğiz.

BU HAREKATA İHTİYACIMIZ VARDI, YAPTIK: Barış Pınarı Harekatı asla bir sürpriz değildir. Bu harekata ihtiyacımız vardı, yaptık. Bu bir bölgeyi terörden temizleme harekatıdır. O kuşak 444 km. Tel Abyad-Resulayn arası kontrol altında. Bizim için yeterli mi, değil. Tel Rıfat'taki teröristlerin temizlenmesi sözünü aldık. Münbiç'ten de YPG'yi temizleme sözünü aldık. Temizledik diyorlar. Silahlı kuvvetlerimiz takibi içinde. Bir diğer önemli adım da, Tel Rıfat'ın batısına doğru. Tel Rıfat'ın batısına doğru giriyoruz, eski adıyla Ayn El Arab olan Kobani'nin de teröristlerden boşalıp, kontrolümüz altına girmesi lazım. Buraya Suriyeli kardeşlerimiz girecek, gerçek sahipleri girecek.

7 KİLOMETRE DERİNLİKTE DEVRİYE: Rusya ile birlikte devriye çalışmasına başlayacağız. Sınırımızdan güneye doğru 7 kilometre derinlikte devriye çalışmasını sürdüreceğiz. Harekat noktasına gelince batı bu harekatı durdurmamızı istiyor. Hep sloganik, "Ne kadar kalacaksınız?"diye soruyorlar. Ben de diyorum, siz ne zaman çıkıyorsunuz onu söyleyin. Sen beni Berlin'e çağırıyorsun, ben turist miyim ne işim var orada. Samimi iseniz buyurun olayın yaşandığı yere gelin. Belki size sınırları da gezdiririz. En son dedik ki 3-4 Aralık'ta NATO liderler zirvesine gelince orada görüşmeleri yapabiliriz. Başkan Trump ile yaptığımız telefon görüşmesi ardından ABD'liler ülkemize bir heyet gönderdiler. Sonuçta 13 maddelik bir mutabakat metnini paylaştık. Harekatımıza 120 saatlik ara verdik. Maalesef hâlâ teröristler tarafından bölgede askerlerimize ve Suriye Milli Ordusu'na saldırılar devam ediyor. Muhataplarımızı ikaz ediyorum. Bu hattın dışından gelen saldırılara karşılık verecek ve güvenli bölge sahasını genişleteceğiz. Cuma günü Ruslar ile devriyeyi başlatıyoruz.

HAREKATI GENİŞLETME HAKKIMIZ SAKLI: Terör örgütü mensuplarının 30 kilometrelik alanın dışına çıkartılamadığını görürsek veya her nereden olursa olsun saldırılar sürerse kendi harekatımızı gerçekleştirme hakkımızı saklı tutuyoruz. Elimizdeki kazanımları güçlendirmeye bakacağız. Bazen bize 30 km ötesindeki teröristler ne olacak diye soruyorlar, son teröriste kadar tamamı temizlenecek.

ABD'NİN KARARINI TANIMIYORUZ: ABD Temsilciler Meclisi'ndeki tasarılardan biri sözde Ermeni soykırımı iddilarıyla ilgili. ABD kamuoyunda ülkemiz aleyhine oluşan hava kullanılarak geçirildi. Fırsatçılık yapıldı. Tüm dünyaya sesleniyorum bu atılan adımın hiçbir kıymeti harbiyesi yok, bunu tanımıyoruz. Kendileri çalıp, kendileri oynuyorlar. Buna rağmen ülkemize atılan iftiranın bir ülke parlamentosunda kabul edilmesinden üzüntülüyüz. Dedik ki, bu iş tarihçilerin işidir. Bu iş arkeologların işidir. Arşivlerimizde 1 milyonun üzerinde belge var. Ermeniler bugüne kadar herhangi bir arşiv sunamadılar. Yok ki sunsunlar. Bu adımı, bu kararı biz tanımıyoruz. Temsilciler Meclisi'nde kabul edilen diğer tasarı ipe sapa gelmez iddialarla yaptırım talebiyle ilgilidir. Hiçbir tutarı olmayan bu tasarıyı da şiddetle reddediyoruz.

YA FETÖ'YÜ İADE EDECEKSİNİZ YA DA BİZDEN ADIM BEKLEMEYİN: ABD bir FETÖ'ye mahkum olacak kadar küçüldü mü? Kalkıp da 400 dönüm arazi tahsis ettiğimiz bu adamın (Fethullah Gülen) Adalet Bakanlığımız 90 koli suç raiyası gönderdi. İnceleyin. Bakmıyorsunuz terörist başını ülkenizde saklıyorsunuz. Bu sizin özel olarak değerlendirme noktasında kullandığınız bir manivela mıdır. Bundan size bir fayda gelmez. Ya bunu bize teslim edeceksiniz, ya da bizden suçluların iadesi konusunda bir iade beklemeyin.

'ABD ZİYARETİNE KARAR VERMEDİM'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, grup toplantısından çıkışında gelen "ABD'ye gidecek misiniz?" sorusuna ise, "Şu an henüz kararımı vermedim. Soru işaretleri var" şeklinde yanıt verdi. Erdoğan'ın ABD Başkanı Trump'ın daveti ile 13 Kasım'da ABD'ye gideceği daha önce açıklanmıştı.

MAZLUM KOBANİ'Yİ Mİ KASTTETTİ?

Erdoğan'a ayrıca, "Bazı ülkeler milli güvenliklerine tehdit olarak gördükleri teröristleri her nerede olurlarsa olsun bulup ortadan kaldırıyor. Öyleyse Türkiye'nin de aynı hakka sahip olduğunu kabul ediyorlar demektir" açıklaması hatırlatılarak, bu sözlerinden SDG liderlerinden Mazlum Kobani'yi mi kastettiği soruldu. Erdoğan, “Niye acele ediyorsun? Bu işlerin haberi verilir mi, Amerika haber vere vere mi geldi?” diye karşılık verdi.

(HABER MERKEZİ)