Erdoğan: Suriye'de daha ileri gideceğiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin Suriye'de 'daha ileriye' gideceğini söyledi: Nereye gitmemiz gerekiyorsa gideceğiz.

Abone ol

DUVAR - Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye'de daha ileri gidileceğini açıkladı. New York’taki Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na katılmak üzere ABD’ye gidecek Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Genel Kurul'a hitabım hem 15 Temmuz kanlı darbe girişimini, hem de 241 şehidimizin kanını döken FETÖ'nün tüm dünyaya en doğru şekilde anlatmama vesile olacaktır. Dostlarımızı uyarmaya devam edeceğiz. Her tarafta örgütün inine girmeyi sürdüreceğiz. Bundan sonra dünyanın hiçbir ülkesi, hiçbir bölgesi FETÖ'nün militanları için güvenli bir sığınak değildir, olmayacaktır” dedi. Erdoğan, Suriye topraklarında sürdürülen Fırat Kalkanı operasyonuyla ilgili olarak da "Bize daha fazla ilerlemeyin diyorlar. İlerleyeceğiz. Nereye gitmemiz gerekiyorsa gideceğiz. Bizim buraları bize tehdit unsuru olmaktan çıkarmamız gerekiyor" diye konuştu.

Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

GÜVENLİ BÖLGE İHTİYAÇ: Hitabımda 'dünya beşten büyüktür' diyerek ortaya koyduğumuz reform ihtiyacını da tekrarlayacağım. Gerçekleştireceğimiz toplantılardan en önemlisi Göç ve Mülteci akınlarıyla mücadele toplantısı. Obama başkanlığında yapılacak bu toplantı, uluslararası toplumu ilave taahhütler üstlenmeye teşvik etmektir. Bu zirvede çalışma iznine sahip mültecilerle okuma iznine sahip mültecilerin sayısının 1 milyona çıkarmaya çalışacağız. Halihazırda dünyada en çok mülteciye ev sahipliğe yapan ülkemizde bu açıdan önemli bir konuma sahiptir.

SURİYELİLER DÖNÜYOR: Tek başına üstlendiğimiz bu sorumluluğumuzu tekrar dile getireceğiz. Fırat Kalkanı Harekat kapsamında bu güne kadar yaklaşık 900 kilometrekarelik alan terör unsurlarından temizlendi. Bu hat şu an güneye doğru ilerliyor. 500 km2'lik alanı güvenli bölge kapsamında değerlendirebiliriz. Cerablus başta olmak üzere Suriyeliler arındırılan bölgelere dönmeye başladılar. Sivil toplum kuruluşlarımız bu kardeşlerimizin her ihtiyacını karşılıyor. İnşallah güvenli bölgeler çoğaldıkça geri dönenlerin sayısı artacaktır.

'İşin gerçeğini öğreniriz'

Açıklamalarının ardından gazetecilerin Erdoğan'a yönelttiği sorular ve yanıtları şöyle:

Amerikan jetleri Suriye'de Esad askerlerini vurdu, bu yeni gerginlik Fırat Kalkanı Harekatı'nı etkiler mi?

Değerli arkadaşlar, bu konuyla ilgili olarak Amerikalı yetkililerin açıklaması bir yanlışlık olduğu istikametinde. Bunun daha ilerisini seyahatte yapacağımız bazı görüşmelerde Amerikalı yetkililerle 'hayırdır nasıl oldu' diye sorarız, gerçeğini yakından öğrenme fırsatını buluruz. Özel kuvvetler, ABD'nin tabii ki ÖSO tarafından istenmedi, istenmiyor. Çünkü ÖSO'ya yönelik de maalesef ABD'li yetkili davranışları bu noktaya itti. Orada bizim yetkililerimiz ABD'li özel kuvvetler, oradaki yetkilileri 20 kadar idi. Onları almak suretiyle oradan çıkardılar.

ABD ve Batılı ülkelerin bölgedeki varlıklarıyla ilgili değerlendirmeniz ne olacak?

Maalesef başından beri biliyorsunuz biz kesinlikle Suriye'nin kuzeyinde bir PYD, yanında YPG veya diğer adıyla YPG gibi bir bütünlük içerisinde bir terör koridoru oluşmasına müsaade etmeyeceğimizi söyledik. Devlet ifadesini kullanmayı zul olarak görüyorum. Bazı basın organları hâlâ IŞİD adını kullanıyor, İslam'a saygısızlık ettiklerinin farkında değiller. IŞİD diye bir terör örgütünü kabul etmiyoruz. Bunu dünya kabul etti, bizdeki bazı basın grupları hâlâ direniyor. Bizim dinimiz bir defa terörü reddediyor. Bir barış dili olan bizim dinimize böyle bir yakıştırma yapılamaz. Tel Abyad Arapların yerleşim bölgesidir. DEAŞ buradaki elde ettiği yeri kendisinden alarak PYD, YPG bunlara verdiler. Hedef neydi? Hedef Afrin ile bütünleşmek suretiyle Akdeniz'e açılmak. Gaziantep'ten sonra "Artık yetti" dedik. Koalisyon güçlerinin tamamına söyledik bunu. Menbiç operasyonudur ki biz kesinlikle "PYD olmayacak" dedik. Menbiç Araplara aittir. Bunlar tuttular Menbiç'i PYD'ye aitmiş gibi gösterdiler. Dedik "Olmaz, yanlış yapıyorsunuz" Dediler ki, "O iş 3 ay, 4 ay sürer" ne oldu? O iş 20 günde bitti. "Haklıymışsınız" diyorlar. E bu bir şeyi değiştirmez ki? Bölgeyi bilen biziz. Bizi bir dinleyin ya... Biz NATO’da beraberiz.

Bize daha fazla ilerlemeyin diyorlar. İlerleyeceğiz. Nereye gitmemiz gerekiyorsa gideceğiz. Bizim buraları bize tehdit unsuru olmaktan çıkarmamız gerekiyor. Bunu biz daha önce görüştük. Dedik ki 90-95 km2'lik enlemde, 40-45 km2lik boylamda güvenli bölge oluşturalım dedik. Bizim Antalya'daki G20 zirvesinde Obama ile görüştük, kabul etti. Putin ile de görüştük "Eğit-donat, uçuş yasağı, güvenli bölge" olmak üzere üç şart sunduk. Bunlar hem Suriyeli mülteci krizini çözer, hem de çıkışlar olur. Merkel'in bir sözü vardı, "10 milyon Euro ayırırım buraya" dedi. E tamam, siz bize mali destek ayırın, biz konutlar yapalım dedik. Uygulamaya gelince hepsi kayboldu. Biz bu Suriyelileri ne yapacaktık? Oraya yerleştirmeye başlayacaktık. Şu ana kadar olmadı, temenni ederim ki bundan sonraki süreçte bunu gerçekleştiririz.