Erdoğan ucuz gıda için yazı işaret etmişti: Patates 15 lira oldu
Cumhurbaşkanı Erdoğan nisan ayında "Yazın gıda ürünlerinin fiyatı düşer. Bu yıl bolluk, bereket yılı" dedi ancak temmuzda bile mevsim sebze-meyvelerinin yanına yaklaşılmıyor.
DUVAR - Ekonomistlerin oluşturduğu ENAG'ın yüzde 175, Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) ise yüzde 78,6 olarak hesapladığı enflasyon kontrol altına alınamazken, zam yağmuru artık günlük hayatın bir parçası haline geldi. TÜİK'in geçen hafta yüzde 138,3 olarak açıkladığı üretici enflasyonuysa zam furyasının devam edeceğinin ilanı oldu.
PATATES 15 LİRA OLDU
Sofraya meyve koymak isterseniz kirazın kilosuna 40-50 lira, şeftaliye 20-30 lira, muza 40 lira, elmaya 12-33 lira, üzüme 16-18 lira, karpuza (tane) en az 50 lira ödemeniz gerekiyor.
Sebzelerde de durum farklı değil. Salatalığın kilosu 7-15 lira, domatesin 8-25 lira, kabağın 12-17 lira, patatesin 15 lira, fasulyenin 25-40 lira, ıspanağın 11-15 lira, patlıcanın 15-17 lira arasında değişiyor.
Et ve süt ürünlerinde ise durum daha vahim. Geçen yıl bu aylarda 600 gramlık paketi ortalama 25 lira olan kaşar peynirinde bu yıl etiketler 80 liradan başlıyor 100 liraya kadar çıkıyor. 1 litre sütün fiyatı 18,50-19,50 lira seviyelerinde. Zeytinin kilogram fiyatı kalitesine göre 40 liradan başlayıp 90 liraya kadar çıkıyor. Etin kilosu ise 150 liradan başlıyor.
BAYRAKTAR: GİRDİLER MAKUL FİYATLARA ÜRETİCİYE ULAŞTIRILMALI
Üretim maliyetlerindeki yüksek artışlar nedeniyle sebze ve meyveyi bu yaz da daha uygun fiyata almak mümkün gözükmüyor. Türkiye Ziraat Odaları Birliği'nin (TZOB) hesaplamalarına göre; tarımsal üretimin temel maliyetlerinden gübre fiyatları son bir yılda yüzde 200 ile yüzde 230, mazot yüzde 276, besi yemi yüzde 123, süt yemi yüzde 126, zirai ilaç yüzde 89, elektrik yüzde 129,4 zamlandı.
Üreticilerin girdi maliyetlerindeki artışa yetişemediklerini belirten Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, hükümete, “Üreticilerimizin geleceği görmelerini, üretimde kalmalarını sağlamak için girdiler makul fiyatlardan üreticilere ulaştırılmalı, girdi destekleri artırılmalı, ekimden önce destekler açıklanmalı ve en kısa sürede üreticilere verilmelidir” çağrısında bulundu.
HAYVANCILIĞIN GELECEĞİ TEHLİKEDE
TZOB Başkanı Bayraktar, tarımsal üretim gibi hayvancılığın geleceğinin de tehdit altında olduğuna dikkat çekiyor. Süt üreticisinin eline bugün itibariyle litre başına 7 lira geçtiğini, ancak yemin kilogram fiyatının 8 lira olduğunu belirten Bayraktar'ın şunları söyledi:
"Bugünkü fiyatlar ne yazık ki damızlık kesimlerini durduramıyor. Yeni sezonda yonca gibi kaba yem maliyetleri de yükseldi. Üreticinin tek maliyeti yem değildir. Mazota da zam geliyor, elektriğe de, işçiye de, nakliyeye de, ilaca da… Üreticilerimiz artık ne önünü görebiliyor, ne de geleceğini planlayabiliyor. Ayrıca üreticilerimizin ne üretme şevki, ne de geleceğe dair umudu kaldı. Hayvancılığın geleceği gibi milletimizin geleceği de tehlike altındadır. Yüksek fiyatlı hayvansal ürünlere ulaşamayan bir halk nasıl sağlıklı nesiller yetiştirecek ve geleceğin Türkiye’sini inşa edecektir?
ARTIK ŞEHRE GÖÇ ETMELERİ DE MÜMKÜN DEĞİL
Eskiden kırsalda üretimden kopan insanlar şehirlere göç eder, kendisine orada hayat kurmaya çalışırdı. Artık oralarda da hayat çok pahalı. İnsanların bu hayat pahalılığında yerinde kalmaktan, üretmekten başka çareleri de yok. Yetkililerden bu sorunu nasıl çözeceklerine yönelik stratejik, somut adımlar bekliyoruz. Bu ülkeye yapılacak en öncelikli ve büyük yatırım, daha çok kaynağın bu alana aktarılmasıdır. Yem fiyat artışlarını kontrol altına alalım. ğer maliyet artışlarını durduracak tedbirleri hayata geçirelim. Süt teşvik primini 1 lira seviyelerine çıkaralım. Üreticiye sürdürülebilir, istikrarlı bir gelir elde etmesini sağlayacak piyasa oluşturalım. Damızlık hayvanların kesilmesini engelleyelim, geleceğimizi koruma altına alalım. Tüketiciye de uygun fiyattan hayvansal ürün alabilme imkânı sağlayalım."
Erdoğan bu kez de 2023 baharını işaret etti
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, enflasyonu ve hayat pahalılığını düşürmek için sürekli yeni tarih veriyor. Hatırlayacak olursak;
4 Ağustos 2021-ENFLASYONUN DAHA YUKARI ÇIKMASI MÜMKÜN DEĞİL: Ağustos ile birlikte enflasyonda düşüşü göreceğiz. Bundan böyle enflasyonun daha yukarı çıkması mümkün değil.
10 Eylül 2021-FİYAT ARTIŞLARININ ÖNÜNE GEÇECEĞİZ: İnşallah enflasyonu da en kısa sürede kontrol altına alarak raflardaki, tezgahlardaki, etiketlerdeki fahiş fiyat artışlarının da önüne geçeceğiz.
17 Kasım 2021-ÖNÜMÜZDEKİ YILDAN İTİBAREN FERAHLAMAYA BAŞLAYACAĞIZ: Diğer ülkeler giderek daha çok sıkıntıya girerken biz ise önümüzdeki yıldan itibaren ferahlamaya başlayacağız.
29 Kasım 2021-GÖRECEKSİNİZ ENFLASYON NERELERE DÜŞECEK: Göreceksiniz enflasyon inşallah seçim öncesi nerelere düşecek; çok açık net bütün delilleriyle her şeyiyle ortada. Çünkü faiz lobileri kuduruyor.
31 Aralık 2021-TEKNİK BİR HAKİKATİ İFADE EDİYORUZ, ENFLASYON DÜŞECEK: Enflasyon ve fiyat artışları hızla düşecek derken temennimizi değil, teknik bir hakikati, mutlaka olması gereken bir durumu ifade ediyoruz. İnşallah çok yakında bunu da hep beraber göreceğiz.
18 Ocak 2022-ENFLASYON DÜŞÜŞE GİRDİ: Enflasyon, düşüşe girmiştir, girecektir. Bu bir defa kesin. Enflasyonun gerilemesini beklemek, milletimin hakkıdır, bizim de hedefimizdir ve bunu zaten başaracağız. Yavaş yavaş, kademeli bir şekilde, aceleci olmadan kur da düşecek, faiz de aynı şekilde düşecek ve 2022 bizim en parlak yılımız olacak inşallah.
21 Mart 2022/VATANDAŞIN SIKINTILARINI BİLİYORUZ: Vatandaşlarımızın en önemli sıkıntısının, sancısının, şikayetinin, hayat pahalılığı olmaya devam ettiğini biliyoruz. Hayat pahalılığının önüne geçmek, vatandaşımızı enflasyona ezdirmemek boynumuzun borcudur.
Nisan 2022-YAZIN FİYATLAR DÜŞER: Yaz gelip mahsuller ortaya çıktıkça gıda ürünlerinin fiyatı düşer. Bu yıl bolluk, bereket yılı.
6 Temmuz 2022-İNŞALLAH 2023'TE ENFLASYONU KONTROL ALTINA ALACAĞIZ: İnşallah önümüzdeki şubat-mart (2023) aylarıyla birlikte enflasyonu da kontrol altına almış olarak yolumuza devam edeceğiz.