Erdoğan'dan 'hayat pahalılığı' açıklaması: Avrupa ülkelerinde durum bizden daha vahim
Cumhurbaşkanı Erdoğan "Milletimiz markette, pazarda alışık olmadığımız derecede yüksek fiyatlarla karşılaşmaktadır. Avrupa ülkelerinde durum bizden daha vahim" dedi.
DUVAR - Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, AK Parti milletvekilleriyle Genel Merkez'de yaptığı toplantıda açıklamalarda bulundu.
Erdoğan, art arda yapılan zamlar ve hayat pahalılığına ilişkin "Hem vatandaşlarımızı enflasyona ezdirmeyecek hem de bizi ekonomideki hedeflerimizden uzaklaştırmayacak bir yöntemle işin içinden çıkacağız. Şimdi yeni safhaya geçiyoruz. Hedefimiz insanlarımızın fahiş fiyat artışı ve yüksek enflasyon sebebiyle gerileyen alım gücünü eskisinin de üzerine çıkarmak" dedi.
"Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapma kararımızdan asla geri adım atmayacağız" diyen Erdoğan "Bu hedefi, milletimizin yeni Kızılelması olarak görüyoruz. Vesayetle, terör örgütleriyle, darbeyle elde edemedikleri neticeyi ekonomi üzerinden devşirmeye çalışanların 2023 hesaplarını bozmak hepimizin namus borcu" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan "Milletimiz markette, pazarda alışık olmadığımız derecede yüksek fiyatlarla karşılaşmaktadır. Avrupa ülkelerinde durum bizden daha vahim" diye konuştu.
Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:
DÖVİZ KURUNU İSTİKRARA KAVUŞTURDUK: "Geçtiğimiz yılın son aylarında ekonomimiz döviz kurundaki rasyonel gerekçesi olmayan yükselişin yol açtığı sarsıntıya maruz kaldı. Aldığımız önlemlerle 20 Aralık'ta itibaren piyasaları yeniden istikrara kavuşturduk. Bu sıkıntının da üstesinden geldik. Küresel emtia fiyatlarının ülkemize yansımaları, döviz kurundaki artışın da etkisiyle ağır oldu.
YÜKSEK ENFLASYON SADECE BİZİM SORUNUMUZ DEĞİL: Karadeniz'in kuzeyinde başlayan savaş küresel piyasalardaki dengesizliği iyice arttırdı. Bölgesel durum itibariyle tüm dünya ile entegre ekonomiye sahip ülkeyiz. Küresel düzeyde yaşanan her gelişme bizi de yakından ilgilendiriyor. Bir de buna gözünü para hırsı bürümüş fırsatçıları eklediğimiz milletimiz yüksek fiyatlarla karşılaşmaktadır. Yüksek enflasyon ve fahiş fiyat artışları sadece bizim sorunumuz değildir. Avrupa ülkelerinin çoğu bizden vahim tablolarla karşı karşıyadır. En gelişmiş ülkelerin yöneticileri bile vatandaşlarına refah seviyelerinin düşeceğini söylemektedir.
Tüm bunlar bizim milletimize karşı sorumluluğumuzu ortadan bahaneler değildir, olamaz. Karşımıza çıkan tabloya bakarak tarihi karar verdik. Ya ekonomimizi klasik anlamda faiz enflasyon sarmalına sokup, yatırım ve harcamaları kısarak işsizliği arttıracaktık, ya da yeni paradigmayı ortaya koyacaktık. Biz ikincisini tercih ettik. Faiz enflasyonu bir kenara bırakarak yatırım, istihdam, üretim, ihracat, cari fazla yoluyla büyütecek yeni bir programı hayata geçirdik. İnsanlarımızın mevcut işlerinin korunmasına, onun da ötesine yeni istihdam açılmasına öncelik verdik. Salgınla birlikte yeniden yapılanan küresel üretim sisteminde ülkemizi önde gelen merkezlerden biri haline getirmek için harekete geçtik. Sanayimizin yolların ve limanların çalışıyor olması, ihracatımızın rekorlar kırarak artmayı sürdürmesi hedeflerimize doğru ilerlediğimizin işaretidir."
TÜRKİYE'Yİ EN BÜYÜK 10 EKONOMİDEN BİRİ YAPMA HEDEFİNDEN GERİ ADIM ATMADIK: 2,6 milyon kişinin istihdama dahil olması, insanımızın işini ve aşını koruma hassasiyetimizin gayretine ulaştığımızı gösteriyor. Bu gerçekler vatandaşlarımızın günlük hayatlarında yaşadığı sıkıntılara bigâne kaldığımız anlama asla gelmiyor. Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapma kararından geri adım atmadık, atmayacağız. Bu hedefi milletimizin yeni kızıl elması olarak görüyoruz.
YENİ BİR SAFHAYA GEÇİYORUZ: Salgın dönemindeki istihdamı koruma ve geliştirme gayretine ulaştığımıza göre yeni bir safhaya geçiyoruz. İnsanlarımızın fahiş fiyat artışları, yüksek enflasyon sebebiyle gerileyen alım güçlerini eskisinin de üzerine çıkarmaktır. Yılbaşında yaptığımız artışlarla bu telafiyi bir nebze gerçekleştirmiştik. Enerji ve kimi gıda ürünleri başta olmak üzere vatandaşlarımıza mümkün olduğu kadar geç ve kademeli yansıtmaya çalıştık. Ukrayna ve Rusya krizi yeni olumsuzluklarını beraberinde getirdi.
SABIRLA KORUK HELVA OLUR: Türkiye ekonomisi dünyanın 10 ekonomisi arasına girmeye hazırlanırken hesapsız, kitapsız adımlarla bu fırsatı heba etmeyeceğimizi dile getirdik. Allah'ın izniyle vatandaşlarımızı enflasyona ezdirmeyecek bir yöntemle bu işin içinden çıkacağız. Eskiler sabırla koruk helva olur derler. Biz de milletimizle birlikte sabredecek, azmedecek, mücadele edecek ve mutlaka neticeye ulaşacağız."
İNŞALLAH AYNI TEZGÂHA DÜŞMEYECEĞİZ: Geçmişte dünyada siyasi ve ekonomik güç dağılımları yeniden yapılırken çeşitli senaryo, oyun ve tuzaklarla ülkemizin dışında tutmayı başarmışlardır. İnşallah bu defa aynı tezgâha düşmeyeceğiz. Vesayet, terör örgütleri, darbe ile elde edemedikleri neticeyi ekonomiyle hesap yapanların hesaplarını bozmak hepimizin namus borcudur.
AYNI ODAK MACARİSTAN'DA DA ÇIKTI: En şanlı zaferi 15 Temmuz olan bu yeni dönemde Türkiye'nin bölgesel ve küresel güç haline gelme hızının nasıl arttığına hep birlikte şahit olduk. 2023 aynı zamanda bizim kalkınma programlarımızın da dönüm noktasıdır. Önümüzdeki yılı önemli kılan Haziran'da yapılacak seçimlerdir. Bu seçim öylesine önemlidir ki, normal şartlarda sokakta rastlaşsalar selam vermeyecek olanları aynı masa etrafında bir araya getirmiştir, altılı. Aynısı Macaristan'da da oldu. Orada da altılı çıktı. Aynı merci, aynı odak Macaristan'da da koordinatör oldu. Aynı hesap burada da devam ediyor. Bunlara karşı çok gayret edip, gereken dersi de inşallah şu kalan süre içerisinde mahalle, mahalle dolaşmak suretiyle, kadın kollarımız aynı şekilde kapı kapı dolaşarak 2023 Haziran'ını Cumhur İttifakı olarak Allah'ın izniyle hedefe kavuşurcasına gerçekleştirmemiz lazım.
ARKA PLANDA SAÇ SAÇA BAŞ BAŞA KAVGA VERDİKLERİ ANLAŞILIYOR: Ortada üzerinde uzlaştıkları program, cumhurbaşkanı adayı, kalkınma projesi, demokrasi adımı da yok. Program diye ortaya çıkardıkları metin yurt dışında hazırlanıp ellerine tutuşturulmuş bir metinden ötedir. Cumhurbaşkanlığı adaylığında arka planda saç saça baş başa bir kavga verdikleri anlaşıyor. İstanbul'da Yavuz Sultan Selim'i yaptık, yıkacaklardı. Marmaray, Avrasya, Osmangazi'yi yıkacaklardı. Şimdi 18 Mart Çanakkale. Hadi yıkın! Bu millet artık bunlara bu fırsatı asla ve kata vermeyecek. Geriye kala kala masada oturma düzeni, koridorda yürüme sırasını bile beceremeyen yarım düzine muhteris kaldı. Hiçbir konuda ortada gözükmeyen ve ortada gözükmeyen program olduğu gibi yapacakları hiçbir şey, büyükşehirlerden tutunuz, kendilerine varıncaya kadar ortada yok."
BU ZAVALLILAR: Şimdi bizim ülkenin ve milletin hayrına olan hiçbir konuda adım atamayan bu zavallılara Haziran 2023'te vereceğimiz ders kaldı. Bunun için siz milletvekili arkadaşlarım olarak çok daha gayret ve çalışmamız gerekiyor. Onun için de parti teşkilatlarımızla el ele vererek bu adımları atmak durumundayız. AK Parti Grubu ve Cumhur İttifakı olarak Meclisimizin en verimli ve sağlıklı çalışmasından bizler sorumluyuz." (HABER MERKEZİ)