Eski Nazi partisinin lideri başkanlık için yarışıyor

Avusturya bu gün sandık başına gidiyor. Bugün yapılan başkanlık seçiminde en çok, eski Nazi partisiyle olan bağları ve ırkçı söylemleriyle dikkat çeken Nobert Hofer'in alacağı oyların oranı merak ediliyor.

Abone ol

DUVAR - İtayla'da yapılan referandumun yanı sıra Avrupa Birliği ve kıta açısından önemli bir diğer seçim de Avusturya'da yapılıyor. Bu seçimde favori gösterilen adayın göçmen karşıtı ve ırkçı söylemleri gözleri bu seçimlere çeviriyor. Seçimdeki bir diğer çarpıcı detay ise başkanlık için yarışan Nobert Hofer'ın partisinin eski Nazi parti üyelerince kurulmuş olması.

Brexit ve Donald Trump'ın başkan seçilmesinin ardından Avrupa'da esen aşırı sağ rüzgarları bu yıl Avusturya'da da hissedildi. Avusturya Özgürlük Partisi (FPÖ) Lideri Nobert Hofer'in nisan ayında yapılan ilk turun ardından daha da güçlenmesi ülkedeki seçimlerde en çok dikkat çekenler arasında.

Avusturya'da zafer solun: Aşırı sağcı aday kaybetti

MÜLTECİ KARŞITI POLİTİKALAR

Hofer bir çok kez AB karşıtı ve mültecilere yönelik yaptığı nefret içerikli yorumları ile gündeme gelmişti. 'Anavatanın şimdi sana ihtiyacı var' sloganıyla seçim çalışması yürüten Hofer, daha önce göçmenler için, "Bu insanları çalışmak için Avusturya'da tutmamalıyız" açıklamaları ve burkanın yasaklanmasını anlamlı bulduğunu ifade ettiği sözleri Avusturyalı göçmenler başta olmak üzere ülkede tepki çekti. Partinin bir önceki seçimlerde hazırladığı 'Viyana, İstanbul olmasın' afişleri ise tepki çeken söylemlerden bir başkası.

Hofer'ın AB üyeliği konusundaki görüşleri de dikkat çekici. Hofer, Birleşik Krallıkta gerçekleştirilen ve 'Brexit' ismiyle anılan AB üyeliğinden çıkma referandumunun benzerinin 'Öexit' ismiyle Avusturya'da yapılması gerektiğini savunuyor. Parti toplantısında konuşan Hofer, "Öexit'i konuşarak ülkeye zarar verildiğini söyleyenler kendilerine bakmalı ve gerçete kimin Avusturya'ya zarar verdiğini görmeli" dedi.

PARTİNİN NAZİ GEÇMİŞİ

Fakat seçimlerde dünya medyasında en çok yankı bulan, Hofer'in partisi FPÖ'nün geçmişindeki 'Nazi partisi' bağı oldu. Partinin ilk başkanı olan Anton Reinthaller'ın eski Nazi Tarım Bakanı olması gibi bir çok veri FPÖ'nün tarihindeki Nazi partisi ile olan 'miras' ilişkisini gözler önüne seriyor.

1956 yılında eski Nazi partisinden büyük bir grupça kurulmuş olan parti, Hofer'ın başkan seçilmesi durumunda Avrupa'da İkinci Dünya Savaşından sonra ilk kez aşırı sağ iktidara gelmiş olacak.

HOFER'İN RAKİBİ DAHA ÖNCE KAZANMIŞTI

Hofer'ın seçimlerdeki rakibi ise Yeşiller Partisinin desteklediği Alexander Van der Bellen. Mayıs ayında yapan seçimin ilk turunda, Van der Bellen seçimi 31 bin gibi küçük bir farkla kazanmış, fakat Hofer'in seçimde usulsüzlük yapıldığına yönelik itirazları Anayasa Mahkemesince kabul edilmesinin ardından, seçimin tekrarına karar verilmişti. Bu olay kuşkusuz Van der Bellen'in oylarında değişiklik yarattı.

Van der Bellen'in mültecilere karşı daha yumuşak söylemleri ve burka, başörtüsü yasağı gibi tartışmaları anlamsız bulduğuna dair açıklamaları ülkedeki göçmen oylarını da kendi lehinde etkileyecek gibi duruyor. (Dış Haberler)