Eskişehir Emek ve Demokrasi Platformu: 'Bir arada yaşamı kurabiliriz'

Eskişehir Emek ve Demokrasi Platformu, ırkçı saldırılara ilişkin basın açıkmalası yaptı. Açıklamada, "Nefret söyleminin daha fazla acıdan başka bir sonucu olmadığını biliyoruz" denildi.

Abone ol

DUVAR - Eskişehir Emek ve Demokrasi Platformu, Kayseri'de başlayan ve farklı illere sıçrayan mültecilere yönelik ırkçı saldırılara ilişkin Hamamyolu Yediler Parkı'nda basın açıklaması yaptı.

Platform adına konuşan Uygar Kurtçu, nefret söylemlerine karşı bir arada olduklarını belirtti. Nefret saldırılarının göçmen düşmanı politikalardan beslenenleri güçlendirdiğini ifade eden Kurtçu, "Biz, bu topraklarda göçmen olarak yaşamak zorunda kalanların emperyalizmin kışkırttığı bölgesel paylaşım savaşlarının sonuçlarını yaşadıklarının, AB ülkelerinin iltica hakkını tanımayarak AKP-MHP iktidarının inşa ettiği baskıcı rejime su taşıdığının, seçim kampanyalarında Suriyelileri 'sorun' olarak tanımlayıp ülkelerine göndermekten bahsedenlerin bu göçmen düşmanı düzeneği sürdürdüğünün farkındayız" dedi.

ANKA'nın haberine göre, yaşanan olayların baş sorumlusunun AK Parti hükümeti olduğunu söyleyen Kurtçu,  "Olayların diğer bir sorumlusu bölgede savaş yürüten emperyalist devletler ve kar politikalarıdır. Sebep oldukları göçe kapılarını kapatan Avrupa devletleridir." dedi.

'VİCDAN SAHİBİ HERKES ENDİŞE ETMEKTEDİR'

Kurtçu, açıklamayı şöyle sürdürdü: "Sorumlulardan bir diğeri ise ekranlarda ve sosyal medyada ırkçı/faşist söylemleri dillendiren açık bir şekilde halkı kin ve düşmanlığa tahrik eden ve sonucunda hiçbir yaptırımla karşılaşmayarak cezasızlıkla ödüllendirilen siyasetçiler, bürokratlar, gazeteciler ve sözde akıl önderleridir. 6-7 Eylül pogromundan Maraş, Çorum ve Sivas Katliamlarına dek, yakın tarihimizde gerçekleşen insanlığa karşı suçların acısı dinmemişken, son birkaç gündür sokaklara hâkim olan linç ve şiddet olayları, sağduyu ve vicdan sahibi herkesi endişeye sevk etmektedir. Bilinmelidir ki tarihimize kanla yazılan Sivas Katliamı’nın 31. yılını andığımız bugünlerde, toplumsal vicdanımızı yaralayan ırkçı-gerici provokasyonlar ile derin acılara yol açan katliamların tekrar yaşanmasını izin vermeyeceğiz."

'ACIDAN BAŞKA BİR SONUCU OLMADIĞINI ÇOK İYİ BİLİYORUZ'

"Bizler halkların kardeşliği ile bir arada yaşamı kurabileceğimizi, daha fazla . Bu nedenle nefret söyleminin gündelik yaşamın bir parçası haline gelmesine asla izin vermeyeceğiz. Bugün göçmenlerle dayanışma iradesiyle bu meydanda bir araya gelenler olarak, devletin sınır ve göçmen politikalarından beslenen ve ırkçı saiklerle geliştirilen bu nefret saldırılarının durdurulmasını, onarıcı adalet ilkeleri doğrultusunda adalet mekanizmalarının işletilmesini istiyor, günah keçisi haline getirilen, saldırıya uğrayan göçmenlerle dayanışmamızı büyüteceğimizi duyuruyoruz."

(HABER MERKEZİ)