Evi için son ana kadar direndi

Eyüp'te 60 evin yıkım çalışması başlatıldı. Kendilerine dün akşam tebligat yapıldığını, bu sabah da yağmur altında eşyalarının dışarı atılarak yıkıma başlandığını belirten Nilüfer Yedek "İmar Barışı kapsamında parayı ödedim, elimde yapı kayıt belgem var. Madem buraya yıkım vardı daha bir ay önce neden benden bu parayı aldınız?" diye sordu.

Abone ol

DUVAR - İstanbul'un Eyüp ilçesinin Pirinççiler Mahallesi’nde yaklaşık 60 ev belediye ekipleri tarafından yıkılmaya başlandı. Yıkım sırasında ev sahipleriyle zabıta arasında arbede yaşandı. Yıkım sırasında kendisini eve kilitleyen bir ev sahibi, kapı kırılarak dışarı çıkarıldı.

Yağmur altında gerçekleştirilen yıkımlar öncesinde gecekondu sahipleri kendilerine evlerini boşaltma fırsatı tanınmadığı için tepki gösterdi. Bu sırada belediye tarafından görevlendirilen işçiler tarafından evlerdeki eşyalar dışarı taşındı. Yıkım kararı verilen evlerden oturan iki çocuklu Nilüfer Yedek, yıkım ekiplerine uzun süre direndi.

Kendilerini evin içine kilitleyen Nilüfer Yedek'i zabıta ekipleri kapıyı kırarak içeriye girdi. Ev sahibi kadın evden uzaklaştırmaya çalışılırken yaşanan arbedede yere düştü ve bir süre yerden kalkmadı. Daha sonra kadına sağlık ekipleri müdahale etti.

'NEDEN ZAMAN TANINMADI?'

"Madem buraya yıkım vardı daha bir ay önce neden benden bu parayı aldınız? diyen Nilüfer Yedek, şöyle konuştu: "Ben iş yerindeydim, çalışıyordum. Beş buçukta tebligat, sabah 07'de de telefon geldi 'mahallede yıkım başladı' diye. Benim kızım altı aylık hamile, oğlum rahatsız, kendim kalp, şeker, astım hastasıyım. 3 kez ameliyat geçirdim kalbimden, çalışamıyorum. Ben buna rağmen 'çocuklarım hasta' diye çalışıyorum. Gelmişler sabahın köründe başıma evimi yıkıyorlar. Dört ay çalıştım ve devletin bana yapı imar belgesi, imar barışı diye çıkardığı parayı ödeyeceğim diye ben yemek yemiyorum evimde. Parayı ödedim elimde yapı kayıt belgem var. Madem buraya yıkım vardı daha bir ay önce neden benden bu parayı aldınız? 'Hayır bacım burası kayıt olmuyor, burası yıkılacak' niye demediniz bana?' Ya da bir gün iki gün önce neden 'Bana burayı yıkacağız yıkım kararımız var. Evi boşaltın' deseydiniz. Ben boşaltmasaydım beni öldürselerdi, dünya umurumda olmazdı. Bana boşalt demediler."

(İSTANBUL-DHA)