Facebook temsilcileri Meclis’te: Temsilcilik sözde değil, özde olsun
TBMM Dijital Mecralar Komisyonu, Facebook’un Türkiye’deki temsilcilerini Meclis’te dinledi. Komisyon Başkanı Hüseyin Yayman, “Temsilcilik açılmasını sözde değil, özde olmasını istiyoruz” dedi.
ANKARA - Türkiye’den günlük erişimi 1 milyondan fazla olan sosyal medya platformlarına Türkiye’de temsilci bulundurma zorunluluğu getiren yasanın yürürlüğe girmesinin ardından platformlar Türkiye’de temsilcilik oluşturdu.
AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman başkanlığında toplanan Türkiye Büyük Millet Meclisi Dijital Mecralar Komisyonu, Facebook’u Türkiye’de temsil eden çalışanlarını dinledi.
‘SOSYAL AĞLARDA KİŞİLERİN KENDİSİNİ İFADE ETMESİNİ ÖNEMSİYORUZ’
Komisyon toplantısında konuşan Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı Hüseyin Yayman taleplerine ilişkin, “Temsilcilik açılmasını sözde değil, özde olmasını istiyoruz. Kâğıt üzerinde bir temsilcilik yerine, burada, personeliyle, yönetimiyle, resmî adresiyle beraber temsilciliklerin sadece Facebook ve Instagram için değil, tüm sosyal ağların temsilciliklerinin açılmasını istiyoruz” dedi.
“Sosyal ağların kara propaganda merkezi haline gelmesi”, “yalan haber” ve “dezenformasyon” konularında düzenlemeler yapılması gerektiğini belirten Yayman sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yani bir taraftan siz Türkiye'de İçişleri Bakanımızın, Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin, Amerika Birleşik Devletleri'nde Başkan Trump'ın hesabını askıya alacaksınız ya da engelleyecekseniz ya da kısıtlayacaksınız ama diğer taraftan terör örgütlerinin ve terör örgütlerine müzahir yapıların hesaplarını açık bırakmak gerçekten en çok tartışma oluşturan konulardan bir tanesidir. Biz bunu Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak, hükûmet olarak asla tasvip etmiyoruz. Çünkü sosyal ağları önemsiyoruz, sosyal ağlarda kişilerin kendilerini ifade etmesini çok önemli ve değerli buluyoruz ama bununla beraber terör örgütlerine gösterilen müsamahanın seçilmiş olan siyasetçilere gösterilmemiş olmasını kınıyorum, asla onaylamadığımızı belirtmek istiyorum.”
FACEBOOK TÜRKİYE DİREKTÖRÜ: KÖPRÜ OLABİLECEĞİME İNANIYORUM
Toplantıya katılan Facebook Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Türkiye Sorumlu Direktörü Azzam Alameddin’in kendisini tanıtmasının ardından Facebook Türkiye ve Azerbaycan Kamu Politikaları Direktörü Sezen Yeşil, komisyon üyelerine çalışmalarına ilişkin bir sunum yaptı.
Türkiye’de 18 yıl kamu kurumlarında çalıştığını, bir ay öncesine kadar Ulaştırma Bakanlığı Daire Başkanı olarak görevde olduğunu söyleyen Sezen Yeşil, “Facebook’taki bu yeni görevimle birlikte ülkemizdeki hassasiyetleri politika yapıcıların dikkat ettiği, özellikle beklentilerini bilen bir kişi olarak köprü olabileceğime inanıyorum. Sizler bizi Facebook temsilcisi olarak görüyorsunuz ama bu biz aslında kendimizi Facebook’taki Türkiye temsilcileri olarak görüyoruz. Sizlerin de bizleri öyle görmenizi arzu ederiz. Amacımız sizlerin hassasiyetlerini dinleyip doğru bir şekilde aktarılmasını, iç kanallarımıza doğru bir şekilde aktarılmasını sağlamak olacaktır" ifadelerini kaydetti.
‘2020 YILININ SON ÇEYREĞİNDE 1,3 MİLYAR SAHTE HESAP KAPATILDI’
Facebook olarak Türkiye'deki teknolojiyi, inovasyonu desteklemek anlamında birçok yatırımlarının olduğunu, “Facebook İstasyon” adını verdikleri merkezi 2019’da İstanbul’da açtıklarını belirten Yeşil, Facebook’un KOBİ'lere verdiği desteği ve işbirliklerini anlattı.
Kamu kurumlarıyla da işbirliği yapmaya çalıştıklarını, Sağlık Bakanlığıyla birlikte Covid-19 aşı profil çerçeveleri sunulması konusunda çalışmalarının olduğunu belirten Yeşil, Ticaret Bakanlığıyla işbirliği yaparak salgından etkilenen KOBİ’ler için 7 milyon TL değerinde hibe programının hayata geçirildiğini söyledi.
2020 yılının son çeyreğinde sadece Facebook üzerinde 1,3 milyar sahte hesabın kapatıldığını, nefret söylemi içerdiği için kaldırılan içeriğin sadece Facebook platformu üzerinde 26,9 milyon, Instagram üzerinde 6,6 milyon olduğunu belirten Yeşil “Aynı şekilde yetişkin çıplaklığı ve cinsel aktivite içeren içerikler politikalarımıza uygun olmadığı için 28 milyon içerik kaldırılmıştır” dedi.
‘DEZENFORMASYONU AZALTMAK İÇİN ELİMİZDEN GELENİ YAPIYORUZ’
Dezenformasyon konusunda herkesin mustarip olduğunu, en çok da kendilerinin zarar gördüğünü belirten Yeşil, “Desteklemek bir tarafa, biz azaltmak için elimizden geleni yapmak istiyoruz çünkü bizim iş modelimiz reklamlardan para kazanmak üzerinedir. Bizim reklam veren kullanıcılarımız, araştırmalar gösterdi ki hiçbir şekilde kendi reklamlarının uygunsuz içerikle yan yana görünmesini istemiyorlar yani siz prestijli bir işyeri sahibi olarak kendi reklamınızın nefret söylemi içeriğiyle ya da başka uygunsuz şiddet içeriği olan bir içerikle yan yana gözükmesini asla istemezseniz ve böyle bir şey için üstüne de para vermezsiniz tabii ki. Dolayısıyla, işin doğasında olduğu için biz de işimizi sürdürebilmek adına, kârlılığımızı sürdürebilmek adına dezenformasyonla mücadeleye aşırı derecede önem veriyoruz” ifadelerini kullandı.
5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun kapsamında attıkları adımları anlatan Yeşil, kanun kapsamında temsilcilik bulundurma sorumluluğunu ‘Madoka’ adlı bir şirketi kurarak, tüzel kişiliği yasal temsilci olarak atadıklarını söyledi. Yeşil şirketin, Facebook’a yönelik olan kanun kapsamındaki bildirimleri, tebligatları teslim aldığını ve gereğinin yapılması için Facebook’taki ilgili ekiplere ilettiğini ifade etti.