Ekonomik kriz, hayat pahalılığının yanı sıra dar gelirli kesimin önemli bir sorunu da yüksek kira artışları olmaktadır. Vatandaş, bir yandan hayat pahalılığına, diğer yandan da yüksek kiralara isyan etmektedir.
Deprem bölgelerinden göç eden halkın yerleştiği kentlerde de, bu durumu fırsat bilen kimi ev sahiplerince kiralar süratle yükseltilmekte, inşaat maliyetlerinin artması yeni evlerin yapılmasını zorlaştırmakta, sadece tek kira geliri ile geçinen ev sahipleri de hayat koşullarının zorlaşması nedeniyle kiralarını artırmak istemektedirler.
Kira sorunu, sadece kendi ülkemizde değil Avrupa’nın birçok ülkesinde de sorun olmakta, vatandaşlar yürüyüş ve mitinglerle bu durumu protesto etmektedirler. Portekiz’de, İsviçre’de, Hollanda da bu tür protesto hareketleri meydana gelmektedir.
'SOKAKTA MI YAŞAYALIM?'
Ülkemizden kira sorunu yaşayan insan manzaraları, basına, medyaya şöyle yansıyor:
“Ev sahibim 4 bin olan kiramı 10 bin yapmak istiyor. Devletin verdiği yüzde 25'lik zam oranına uymuyor, bana baskı yapıyor. Kiralık ev bulamıyoruz, asgari ücretle çalışan bizler ne yapalım, sokaklar da mı yatalım? Devletimizin bu kira işine el atmalıdır. Maaş belli, artık ev kiraları bir maaştan fazla oldu, buna acil müdahale gerekiyor.”
“Ev sahibimin fahiş kira artışı yapmak istiyor. Artık devlet tarafından dur denilmeli. 3 bin TL kiram var. 2 yıldır oturuyorum, bu ay yeni kira zammı yapılması gerekiyor. Yasal hakkı yüzde 25 olmasına gereken kira 3 bin 750 TL. Hadi diyelim piyasanın durumu nedeniyle 5 bin TL olsun. Ev sahibimin istediği kira bedeli 9 bin TL. Ne yapabilirim?"
“Ankara’da yaşıyorum. Kiralar gitgide yükseliyor. Asgari ücret 8 bin 500 TL, kiralar 5 bin TL’den başlıyor. O da müstakil, rutubetli evler. Bu millet sokaklarda mı yaşamını sürdürecek? Ev sahibim iki ay süre verdi. Artık çözüm bulunsun, asgari ücret alan bir kişi, 5 bin TL kira nasıl ödeyebilir?”
“Bağcılar’da oturuyorum. Ev sahibi binanın 43 yıllık olması nedeniyle evi satacağını söyledi, bu sebeple taşınmak durumundayım. İstanbul’dan uzak bölge olarak Arnavutköy’e taşınmak istedim. İstanbul Arnavutköy ilçesinde 20 gün önce 4 bin TL olan kiraları şu an 11 bin TL’ye kadar çıkardılar ve taşınamıyorum çok zor durumdayız. Kiralar çok yüksek."
SINIRLAMA GETİRİLMELİ
Tüketiciler Konfederasyonu Başkanı Aydın Ağaoğlu, kira sorununun çözümü için öncelikle konut arzının, yani ev yapımının artırılması gerektiğini söyledi. Aydın Ağaoğlu ayrıca, kira artışlarına da sınırlama getirilmesi gerektiğini savundu. Ağaoğlu’nun görüşü şöyle:
“Belediyelerdeki konut rayiç bedelinin yüzde 6’sını aşmamak üzere kira miktarı belirlenebilir. 1 milyon liralık bir rayiç bedel var ise, yüzde 6’sı yıllık olarak 60 bin liradır. Aylık kira miktarı da 5 bin liraya gelir. Rayiç bedeller, dört yılda bir düşük olarak belirleniyor. Düşük belirlenmesine de alım-satım vergisinin yüksekliği neden oluyor. Alım-satın vergisi düşürüldüğü takdirde bu bedeller de makul bir düzeyde olabilir. 1 milyonluk bir konut, belediyede rayiç bedel olarak 500 bin lira olarak saptanıyor.”
Ağaoğlu, kira artışlarına belli bir süre tavan getirilmesi gerektiğini belirterek ev sahiplerini de anlayışlı olmaya çağırdı. Ağaoğlu, Anayasa’ya göre sosyal bir devletin zayıf tarafı koruma yükümlülüğü nedeniyle halkın barınma ihtiyacını karşılamakla görevli olduğunu da hatırlattı.
Anayasa’nın konut hakkı ile ilgili 57. maddesi ise şöyledir: “Devlet, şehirlerin özelliklerini ve çevre şartlarını gözeten bir planlama çerçevesinde konut ihtiyacını karşılayacak tedbirleri alır, ayrıca toplu konut teşebbüslerini destekler.”
KİRA ARTIŞ ORANI YÜZDE 70
TÜİK verilerine göre, nisan ayı için işyerlerindeki en yüksek kira artış zammı yüzde 70,2 olarak belirlendi. Konut kiralarında da hükümetin aldığı yüzde 25’lik tavan uygulaması Temmuz 2023’e kadar devam edecek. Ancak ev sahipleri bu oranı uygulamıyorlar.
Öte yandan kimi emlak uzmanları da ilk kiralamada sokak rayiç bedelinin esas alınmasını öneriyorlar. Buna göre, semtlerin, sokakların ve binaların emlak vergisi ve değerli konut vergisi belirlendiğine göre, kira sınırlamasına ilişkin bir sınıflandırma da yapılabilir. Burada sosyal konutlar, orta konutlar ve lüks konutlar ile yazlıkları da ayrı bir sınıflandırmaya tabi tutulabilir.
Dünyadaki uygulamada da, kira kontrolü amacıyla en yaygın yöntem olarak sınıflandırma yöntemi ön plana çıkıyor. Bu yöntemde benzer özelliklere sahip konutlara uygulanabilecek en yüksek kira bedeli ve bu kira bedellerine uygulanacak artış oranları kanun ile belirleniyor.
Bu konudaki ilk uygulamalarda kira bedeli belli bir yıla göre sabitlenirken, daha sonraki uygulamalarda belirli bir artış oranı (enflasyon gibi) dikkate alınarak kira bedelinin belirlenmesi esası benimseniyor.
AVRUPA’DA PROTESTO EYLEMLERİ
Portekiz’in 10 büyük kentinde nisan ayı başında konut fiyatlarının yüksekliği karşısında binlerce kişinin katıldığı bir yürüyüş gerçekleşti. Ev fiyatlarının yükselmesi ve kirasını ödeyemediği için evden çıkarılanlar, 100’den fazla kitle örgütünün çağrısıyla yürüyüşe katıldılar.
Yoksulluk düzeyinde iki milyon kişinin yaşadığı Portekiz’de 750 bin evin boş olduğu belirtilerek daha fazla konut ve kooperatif evi yapılması, emlak piyasasının da kontrol altına alınması istendi.
Yürüyüşe sosyalist ve komünist parti yöneticileri de katıldı. Muhalefetteki Birleşik Sol Parti lideri Catarina Martins, Avrupa’nın en düşük maaşlarının olduğu Portekiz’de ev fiyatlarının da dünyanın en pahalı olduğu ülke değerlendirmesini yaptı. Ülkede, ev fiyatları son beş yılda yüzde 40 artış gösterdi.
İsviçre’nin Zürih kentinde de şubat ayı sonunda gerçekleşen gösteride kentteki konut sıkıntısı protesto edildi. Halk, kiraların yüksek artışından yakındı. Hollanda’da da kira artışlarına tavan sınırlaması getirildi.
AVUSTURYA’DA 'KOMÜNİST' ÇÖZÜM
Viyana’dan sonra Avusturya’nın ikinci büyük kenti olan Graz'da Eylül 2022’de yapılan belediye başkanlığı seçimini Komünist Parti kazandı. Yüksek kira bedellerine karşı kampanyalar düzenleyen Avusturya Komünist Partisi, kiracıların desteğini alarak uzun uğraşlar sonucunda kentteki toplu konutlarda yaşayanların kira bedeli olarak gelirlerinin üçte birinden fazlasını vermelerini yasaklayan yasa tasarısını belediye meclisinden geçirmeyi başardı.
Komünist Belediye Başkanı Elke Kahr, seçilmeden önce kiracılara mali ve hukuki destek sağlayan “Graz Kiracı Yardım Hattı”nı kurdu. Bu girişim, kent halkında büyük bir destek buldu.
Yine komünist belediyenin oluşturduğu “Sosyal Fon” vasıtasıyla kiralarını ödeyemeyenlere ve işsizlere yardım yapılıyor. Başkan Elke Kahr da dahil olmak üzere belediye meclisinde görev yapan tüm komünist partililer, maaşlarının yalnızca kira ve yaşam masraflarına yetecek kısmını alıp, geri kalan üçte ikilik bölümünü parti içerisinde oluşturulan sosyal bir fona aktarıyor. Komünist belediye ayrıca sosyal konut inşasına hız verdi.