Fahrettin Koca: Aktif vakalarımızın yüzde 81'i tam aşılı olmayan kişiler

DUVAR - Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısının ardından açıklama yaptı.

Koca, toplantıda korona virüsü (Covid-19) nedeniyle ara verilen yüz yüze eğitimin başlamasını ve tedbirleri ele aldıklarını aktardı.

Aşı oranlarıyla ilgili de bilgi veren Koca, “18 yaş ve üzeri nüfusumuzun yüzde 78'inden fazlası tek doz, yüzde 60'ından fazlası da iki doz aşıyla aşılanmış durumda. Sizlere aşı programımıza başlarken tünelin ucundaki ışık göründü demiştim. Bugün tünelin çıkışı görünüyor diyebilirim. Acı hatıralarımıza dönmemek üzere arkamıza bakmadan ilerlemek zorundayız” dedi.

'VEFAT EDENLERİN YÜZDE 90'I AŞISIZ KİŞİLER'

Vakaların ve vefatların büyük bölümünü aşı olmayan kişilerin oluşturduğunu dile getiren Koca, "Son 4 haftada vaka sayılarındaki artışın özellikle aşı olmamış kişilerden kaynaklandığını ifade etmiştim. Aktif vakalarımızın yüzde 81'i tam aşılı olmayan kişilerdir. Yani 500 bine yakın aktif vakamızın yüzde 81'i tam aşılı olmayan kişilerden oluşmaktadır. Hastaneye yatan vatandaşlarımızın yaklaşık yüzde 90'ı da tam aşılı olmayan kişilerdir. Vefat eden vatandaşlarımızın yüzde 10'a yakını tam aşılı kişilerdir. Vefat edenlerin yüzde 90'ı ya hiç aşı olamamış veya aşıları eksik kişilerdir" diye konuştu.

Aşı olma çağrını yineleyen Koca, "Aşı bizi koruyor. Belirli bir süre aşı ile tam koruma sağlanabiliyor. Bu bakımdan bir kere daha sizlere sesleniyorum, aşınızı olun kendinizi ve toplumu koruyun" ifadelerini kullandı.

Yüz yüze eğitimin sürekli olmasını istediklerini belirten Koca, "Önümüzdeki hafta çocuklarımız ve gençlerimiz okullarına kavuşacak. Tüm gayretimiz onlara yüz yüze eğitim vermek ve bunun sürekliliğini sağlamaktır. Gençlerin eğitimin eksik kalması bugün ve geleceğimiz için çok üzücüdür. Okulları açık tutmak en önemli ödevimizdir. Okullarda kalabalık ortamlar oluşmaması için tedbirleri ve kuralları içeren rehberleri uygulayacağız" dedi.

MAHMUT ÖZER: TÜM OKULLARA İHTİYAÇLARINI GÖNDERDİK

Koca'nın ardından konuşan Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, "Öğrencilerimizin, öğretmenlerimizin ve eğitim çalışanlarımızın en az düzeyde etkilenmeleri için kararlar aldık. Uluslararası kuruluşlar eğitimin yüz yüze devam etmesinin hayati önem taşıdığının altını çiziyorlar. Uzaktan eğitim ne kadar başarılı olursa olsun asla yüz yüze eğitimin yerine geçemez. Çocuklarımızın arkadaşları ve öğretmenleri ile sınıf ortamında eğitim görmesi elzemdir. Okullarda alınması gereken önlemler rehberini 81 ilimize gönderdik. Okullarımızda ihtiyaç duyulan maske, dezenfektan ve temizlik malzemeleri ihtiyaçlarıyla ilgili de tüm okullara ihtiyaçlarını gönderdik" şeklinde konuştu.

Hazırlıklarla ilgili bilgi veren Özer şunları söyledi:

"Okullarımızın bu sürece hazırlanabilmesi için 650 milyon TL'yi tüm okullarımıza göndermiş bulunuyoruz. 2020-2021 eğitim öğretim yılı için tüm okullarımıza 223 milyon TL'lik bir ödenek gönderilmişti. Maskeden dezenfektana, temizlik malzemelerinin alınmasına kadar hijyen ortamının sağlanmasıyla ilgili her türlü hazırlığı yaptık. 58 bin okulumuz için 113 bin temizlik personelini görevlendirdik. Salgın sürecinde okullarımızın hijyen ihtiyaçlarını karşılayacak güce de sahibiz, finansman kaynağına da sahibiz."

'SADECE BİZE SORUMLULUK DÜŞMÜYOR'

2 milyonun üzerinde öğrencinin eğitime başladığını hatırlatan Özer, "Bildiğiniz gibi eğitim ve öğretim 6 Eylül'de başlıyor ama uyum eğitim haftası ve okul öncesi sınıflar için başladı. Okul öncesi ve birinci sınıf toplam 2 milyon 259 bin 422 öğrencimiz 2 gündür okullarına gidiyorlar. Bu 2 günlük süreç olumlu bir şekilde tamamlandı. Öğrencilerimizin ve öğretmenlerimizin buluşma hazzı her şeye değerdi. 6 Eylül itibariyle de haftada 5 gün okullarımızın kapılarını açıyoruz. Eğitimin kesintiye uğramaması için sadece bize sorumluluk düşmüyor, velilerimize, servis şoföründen kantin çalışanlarımıza kadar tüm paydaşlarımıza düşüyor. Lütfen kurallara harfiyen uyalım, bu kurallara riayet edelim ki bir daha okullarımız kapanma sorunu ile yüz yüze kalmasın" dedi. 

EROL ÖZVAR: ÜNİVERSİTELERİMİZ GEREKLİ TEDBİRLERİ ALDI

YÖK Başkanı Erol Özvar ise “Bildiğiniz üzere 3 yarı yıl yani bir buçuk seneden beri yükseköğretim kurumları eğitim ve öğretimine ara vermeden, bütün yükseköğretim kurumlarımız akademik faaliyetlerine devam etmektedirler. Kampüslerimizi kapatmadık, hep açıktı, öğrencilerimiz kampüslerimize gelip gittiler. Fakat salgın nedeniyle eğitim öğretim faaliyetlerimizi uzaktan yapmaya karar verdik” diye konuştu.

Yüz yüze eğitim üniversitelerde tedbirlerin alındığı belirten Özvar, “Üniversitelerimiz yüz yüze eğitimin yapılabilmesi ve sürdürülebilmesi için gerekli tedbirleri almış oldular. Biz YÖK olarak geçen sene olduğu gibi bu sene de gerek kampüs ortamlarında gerekse eğitim öğretim süreçleri ile ilgili bütün üniversitelere yönelik bir kılavuz hazırladık. Bu kılavuzları Sağlık Bakanlığımız ve Bilim Kurulu üyelerimizin tavsiyeleri ile hazırladık ve üniversitelerimiz ile paylaştık” ifadelerini kullandı.

Yüz yüze eğitim faaliyetlerini sürdürmek istediklerini dile getiren Özvar, “Üniversitelerimiz salgın boyunca eğitim ve öğretimin aksamaması doğrultusunda hibrit ya da harmanlanmış yöntemleri kullanacaklar. Harmanlanmış veya hibrit modeli ile birlikte yüz yüze eğitimin yanı sıra derslerin bir kısmı online yapabilme yetkisine haizdir. Üniversitelerimiz gerekli çalışmalarını tamamlamıştır” dedi.

Erol Özvar, öğrencilere aşı olmaları çağrısında da bulundu.

'12 YAŞ ÜSTÜ KRONİK HASTALIĞI OLANLAR İÇİN AYRICA AŞI TANIMLAMASI YAPTIK'

Toplantıda 12 yaş altı için aşının gündeme gelip gelmediği sorusu üzerine Fahrettin Koca, “18 yaş ve üstü üniversite öğrenciler için tanımladık. 15 yaş üstü için de tercihe bırakmıştık. 12 yaş üstü kronik hasta olanlar için ayrıca tanımlama yaptık. 12 yaş üzeri zorunlu değil, tercihe bırakılması gerektiği kanaatindeyiz” şeklinde konuştu.

'AŞI OLUP VEFAT EDENLER 65 YAŞ ÜSTÜ VE EK HASTALIĞI OLANLAR'

Vakaların büyük bölümünün gençler olduğunu aktaran Koca, "Hareketlilik arttı. Temasın arttığı, maske kullanımının azaldığını görüyoruz. Vakalarımız ağırlıklı genç yaş grubu. Daha önce 65 yaş ve üzeriydi şimdi 15-45'e düştü. Aşının belli oradan bulaşı da engellediğini biliyoruz. Aşı oranımızı artırmamız gerekiyor. Vefat edenlerin yüzde 90'ı aşısız veya aşısını tamamlamayanlar. Yüzde 10 aşısı olanlar da kaybedilebiliyor. Ama ağırlıkla 65 yaş üstü ek hastalığı olan kişiler. 'Aşılı olduğu halde vefat etti' diye dezenformasyon yapılmak isteniyor" ifadelerini kullandı. (HABER MERKEZİ)