Fatih Akın: Türklüğümü değil pasaportu geri verdim

Fatih Akın, neden Almanya vatandaşlığını seçtiğini anlattı: Tamamen pratik sebeplerden.

Abone ol

DUVAR - Yönetmen Fatih Akın, kendisine sadece Türkiye'de "Türk müsün Alman mısın" diye sorulduğunu söyledi. Türkiye'nin son 100 yıldı çok kültürlü hayata geçişi yaşayamadığını belirten Akın, "Türk müyüm, Alman mıyım bir önemi yok, ben Fatih’im! Ama bir taraftan da seviniyorum, Türk toplumu beni hâlâ oranın bir çocuğu olarak görüyorsa ne âlâ" dedi.

Hürriyet'ten Ayşe Arman'a konuşan Fatih Akın, "Türkiye seninle,'Türk yönetmen... Bizim insanımız... Bizim topraklardan çıkan bir yönetmen!' diye gurur duyuyor. Peki bu aslında ne kadar gerçeği yansıtıyor? Ya da sen tüm bunlardan sıkıldın mı?" sorusuna şu yanıtı verdi:

"Almanya, 95’lerden sonra tıpkı Amerika, Kanada gibi çokkültürlü bir ülke oldu. Yani her milletten, her dilden, dinden, etnik kökenden insan geldi ve yeni bir toplum yarattılar. Bugün Amerika’ya gittiğin zaman, herkes 'yabancı'. Ama o farklı yerlerden gelen bütün o 'yabancılar' Amerikalı. Bütün ırkçı manevralara rağmen Almanya da böyle bir ülke oldu 95’lerden sonra. Yani Almanya, sadece Almanların değil! Ama Türkiye, bu sözünü ettiğim geçişi yaşayamadı. Üstelik son 100 yıldır yaşamadı. Evet, Osmanlı’da böyle bir çokkültürlülük vardı. Ama sonra bu farklı din, dil, etnik kökeni kaybettik. Dolayısıyla, kafa yapımız artık bu: Beni de ya o, ya bu yapmaya çalışıyorlar! Oysa biz, globalizm döneminde yaşıyoruz. Bir insanı, sadece bir topluma ait görmek benim kafama uymuyor. 'Dün'den kalan, eski ve demode bir anlayış. Türk müyüm, Alman mıyım bir önemi yok, ben Fatih’im! Ama bir taraftan da seviniyorum, Türk toplumu beni hâlâ oranın bir çocuğu olarak görüyorsa ne âlâ. 'Hayır, öyle değilim' diyecek halim yok. Ama ah şu şovenizm olmasa, ne kadar rahat edeceğiz! Ben hâlâ Türkçe konuşuyorum, her gün Google’a giriyorum. Türkiye’de ne oluyor diye bakıyorum. Türkiye’ye karşı bir sorumluluk hissediyorum. Orası hep benim kalbimde ama ben Almanya’da doğdum, burada eğitim aldım, burada yetiştim ve yarı Meksikalı yarı Alman eşimle kendi ailemi ve hayatımı burada kurdum."

'ALMAN PASAPORTU GÜNLÜK YAŞAMDA ÇOK DAHA RAHAT'

Akın, "Seni zorlamasalardı Türk vatandaşlığından vazgeçer miydin?" sorusuna şu karşılığı verdi: "Tabii ki hayır! Benimki tamamen pratik sebeplerden. Alman pasaportu günlük yaşamda çok daha rahat. Vize gerekmiyor, bir şey gerekmiyor. Vırt zırt her yere seyahat edebiliyorsun. Keşke Türk pasaportu da öyle olsaydı. Pratik olarak avantajları var. Yani Türklüğümden vazgeçmek değil bu, bürokratik olarak daha kolay olduğu için Türk pasaportunu geri verdim."

NEDEN DIANNE KRUGER?

Fatih Akın  Paramparça’da neden Dianne Kruger’e rol verdiğini ise şöyle anlattı: "Dianne hep benimle çalışmak istiyordu. Fransa’da yaşadığı dönemde takip etmiş filmlerimi. Ben de onda oyuncu olarak bir şans gördüm. Senaryoyu okuduktan sonra, 'Bu karakteri canlandırmak benim için bir şans, bir sıçrama olabilir!' diye düşünmüş. Gerçekten de öyle oldu. Şu anda bütün dünya için o büyük bir oyuncu. Daha önce oyuncu olarak şansını deneyen eski bir mankendi. Şimdi insanlar, ondaki oyunculuk gücünün farkına vardı. Bu filmle insanların ona bakışı değişti. Onun kariyerindeki bu değişime katkıda bulunmuş olmak bana çok gurur veriyor."

Söyleşinin tamamı