Feministlerden çağrı: Serap hayatta kaldığı için hapiste

Evliliği boyunca sürekli şiddet gören ve boşanmak isteyince eşi Yasin Avcı tarafından darbedilerek 12. kattan atılmak istenen Serap Avcı, eşini öldürmek suçundan yargılanıyor.

Abone ol

DUVAR - Serap Avcı’nın (40) uzun yıllardır şiddet gördüğü ve boşanmak istediği eşi Yasin Avcı’yı öldürdüğü suçlamasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması 27 Kasım günü saat 13:30’da Küçükçekmece 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.

Evliliği boyunca sistematik olarak fiziksel, psikolojik, cinsel şiddet gördüğünü belirten Serap Avcı, boşanmak istediği eşi Yasin Avcı tarafından defalarca tehdit edildiğini ve şiddet gördüğünü söyledi.

Serap Avcı, boşanmak istediğini söylediğinde Yasin Avcı’nın, “Üzerine hırsızlık suçu atarım, yüzüne kezzap attırırım ya da seni bıçaklattırırım, bu işler paraya bakar” diyerek kendisini tehdit ettiğini belirtti.

Serap Avcı’nın kız kardeşini ve ailesini de defalarca tehdit eden Yasin Avcı, 18 Nisan 2024 gecesi yaşanan arbede sonucunda öldü.

‘Serap İçin Feministler Grubu’ ise Serap Avcı’nın derhal tahliye edilmesini talep ediyor.

OLAY GECESİ NE YAŞANDI?

Serap Avcı olayın yaşandığı geceden birkaç gün önce eşi Yasin Avcı’ya boşanmak istediğini söyledi.

Olayın yaşandığı 18 Nisan 2024 tarihinde gece 03.00 sıralarında ise Serap Avcı, boşanmak istediği eşi Yasin Avcı tarafından ayağından çekilerek uyandırıldı. Ütü masası ile dövülen ve Yasin Avcı tarafından 12’inci kattan aşağı atılmak istenen Serap Avcı’nın karnındaki balkon demirinin bıraktığı izler ise dava dosyasına girdi.

Gözüne darbe alan ve yerde sürüklenen Serap Avcı, mutfakta darbedildiği sırada eline geçirdiği bıçakla Yasin Avcı’yı bacaklarından ve göğsünden bıçakladı.

Serap Avcı, Yasin Avcı’nın elinden kurtulmak için çabaladı ancak Yasin Avcı yaralanmasına rağmen kadını bırakmadı. Sesleri duyan karşı komşunun ihbarıyla sitenin güvenliği daireye geldi. Yasin Avcı yerinden kalkarak kapıyı açmaya gitti ancak kapıya yakın bir noktada yere yığıldı. Serap Avcı kendine geldiğinde içeriden çocuğunu alıp kapıyı açarak güvenlik görevlisinden ambulansı aramasını istedi, Yasin Avcı’nın kanamasını durdurmak için bez getirip tampon yaptı. Sağlık ekipleri ilk müdahalenin ardından Yasin Avcı’yı hastaneye kaldırdı ancak Avcı kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.

Serap için Feministler Grubu, Serap Avcı hakkında beraat kararı verilerek tahliye edilmesi için dayanışma çağrısında bulundu. Grup, kadınları adliye önünde Serap Avcı'ya destek vermeye çağırdı. 

Serap Avcı’nın “eşi kasten öldürme” suçlamasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması 27 Kasım günü saat 13:30’da Küçükçekmece 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.

'SERAP O GECE HAYATINA SAHİP ÇIKMASAYDI YASİN AVCI ONU ÖLDÜRECEKTİ'

Serap Avcı’nın avukatı Gülyeter Aktepe konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Serap Avcı 7,5 yıllık evliliğinin her aşamasında fiziksel, cinsel, ekonomik ve psikolojik boyutlarıyla erkek şiddetine maruz kalmış bir kadın. Bu şiddete tanık olduğu için konuşamayan 5,5 yaşında bir oğlu var. Defalarca boşanmak istediğini söylemiş ve her seferinde evli olduğu erkek tarafından şiddete maruz bırakılarak kendisine, oğluna, ailesine zarar vermekle tehdit edilmiş. Bütün bunları yaşarken, ölümle tehdit edilen ve koruyucu önleyici tedbirlerin uygulanmadığını bilen binlerce kadın gibi şikayetçi olmaktan çekinmiş. Yasin hakkında ilk şikayetçi olduğunda polislerin gülerek 'olur öyle şeyler' deyip geçiştirdiğini ve hiçbir yaptırım uygulanmadığını gördüğü için sonuç alacağını da düşünmemiş. Aylarca evden çıkamamış, yaralandığı zamanlarda hastaneye gitmesi bile mümkün olmadığı için evde iyileşmeyi beklemiş. Hamileyken fiziksel şiddete maruz kaldığında ağrılarını dindirmek için ilaç bile kullanamamış" dedi.

Avukat Gülyeter Aktepe


Avukat Aktepe şöyle devam etti:

‘’Olayın gerçekleştiği geceden birkaç gün önce Serap, içinde yaşadığı şiddet sarmalından artık kurtulmak istediği için boşanma kararını bir kez daha dile getirmiş. Boşanmak kararında ciddi olduğunu anladığı için Serap’ı öldürmeyi kendinde hak gören Yasin Avcı o gece saat 03.00’te eve geldiğinde saldırmış ve ’kimi çağırıyorsan ara gelsin, bu gece seni öldüreceğim’ diyor. Serap’a saldırdığı sırada ağlayarak koridordan gelen çocuğa da ‘gel bak anneni nasıl dövüyorum’ diyor. Serap’ı mutfağın balkonundayken 12’inci kattan aşağı atmaya çalışıyor.

Yasin Avcı’nın kanında yüksek dozda kokain ve alkol bulundu. Serap mutfakta eline geçirdiği bıçakla maruz kaldığı şiddete son vermeye çalışırken darbeleri bile önünü görmeden ve öldürme kastı olmadan atıyor çünkü Yasin saçlarını çekerek kafasını öne bastırıyor. Komşunun ihbarıyla güvenlik kapıya geldiği an Serap’ın ilk yaptığı şey çocuğu karşı komşuya verip güvenli bir yere almak ve ambulansı aramalarını isteyip Yasin’in yaralarına tampon yapmak. Oysa Yasin onu 12. kattan aşağı atmayı başarsaydı yargılanırken “intihar etti” diyecekti. Feminist mücadelemizden biliyoruz ki o gün Serap hayatına çıkmasaydı Yasin Avcı onu öldürecekti."

'KADINLARIN ŞİKAYETÇİ OLMAKTAN ÇEKİNDİKLERİ BİR YARGILAMA SİSTEMİ SÖZ KONUSU'

Türkiye’de çok fazla kadın cinayeti gerçekleştiğine ve bu cinayetlerin çoğunun önlenebilir cinayetler olduğuna dikkat çeken Aktepe, "Kadınların şikayetçi olmaktan çekindikleri, erkek şiddetine karşı koruyucu önleyici tedbirlerin uygulanmadığı cinsiyetçi bir yargılama sistemi söz konusu" dedi.

'BU DOSYA MEŞRU SAVUNMA DOSYASIDIR'

Aktepe, "Serap için Feministler Dava Takip Grubu’ olarak ölmemek için öldürmek zorunda kalan, hayatlarına sahip çıkan kadınların dosyalarını takip etmeyi mücadelemizin bir parçası olarak görüyoruz. Erkek şiddetini, kadın cinayetlerini ve bu cinayetlere giden örüntüyü konuştuğumuz günlerden geçerken, hiçbir zaman erkeklere kolaylıkla uygulanan lehe hükümlerden faydalanmalarına izin verilmeyen bu kadınların özgürlüğüne kavuşması için cinsiyetçi yargı sistemine karşı mücadele ediyoruz. Bu dosya tüm unsurlarıyla bir meşru savunma dosyasıdır, Serap Yasin’den kurtulmak için bu hamleleri yapmasaydı kendisi ölecekti. Bu nedenle Serap özgürlüğüne kavuşana dek bu davanın takipçisi olacağız. Dayanışmayı yükseltmek için tüm kadınları 27 Kasım saat 13.30’da Küçükçekmece Adliyesi'ne çağırıyoruz" diyerek sözlerini tamamladı.