Gazete Duvar yazarları 'Emek ve Özgürlük İttifakı'nı değerlendirdi

DUVAR - Emekçi Hareket Partisi (EHP), Emek Partisi (EMEP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Toplumsal Özgürlük Partisi'nin (TÖP) oluşturduğu "Emek ve Özgürlük İttifakı" bugün İstanbul’da kuruluşunu ilan etti ve deklarasyonunu açıkladı.

"Hep birlikte başaracağız" sloganıyla yola çıkan ittifakı, açıklanan deklarasyonu ve ittifakın siyasette yaratacağı etkiyi Gazete Duvar yazarları Nergis Demirkaya, Vahap Coşkun ve Mete Kaan Kaynar değerlendirdi.    

HDP ASIL SEÇİMDEN SONRA KİLİT/ANAHTAR PARTİ OLACAK

Nergis Demirkaya: Uzun tartışmaların ardından Emekçi Hareket Partisi, Emek Partisi, Halkların Demokratik Partisi, Sosyalist Meclisler Federasyonu, Türkiye İşçi Partisi ve Toplumsal Özgürlük Partisi’nin oluşturduğu Emek ve Özgürlük İttifakı resmen kuruluşunu ilan etti. 6 siyasi parti ve yapının yer aldığı Emek ve Özgürlük İttifakı her ne kadar "bu seçim ittifakı değil, mücadele ittifakı" dese de büyük hedeflerden biri Meclis’te bugünkünden çok daha fazla milletvekili ile temsil imkânı yaratmak.

2018 genel seçimlerinde HDP yüzde 11.7 oyla 67 milletvekili çıkarmıştı. Emek ve Özgürlük İttifakı ile oy oranında hedef yüzde 15’e çıkarılıyor. Hedefin gerçekleşmesi, HDP seçmeninin bölgesel yoğunluğu da dikkate alındığında mevcut seçim sisteminde bu ittifakın 100 milletvekili çıkarabilmesi demek. Seçimlere giderken genel siyasette "anahtar/kilit" parti olarak nitelendirilen HDP eğer kurulan bu ittifakla önüne koyduğu milletvekili sayısına ulaşırsa, asıl seçimden sonra "kilit/anahtar" olacak. 600 milletvekilinin bulunduğu Meclis’te 100 milletvekilinden oluşan bir grup TBMM Başkanı seçiminden Anayasa değişikliğine, yasa yapım sürecinden Meclis’ten nitelikli oyla gerçekleşen diğer seçimlere kadar tüm yasama çalışmasında önemli bir belirleyen haline gelecek demek.

Emek ve Özgürlük İttifakı’nın Cumhurbaşkanlığı seçiminde alacağı tutum da genel siyasetin geleceği açısından ayrıca önem taşıyor. HDP, 27 Eylül 2021’de açıkladığı Tutum Belgesi ile ortak Cumhurbaşkanı adayını müzakere etmek istediğini ilan etmişti. Emek ve Özgürlük İttifakı bileşenleri bu konuyu da ayrıca ele alacak. İttifakın önümüzdeki süreçte alacağı ilk önemli kararlardan biri Cumhurbaşkanı adayı ile tutum olacak.

'SİYASETEN BÜYÜK BİR HANDİKAP'

Vahap Coşkun: Türkiye artık seçim atmosferine girdi. İttifaklar ve beyannameleri açıklanmaya başladı. Cumhur İttifakı bir ay sonra seçime ilişkin beyannamesini açıklayacak. HDP’nin, siyasetin sol yelpazesinde yer alan partilerle kurduğu "Emek ve Özgürlük İttifakı" da bugün kuruluşunu ilan etti ve seçim deklarasyonunu açıkladı.

İttifak deklarasyonunda, iktisadi sorunlar, Kürt meselesi ve temel hak sorunlar öne çıkıyor. Farklı muhalif çevreler tarafından dile getirilen birtakım problemler, bu ittifak metninde sol bir perspektifle kaleme alınmış. Ancak, bir ittifakın beyannamesinde ne yazdığından ziyade, halk nezdinde nasıl algılandığı daha büyük bir önem taşır.

Bu bağlamda sorulması gereken soru şu: Emek ve Özgürlük İttifakı, genel kamuoyunda bir heyecan yarattı mı? İddia ettiği üzere üçüncü bir yol, üçüncü bir güç kimliği edindi mi? Hedef kitlesinde umutların büyümesine sebep oldu mu?

Bu sorulara olumlu bir cevap verilemez. Çünkü daha önceki seçimlerde de bu tür ittifaklar kurmuştu ama bu ittifaklar HDP’nin ne siyaset alanını genişletmiş ne de HDP’ye bir oy katkısı sağlamıştı. Aksine ittifakların HDP siyaseti üzerinde menfi tesirleri de olmuştu. Nitekim sol ile iş birliğinin; HDP’yi gereğinden fazla sola çektiği, merkezi bir dil ve siyaset üretmekten uzaklaştırdığı ve sola gücü ile hiç de mütenasip olmayan bir ağırlık verdiği yönündeki eleştiriler, HDP tabanında yaygın bir şekilde dile getirildi, getiriliyor. Yeni ittifak da bu problemleri aşacak bir emare de göstermiyor.

HDP, solla iş birliğine sembolik bir anlam atfedebilir ama buna stratejik bir değer biçmesi, siyaseten büyük bir handikap.

Ve bir soru daha: HDP, böyle bir ittifak kurmasa ne kaybeder?

'ÖNEMLİ BİR KALDIRAÇ ROLÜ ÜSTLENECEKTİR'

Mete Kaan Kaynar: Şurası kesin ki yakın gelecekte yapılacak seçimlerde belirlenecek yeni cumhurbaşkanı, Emek ve Özgürlük İttifakı'nın istediği, tespit ettiği, kararlaştırdığı aday olmayacaksa da kesinlikle bu blokun istemediği aday da olmayacaktır. Emek ve Özgürlük İttifakı'nın gelecek seçimlerde Meclis'teki kilit ittifak olacağına da neredeyse kesin gözle bakabiliriz. İttifakın sosyalist soldaki toparlanma hareketlenme ve kıpırdanmada da önemli bir kaldıraç rolü oynayacağını söylemek mümkündür. (HABER MERKEZİ)