Acaba Altan Öymen’e ne zaman hayranlık duymaya başladım? 1990’da
TRT’de yayınlanan 2 Dünya Savaşı belgeselini pürdikkat izlerken mi?
Yoksa 1999’da ben hala siyasete meraklı bir genç adamken onun da
CHP Genel Başkanı olarak partiyi bir reforma götürmeye çalıştığı
günlerde mi? Ya da onca makam mevki, başarı, bilgi ve tecrübeyi
büyük bir çelebilik ve tevazuyla taşıdığını görüp, basın dünyasının
en kibar yıldızlarından biriyle arkadaşlık etmenin mutluluğunu
yaşadığım 2005’te başlayan Radikal gazetesi yıllarında mı? Tahmin
ettiğiniz gibi, muhtemelen hepsi birden.
Altan Öymen aralık ayında meslekte 70. yılını kutladı. 70 yıl
gazetecilik yapmak dünyada da çok sık görülebilen bir başarı değil.
Bütün bu süre boyunca ülkenin toplumsal ve ekonomik gelişmesine,
siyasi tarihine yakından tanık olmak, adeta onun günlüğünü
tutarcasına haberlerini yapmak az iş değil. Sonra bunları o harika
‘Bir Dönem Bir Çocuk’ serisine dönüştürmesi, bu seriyle kendine
özgü bir biçim yaratması ise hiç şaşırtıcı değil.
1940’lardan günümüze kadar tüm Türkiye tarihinin birinci derece
tanığıdır Altan Öymen. Çok özel ve önemli bir gazetecidir. Bu önemi
meslekteki süresinden kaynaklanmıyor aslında, Öymen’in
gazeteciliğin hep zirvelerinde gezinmiş olması ve başka önemli
işler de yapmış olması onu herkesten farklı bir yere koyuyor.
Genç Öymen, gazeteci olmakta kararlı, Ulus gazetesinin ofisine
defalarca gidip geliyor ve kendini asla unutturmuyor, nitekim
‘fikri takipteki’ bu başarısı gözden kaçmıyor ve muhabir olarak
1950 yılında mesleğe başlıyor. Mülkiyeyi bir yandan gazetecilik
yaparak bitiriyor. Eşi Aysel Hanım’ı da orada tanıyor. Ankara ve
İstanbul’da hemen hemen bütün önemli gazetelerde hemen hemen her
tür görevde çalışıyor Altan Öymen. Yirmi yaşında Tercüman’ın Ankara
temsilcisi oluyor. Evet o zamanlar her şey çok farklı, ama yine de
25 yaşında Yeni Gün gazetesinin Genel Yayın Müdürü olmak özel bir
durum... Akis’te yazarlık, Öncü gazetesi yayın müdürlüğü, Akşam,
Cumhuriyet, Günaydın yılları Alman ajanslarının Türkiye
temsilciliği, Milliyet gazetesinde başyazarlık, Anka Haber
Ajansı’nı kurması, Radikal yazarlığı… Ses getiren yazı dizileri,
gündem olan haberler, televizyon belgeselleri… Ve pek çok kitap.
Altan Öymen bütün iyi gazeteciler gibi öncelikle iyi bir haberci,
sonra da geniş birikimiyle iyi bir yorumcu olarak hep mesleğin
zirvesinde yer aldı.
Türkiye’nin çalkantılarından tabii ki o da etkilendi. Küçük bir
örnek: 1980’de dönemin baskıcı ortamında siyasi haberler yapamadığı
zaman bile boş durmayıp Anadolu kentlerini gezip oralardan
röportajlar yaptı. İçinde ‘kebap nasıl yapılır’ tartışmasının da
yer aldığı o Adana yazı dizisi üç yıl önce küçük bir kitaba
dönüştü, Adana Kitap Fuarı’nda kentin 80’li yıllarını konuşmaya
vesile oldu.
Gazetecilikten hiç vaz geçmeden bir yandan da siyaset yapması,
bence sadece Altan Öymen’e has bir durum. Genç yaştan itibaren
siyasetin içinde. 61 Anayasası’nı hazırlayan Kurucu Meclis üyeliği,
gazeteci derneklerinde yöneticilik, bakanlık, milletvekilliği, yurt
dışında basın müsteşarlığı ve CHP Genel Başkanlığı üstlendiği onca
görevden sadece bazıları…
Öymen’in gazetecilikte 60. Yılı da az bulunur bir olaydı ve o
zamanlar pandemi filan da olmadığı için küçük bir davetle
kutlanmış, yayıncısı Doğan Kitap onun için kızı Aslı Öymen’in
hazırladığı bir kitap basmıştı. O kitaba verdiğim ‘Radikal’de Bir
Centilmen’ başlıklı yazıda da söylemişim: “Altan Öymen’in
gazetecilikte ve siyasette ulaştığı yerlerin, üstlendiği görevlerin
sadece biri bile, sıradan bir kişinin ömür boyu böbürlenmesine
yeter.” Hala da öyle düşünüyorum.
Gazetecilik çok uzun yıllar yapılması hakikaten zor bir iştir.
Hele başka alanlara da yöneldiyseniz bir daha kolay kolay
dönemezsiniz. O nedenle pek çoğumuz mesleği daha orta yaşa gelmeden
bırakıp güvenli alanlara çekilir ve orada kalırız. Kimimiz biraz
daha dayanır, ama önünde sonunda emekli olur. Altan Öymen gibi
temposunu hiç düşürmeden çalışan, tecrübeli, yaşsız gazetecilerin
insanı imrendiren varlığının bu mesleğin ömür boyu
sürdürülebileceğine dair umut verici bir yanı olduğunu
söylemeliyim. Yazdıklarını, yaptıklarını hiç umursamasanız bile
Altan Öymen, çalışkanlığı ve ara vermediği üretimiyle bir
ikondur.
Sanıyorum tam da bu sebepten meslekteki 70. Yılı dolayısıyla
Altan Öymen hakkında gazeteci dostları pek çok yazı kaleme
aldı.
Altan Öymen bu yıl 89 yaşına girdi ve şu sıralar harıl harıl iki
yeni kitap üstünde çalışıyor. Gazetecilik uğraşını kitaplar yazarak
sürdürüyor. Z kuşağı ile söyleşisi pek yakında çıkıyor, Bir Dönem
Bir Çocuk serisini 70’lere getirecek yeni kitabı ise sonbaharda
yayımlamayı planlıyoruz. Tabii kendisini tanıyanların çok iyi
bildiği titizliği en büyük rakibimiz. Altan Bey’den kitapların son
halini teslim almak kolay olmuyor. Ama anlaştık artık bitiriyoruz.
Hem ne de olsa matbaaya gidinceye kadar metni yeniden ve yeniden
elden geçirmek mümkün… 70 yıldır olduğu ve daha nice yıllar olacağı
gibi.