Gerçekten korkutan 13 korku filmi
The Independent gazetesi, 'korku' vaadini gerçekten yerine getiren filmleri derlerdi. İşte o filmlerden 13'ü...
DUVAR - Arkadaşlarınızı çağırdınız, DVD'yi koydunuz, ışıkları kapadınız, korku filmine hazırsınız. Fakat o da ne? Film amacına yaklaşmıyor bile... Ne yazık ki, korku filmi olarak çekilen filmlerin birçoğu testereli, cinli-perili sahneler barındırsa da 'korkutmuyor'. The Independent gazetesinin kültür-sanat yazarlarından Jacob Stolworthy, 'gerçekten korkutan' korku filmlerini derledi:
HOUSE OF USHER (1960)
Edgar Allan Poe'nun 'The Fall of the House of Usher' adlı öyküsünden uyarlanan film kızkardeşiyle bir malikanede yaşayan hastalıklı bir aristokratı konu alıyor. Roger Corman'ın yönettiği 'House of Usher', tarihin en iyi gerilim ve korku filmlerindne sayılıyor.
THE EXORCIST (ŞEYTAN, 1973)
Şeytanın bir insanın içine girmesiyle ilgili sayısız film yapıldı fakat hiçbiri William Friedkin'in filmi kadar hafızalara kazınmadı. Nesiller boyu seyircileri korkutmayı başaran The Exorcist'in küçük bir kız çocuğunun -Regen MacNeil- tavanda emeklediği sahneler geceleri uykunuzu kaçıracak.
TEXAS CHAINSAW MASSACRE (Katliam, 1974)
Serinin Tobe Hooper tarafından yönetilen ilk filmi, testere sahneleriyle birçoklarının ikinci defa izlemeyi kesinlikle istemeyeceği kadar korkutucu. Kurbanlarının derilerinden eşyalar yapan Amerikalı seri katil Ed Gein'den esinlenen film, şiddet sahneleri nedeniyle ilk piyasaya çıktığında bazı ülkelerde yasaklanmıştı.
SHINING (Cinnet, 1980)
Stanley Kubrick'in bu klasik filmi korku kategorisine tam olarak girmese de gerçek bir gerilim hissi vermesi nedeniyle amacına hizmet ediyor. Stephen King'in aynı isimli kitabından uyarlanan film, kış sezonunda kapalı olan izole bir otelde sıkışıp kalan Torrance ailesinin hikâyesini anlatıyor.
THE WATCHER IN THE WOODS (Ormandaki Göz, 1980)
Filmin Disney yapımı olduğuna bakmayın. Yönetmenin aynaları kullanımı ve ortaya çıkan ani görüntüler haftalar boyu kâbuslarınıza girebilir.
SCREAM (Çığlık, 1996)
Sonradan seriye dönüşmüş olsa da, Çığlık filmlerinin ilki modern bir korku denemesi olarak başarılıydı. 1990'larda video kaset furyasıyla kaybolmaya başlayan korku kategorisini hayata döndüren film, özetle, intikam peşindeki beyaz maskeli-siyah pelerinli bir seri katille kasabadaki gençlerin 'ilişkisini' konu alıyor.
FUNNY GAMES (1997)
'Korku' kategorisinde birebir uymasa da, Shining gibi 'yoğun' gerilim vaat ediyor. Michael Haneke’nin bu psikolojik gerilim filmi, iki gencin tatile çıkan üç kişilik bir aileye uyguladığı şiddet anlatılıyor.
RING (Halka, 1998)
Hollywood değil, orijinal Japon versiyonundan söz ediyoruz. Lanetli bir video kasetten, kuyudan çıkıp evinizin salonuna giren ve aklınızdan uzun süre çıkmayan Sadako'dan söz ediyoruz.
SIGNS (İşaretler, 2002)
Oyuncularından efektlerine buram buram Hollywood koksa da, M. Night Shyamalan Altıncı His ve Ölümsüz filmlerindeki gibi doğaüstü olayların insanlar üzerindeki etkisini başarılı biçimde anlatıyor.
THE ORPHANAGE (Yetimhane, 2007)
Kendisinin de büyüdüğü bir yetimhaneye 30 yıl sonra eşi ve çocuğuyla dönen bir kadın, 'garip' olaylar ve sizi belki de hayat boyu travmatize edecek sahneler... İspanyol yönetmen J.A. Bayona sizi gerçekten korkudan ağlatabilir.
PARANORMAL ACTIVITY (Paranormal Aktivite, 2009)
Genç bir çiftin evinde, garip bir gücün varlığından şüphelenilerek yerleştirilmiş amatör kamerayla çekilen sahneler öyle 'klostrofobik' ki, filmi korkudan ortasında kapatmak isteyebilirsiniz. Ya da bir daha bacağınızı yataktan sallandırmayabilirsiniz...
V/H/S (2012)
İçinde altı farklı korku filmi barındıran V/H/S hakkında 'izleyen bayılıyor' söylentileri yayılmıştı.
NOSFERATU (1922)
Korku sinemasının sayılı klasiklerinden. 1922'de Almanya'da çekildi; Alman dışavurumculuğu akımının başyapıtlarından biri sayılıyor.