İki gün önce hesap açtırmak için bir banka şubesinde
bekliyordum. Görevlilerden birinin telefonu çaldı. Ben de kulak
misafiri oldum.
“750.000 TL on yıl vadeli konut kredisi. Tabii verebiliriz! Faiz
oranı yüzde 2,99!”
Muhtemelen telefonun diğer ucundaki yurttaşımız tam hesabı
istedi. Ona da bankacı şöyle cevap verdi.
“Aylık taksit 23 bin 100 TL’ye denk gelecek. Toplam geri
ödemeniz 2 milyon 770 bin TL oluyor!”
Sonra tabii ne oldu bilmiyorum.
Sıra bana geldi, işlemimi hallettim ve çıktım.
**
Yol boyunca kafamda bir sürü soru belirdi.
Birincisi İstanbul’da 750.000 TL’ye konut bulmak imkansız.
Dolayısıyla muhtemelen bir kısmı nakit ödeniyor paranın, bir kısmı
ise krediyle. İstanbul’da ortalama konut fiyatının 3 milyon TL
civarında olduğunu düşünürsek 2-2,5 milyon TL’lik bir nakit
ödemeden bahsediyoruz.
Yıllık yüzde 30 civarı bir mevduat faizi veriyor şu sıralar
bankalar. Hesabı basitleştirmek için biz gelecekte faizlerin biraz
daha makul seviyede seyredeceğini varsayalım. Yıllık ortalama yüzde
15 diyelim. Bu konut alıcısı parasını banka mevduatında tutsa on
yıl sonra 2 milyon TL’si yaklaşık 8 milyon TL’ye çıkıyor. Bu faiz
gelirinden vazgeçiyor.
Üzerine bir de 2,77 milyon TL’lik kredi ödemesini eklerseniz
evin on yıl sonraki değeri 11 milyon TL’yi geçmeli ki bu konut
sahibi mutlu olsun!
Mümkün mü?
Türkiye’de son üç yıla bakarsanız mümkün değil diyemezsiniz.
Ama önümüzdeki on yıl bu üç yıla benzer mi?
Bu da başka bir soru!
Yanıtını bilmiyorum ama umudum benzememesi olurdu…
**
İkinci bir soru da şu.
Bugün 2-2,5 milyon TL nakit ve on yıl boyunca 20.000 TL’nin
üzerinde bir aylık ödeme… Elbette biraz daha uygun faizli krediler
de bulunabilir. Ancak en uygun haliyle, yani hükümetin başlattığı
İlk Evim Projesi’nde bile 750.000 TL’lik kredi için 10.000 TL
civarında bir aylık ödeme çıkıyor.
10.000 – 20.000 TL arasında konut kredisi taksiti ödemek şu
şartlarda her babayiğidin harcı değil!
**
Aklıma gelen o esnada bir soru daha var.
O da birçok insanın elinde bu kadar nakit olmadığı
üzerinden.
Yani İstanbul’da ortalama fiyattan konut almayı düşünecek, nakit
parası çok az olan birinin aylık ödemesi gereken taksit tutarı İlk
Evim Projesi’nde bile aylık 40.000 TL’yi buluyor.
Böylesi bir taksit ödemesiyle İstanbul’da ilk konutunu
alabilecek kaç kişi vardır?
Ayrıca bu projeye özellikle müteahhitlerin, vergi ile ilgili
yükten ötürü girmeyi çok istemediğini de biliyoruz. Hal böyle
olunca bu projeden yararlanan yurttaşlarımızın sayısı da oldukça
düşük kalıyor!
**
Tüm bu düşüncelerle bir sosyal medya paylaşımı yaptım.
Bu kadar ilgi göreceğini hiç beklemiyordum. Twitter’da 3
milyonun üzerinde görüntüleme ve çok yüksek bir etkileşim çıktı
ortaya. Belli ki konuya ilgi yüksek.
Ben de altına yazılan cevapları tek tek inceledim.
Bir tanesinde şu yazılmış.
“10 yıl önce 0,69 ile evimi iyi ki almışım. Hem konut fiyatı
uygundu, hem de faiz. Başka türlü bu şartlar olsa zaten baş
edemezdim.”
Nihai tahlilde ben de şöyle düşündüm:
Son yıllarda hem konut fiyatları uçtu, hem de hükümet aksini
başarmaya çalışsa da faiz oranları uçtu.
Bu şartlarda konut almak ise imkansıza döndü!
Hani AKP’nin bir sloganı vardı. Hayaldi gerçek oldu
derlerdi.
Şimdi geldiğimiz noktada gerçekti, hayal oldu!
Maalesef…
**
Not: Son 9 aydır bu köşeden sizlerle olmak
benim çok ayrı bir heyecandı. Bana bu imkânı sağlayan Gazete Duvar
Genel Yayın Yönetmeni Barış Avşar ve Yazı İşleri Müdürü Anıl Mert
Özsoy’a ve kahrımı çeken başta Beyhan Sunal olmak üzere tüm Gazete
Duvar emekçilerine kalpten teşekkür ederim. Başka bir mecrada yine
buluşmak üzere!