Gergerlioğlu'ndan Erdoğan'a mektup

KHK ile görevinden ihraç edilen MAZLUMDER eski Başkanı doktor Faruk Gergerlioğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a yazdığı mektupta, "Suç olarak önüme konan sözlerim adalet, çözüm ve barışa dairdi" dedi ve ekledi: "Memuriyetten atılmamdan ziyade barış söyleminin cezalandırılması beni çok üzmektedir."

Abone ol

DUVAR - İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (MAZLUMDER) eski başkanlarından göğüs hastalıkları uzmanı doktor Ömer Faruk Gergerlioğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a "Barış talebini cezalandırmaktan vazgeçmeli" çağrısında bulundu.

KHK ile açığa alındıktan sonra işinden ihraç edilen Gergerlioğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a açık mektup yazdı.

T24'te yer alan habere göre, "Suç olarak önüme konan sözlerim  adalet, çözüm ve barışa dairdi. Bu sözlerimden dolayı bir anda memuriyetten ihraç edildim" diyen Gergerlioğlu, "Çözüm süreci başarısız olunca buzdolabına kaldırdığınız eski politikalarınızdan dolayı bu sözlerinizden vazgeçmiş de olabilirsiniz. Fakat bu, benim sözlerimin 'suç' diye tanımlanmasını ve KHK ile 'terörist' tanımı içinde ihraç edilmemi  gerektirir mi?" ifadesini kullandı.

Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun, "Cumhurbaşkanı'na açık mektup" başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle:

"Sayın  Cumhurbaşkanı  Recep Tayyip Erdoğan,

679 sayılı KHK ile 26 yıllık işimden, Göğüs hastalıkları uzmanı olarak çalıştığım kamu görevimden ihraç edildim, suç olarak önüme konan sözlerim  adalet, çözüm ve barışa dairdi. Bu sözlerimden dolayı bir anda memuriyetten ihraç edildim. Oysa insanı yaşatmak için uğraşan bir hekim, insan hakları ve barış için yıllardır uğraşmış bir insan hakları savunucusu olarak bunları gündeme getirmemden daha doğal olan neydi?

Bu sözlerin suç olmaması lazımdı, bu benim çok ağrıma gidiyor. Çünkü siz 2009 yılından beri buna benzer barışçıl cümleleri çok söylemiştiniz. Çözüm süreci başarısız olunca buzdolabına kaldırdığınız eski politikalarınızdan dolayı bu sözlerinizden vazgeçmiş de olabilirsiniz. Fakat bu, benim sözlerimin 'suç' diye tanımlanmasını ve KHK ile 'terörist' tanımı içinde ihraç edilmemi  gerektirir mi?

MUTLAK SURETTE BARIŞA İHTİYAÇ VAR

Memuriyetten atılmamdan ziyade barış söyleminin cezalandırılması beni çok üzmektedir. Bu toprakların çözüme, barışa mutlak surette ihtiyacı vardır. Bunu sağlayabilecek bir lider olmayı da sağlayabilirsiniz, daha çözümsüz bir ortamın oluşmasını da, tercih sizindir. Bu mektubun bir benzerini Kocaeli Valisi’ne de gönderdim ancak yaptığı usulsüzlüklerini ifade özgürlüğü sınırları içinde eleştiren ifadelerim karşısında, Vali hakkımda suç duyurusunda bulundu. Devletin başı olarak idarecinin bu tavrını hoş görmeyeceğinizi düşünüyorum. Gereken hassasiyet ve anlayışla KHK'larla büyüyen bir sorunun varlığını, sizin teşhis etmeniz gerektiğini düşünüyorum.  Bu sorun, 'at izinin it izine' çok karıştığı bu süreçte haksız yere işinden ihraç edilmiş kişilerin dramlarının duyulması şeklinde belki önünüze gelmiyordur,  fakat  hukuk devleti ilkelerini sarsan büyük bir keyfilik ve haksızlık halinin mevcut olduğunu yakinen gözlemliyorum.

Hakkımdaki haksız kararın ve diğer haksız kararların iptal edilmesini ve şahsımı da aşan barış talebinin cezalandırılması uygulamasından vazgeçilmesini istiyorum. Bir doktor ve insan hakları savunucusu olarak bu topluma karşı sorumluluklarım kararınızın sonucuna göre değişmeyecektir. Benim görevim yaşatmak ve adil bir yaşamın hakkını savunmaktır."