'Giyotin değil tek taraflı satır sistemi'
CHP’nin anayasa değişikliği teklifiyle ilgili muhalefet şerhinde karşılıklı Meclis’i fesih yetkisi 'giyotin değil, tek taraflı satır”, cumhurbaşkanına kararname çıkarma yetkisi ise 'kanundan fermana geçiş' olarak nitelendirildi.
ANKARA - CHP, Anayasa Komisyonu’nda 18 maddeye düşürülen değişiklik teklifine karşı muhalefet şerhini tamamladı. “Bu teklif hükümet sistemi değişikliği değil, rejim değişikliği teklifidir” diyen CHP, “diktatörlük anayasası” yorumu yaptı. Söz konusu düzenlemenin Türkiye’nin yeni ve derin krizlere sürüklenmesinin yolunu açacağı belirtilen muhalefet şerhinde, “Bu teklifin Gazi Meclis çatısı altında görüşülmesi dahi tarihi bir ayıptır” denildi.
Muhalefet şerhinde dikkat çeken değerlendirmeler şöyle oldu:
TEKLİF ANAYASAYA AYKIRI: AKP’nin getirdiği teklifte, ilk üç madde şeklen değiştirilmemiş gibi görünse de demokratik hukuk devleti, demokratik cumhuriyet ve kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırı düzenleme söz konusudur.
MODEL DEĞİL REJİM DEĞİŞİKLİĞİ ÖNERİLİYOR: AKP’nin getirdiği sistemin güçlü kuvvetler ayrımını ve bu kuvvetlerin birbirini sıkı biçimde denetlemesini gerek kılan başkanlık ile hiçbir ilgisi yoktur. Getirilmek istenen, hükümet sistemi değişikliği değildir. Rejimin değiştirilmesi amaçlanmaktadır.
OHAL ANAYASASI YARATILIYOR: Teklif 20 Temmuz OHAL darbesinin hukukunu yaratma, anayasasını hazırlama girişimidir. Artık yeni bir darbe hukukuyla karşı karşıyayız. Getirilen anayasa değişikliği teklifiyle egemenliğin bir kişi lehine sınırlandırılması; başka bir ifadeyle Cumhuriyetin niteliklerine aykırı biçimde "yürütmede tekleşme, devlette tekelleşme" amaçlanmaktadır. Başbakan ve Bakanlar Kurulu'nun kaldırılması, bakanlar, bugünkü anlamıyla Bakanlar Kurulu'nun olmaması, yürütme yetkisinin tek başına yetkili ama sorumsuz, hesap vermeyen ve denetlenmeyen bir cumhurbaşkanına verilmesinin hukuk ve siyaset bilimi alanında karşılığı tek adam rejimidir.
KADİR-İ MUTLAK ŞAHSİYET: Cumhurbaşkanı'nın yargılanmasına dair neredeyse imkansız koşullar sıralanmıştır. Görev süresi dolduktan sonra da geçerli olacak bu düzenleme, darbecilerin kendilerinin yargılanmaması için Anayasaya eklettikleri geçici maddeleri andırmaktadır. Cumhurbaşkanı, herkese dokunabilen, her yeri düzenleyebilme hak ve yetkisine sahip olan ancak kendisine dokunulamayan bir kadir-i mutlak şahsiyet olacaktır.
PARTİLİ CUMHURBAŞKANI: Genel başkan olarak milletvekili listesi yapabilme, partisinin grup başkanı olarak parti grubunu kontrol edebilme imkanına sahip olacaktır. Bu durum fiilen yasamayı da kontrol demektir. Böyle bir Cumhurbaşkanı milletin birliği ve bütünlüğü nasıl temsil edecektir?
FEDERASYON ALT YAPISI: Cumhurbaşkanına kararnameler yoluyla yasama yetkisine ortak olup, idari alanda sınırları belirsiz ve geniş bir düzenleme yapma yetkisi veren bu teklif, üniter yapıyı tehdit edecek şekilde kötüye kullanılmaya açık bir durum yaratmıştır. Başka bir deyişle bu yetkiler pekala federasyonun alt yapısını oluşturmak üzere kullanılabilir.
BİRLİKTE SEÇİM: TBMM seçimi ile Cumhurbaşkanı seçimi aynı anda yapılmak suretiyle Cumhurbaşkanına uygun bir Meclis oluşturulmak istenmektedir. Amaç seçmeni aynı anda hem Cumhurbaşkanını, hem de onun partisini seçmeye yönlendirmektir. Partili Cumhurbaşkanının milletvekili listesi yapma imkanını da eklediğimizde bu durum Cumhurbaşkanına TBMM çoğunluğunu da kontrol yetkisi vermektir. Hiçbir demokratik başkanlık sisteminde Meclis ile Başkan aynı anda seçilmez. Seçim tarihlerinin farklı olması başkanlık rejimlerinde kuvvetler ayrılığının güvencesidir.
KANUNDAN FERMANA GEÇİŞ: Cumhurbaşkanı kararname yetkisiyle fiilen yasamaya ortak edilmektedir. Milletin seçimle gelen temsilcilerinden oluşan Meclislerin yasa yapma tekelini ellerinde bulundurması, egemenliğin saraydan alınıp halka verilmesini ifade eder. Bu aynı zamanda fermandan kanuna geçme sürecidir. Derin tarihsel mücadeleleri bünyesinde barındırmaktadır. Fermandan kanuna geçiş sürecinin göstergesi olan yasamayı tek bir kişiye devretmek, egemenliğin halktan/Meclis'ten alınarak tekrar saraya teslim edilmesi; kanundan fermana dönülmesi anlamına gelmektedir.
GİYOTİN DEĞİL SATIR: Hiçbir demokratik başkanlık sisteminde başkanlara fesih yetkisi tanınmaz. Fesih yetkisi Cumhurbaşkanının Meclisi fesih tehdidi ile kesin olarak kontrolünü sağlamaya dönük bir araçtır. Giyotin sistemi diye tarif edilen birlikte-karşılıklı fesih de denge unsuru olmaktan uzaktır. Çünkü Cumhurbaşkanı bu yetkisi tek başına kullanırken Meclis ancak beşte üç çoğunlukla seçimlerin yenilenmesine karar verebilecektir. Bu sistem giyotin sistemi değil, olsa olsa Cumhurbaşkanının eline verilmiş tek taraflı satır sistemidir.