Grup Yorum'un ninnisi de sansürlendi!

Grup Yorum üyesi Fırat Kıl cezaevinde yazdığı bir ninninin 'sakıncalı' olduğu gerekçesiyle sansürlendiğini ve Neşet Ertaş, Cem Karaca, Aşık Mahsuni gibi bir çok sanatçının eserlerini dinlemelerine izin verilmediğini söyledi.

Abone ol

DUVAR - Grup Yorum'un bir buçuk yılı aşkın süredir Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan üyesi Fırat Kıl, her gün yeni bir hak gaspıyla karşı karşıya kaldıklarını söyledi. “Ailem tarafından gönderilen Neşet Ertaş, Cem Karaca, Mahsuni Şerif ve birçok halk ozanının türküleri ‘sakıncalı’ olduğu gerekçesiyle yasaklandı" diyen Kıl, "80 boş nota sayfasına el konuldu. Boş nota sayfalarından korkan bir zihniyetle karşı karşıyayız" diyerek tepki gösterdi.

Cumhuriyet'ten Zehra Özdilek'in haberine göre, Grup Yorum üyesi Kıl, “Hastalıklarımızın tedavisi için revire çıkma taleplerimiz geç karşılanıyor. Ya da çift kelepçe uygulaması dayatılıyor. İnsanlık onurunu aşağılayan bu uygulamayı kabul etmediğimiz için muayene olamadan cezaevine geri getiriliyoruz” dedi.

Yazdığı türkü sözleri ve şiirlerin de sansürlendiğini ifade eden Kıl, "En son tutsak bir annenin çocuğu için yazdığım ninni ‘sakıncalı’ denilerek sansürlendi. Havalandırmada bir bardağa koyduğumuz maydanoz filizini koparıp attılar. Yeşillik büyütmek yasakmış” açıklamasında bulundu.

'ONURUNDAN VAZGEÇ DİYORLAR'

Fırat Kıl tutuklanmadan önce sol omuzdaki zedelenme ve kas yırtılmasından dolayı fizik tedaviye gittiğini belirterek, gözaltı, tutuklama ve hapishanede yaşanan saldırılardan sonra ağrılarının iyice arttığına değindi. Hastane sevki için yazdığı dilekçeye bir ay sonra cevap verildiğini söyleyen Kıl, “Beş ay sonrasına da Hapishane Kampusu Hastanesi MR ve FTR verdi. Fizik tedavinin uygulanması gerektiği doktorlar tarafından söylense de hapishane idaresi tedavimi engelledi. Hastaneden gün alırsınız ama bir jandarma gelir ve güvenlik gerekçesiyle tedaviyi engeller. İnsan sağlığıyla oynamak bu kadar kolay mı? Gerekçesi ‘güvenlik’ gibi gösterilen çift kelepçe uygulamasındaki asıl amaç tutsakların siyasi kimliğine, onuruna saldırmaktır. ‘Tedavi olmak için insanlık onurundan vazgeç’ diyorlar. Vazgeçmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

'ÖRGÜT ÜYESİ OLMAK NE KOLAYMIŞ'

Fırat Kıl’ın annesi Sultan Kıl ise, “Benim oğlumun tek suçu muhalif sanat yapmasıdır. Hak ihlallerine karşı duyarlı olan tüm insanları Fırat’ın 25 Ekim’de görülecek duruşmasına çağırıyorum” diye konuştu. Oğlu hakkında 14 ayrı dosya olduğunu söyleyen anne Kıl, “Bu dosyalardan 6’sında ‘örgüt üyesi’ olduğu iddia ediliyor. Twitter’dan yaptığınız bir paylaşımla, bir konserle veya sıradan bir sebeple örgüt üyesi olabiliyorsunuz. Örgüt üyesi olmak ne kolaymış! Oğlumun sağlık hakkı engellenmektedir. Fizik tedavisine devam etmesi lazım” diye konuştu.