Değerli okurlar, bazen insanın basireti bağlanıyor ve bütün ruhuyla bedeniyle, her hücresiyle evine vantuz gibi yapışıyor, hiçbir güç bizi kanepeden kaldırıp dışarı çıkartamıyor. Böylece de yeni insanlarla tanışma, kaynaşma fırsatlarını ve belki de hayatımızın aşkını bulma imkanını kaçırıyoruz. Öyle değil mi? Öyle. Ama geriye dönüp baktığımızda hiçbir pişmanlık emaresi de göstermiyoruz. Çünkü o gün dışarı çıkmadığımıza kesinlikle değiyor. İşte o arkamıza bile baktırmayan gıdalar.
1- Çemenli pastırma
Kahvaltıda çemenli pastırma vardı. Onu yiyip evde oturup televizyon seyrettik. Çünkü? Neden olmasın? Belki bunun yerine arkadaşlarımızla buluşup sinemaya gidecektik bir dost sohbetinin sıcaklığını tadacaktık. Ama hiç lüzum kalmadı. Çünkü bu sıcak, yöresel, leziz gıda ile içimiz ısındı, memnuniyeti sonuna kadar yaşadık.
2- Kısır ve patates salatası kombinli gün tabağı
Dünden kalan kısır vardı. Yeşil soğanlı kısır ve patates salatasını Berkcan’ın, Arzu’nun doğum günü partisine tercih ettik. Çünkü? Doğru olan buydu. Berkcan ve Arzu isimli kişilerin doğum günlerinde bu kişiler dokuz yaşlarından büyükler ise genelde hiç gün tabağı çıkmıyor. Yani aklımızda bu, gün tabağı varken zaten doğum günü partisinde de tam olarak eğlenemeyecektik ki. Aklımız hep o renkli, zengin, tanıdık, özlemi hiç bitmeyen gün tabağında, onun renk, rayiha ve lezzetlerinde kalacaktı.
3- Mantı
Yengemiz geldi, mantı açtı. Sarımsaklı yoğurt, üzerine yarım kilo tereyağı gezdirdik. Bu gıdayı tükettikten sonra bayılmışız. Pazar günü uyandık. İyi ki de öyle yaptık. Yengemizin yaptığı mantıyı evde bırakıp, dışarılarda fink atacak değildik hoş. Emeğe saygı yahu. Açması, etmesi bir ömür, yemesi 3-5 dakika, hazmı bütün bir hafta sonu.
4- Sucuklu yumurta
Sabah sucuklu yumurta kokusuna uyandık. Onu yedik ve yayılıp oturduk, alt eşofmanımızın daha fazla iz yapmasına izin verdik ve okulun pilav gününe bu yüzden gitmedik. Ne kadar da yerinde bir karar.
5- Meze tabağı
Belki iş yerinden arkadaşımız Hulusi’nin düğününe gitmek lazımdı, gitmezsek ayıp olacaktı ama evde meze tabağı bulduk. Meze tabağında piyaz, fava, patlıcan ve biber kızartması vardı. Daha bir adım bile gitmeye lüzum yok. Aradığımız mutluluğu bulduk. Eh, bunların hepsini bir arada bulduktan sonra düğündeki ara sıcağı, soğuğu aramaya ne hacet. İşte zaten hepsi buzdolabındaymış. İnsan ailesi ile yaşayınca buzdolabı öyle tatlı sürprizlere gebe oluyor ki. Doğrusu insan keyiften şaşırıyor. Herkese afiyet olsun.