Halkevleri'nden İzmir'le dayanışma: Herkesi elinde olanı paylaşmaya çağırıyoruz

İzmir'de yaşanan depremin ardından arama kurtarma çalışmaları sürerken, İzmir Halkevleri dayanışma kampanyası başlattı. Tüm yurttaşları dayanışmaya çağıran Halkevleri üyesi Emine Akbaba, "Herkesi, bulunduğu her yerde elinde olanı paylaşmaya, bir tas çorbasını yanındaki komşusuna vermeye çağırıyoruz" dedi.

Abone ol

Cihan Başakçıoğlu - Osman Çaklı

İZMİR - İzmir'in Seferihisar ilçesi açıklarında gerçekleşen depremin ardından Bayraklı-Bornova hattında yıkılan binaların enkazlarında süren arama kurtarma çalışmaları hız kesmeden devam ediyor.

Bölgede yaşayan yurttaşların su ve yer yer elektrik kesintisi sorunu hala çözülemezken, birçok yurttaş geceyi parklarda kurulan çadırlarda ve kendi imkanları çeşitli bölgelerde açık alanlara kurdukları çadırlarda geçirdiler.

Öte yandan depremden fiziksel veya psikolojik olarak etkilenen yurttaşlar için çeşitli yardım kampanyaları başlatılırken, bir dayanışma kampanyası da İzmir Halkevleri başlattı. Başlatılan kampanya kapsamında birçok yaşamsal malzeme toplanması ve belediyelerin ulaşamadığı bölgelerdeki yurttaşlara bu malzemelerin ulaştırılması hedefleniyor.

Kampanyaya ilişkin Gazeteduvar'a konuşan Halkevleri üyesi Emine Akbaba, deprem anından itibaren enkazların bulunduğu bölgeye ulaştıklarını belirterek, depremin ilk saatlerinden bu yana olan gözlemlerini de aktardı. Akbaba, "Deprem anından itibaren ulaşabildiğimiz en hızlı biçimiyle Halkevleri olarak bir koordinasyon ekibi oluşturarak bölgeye geldik. Bölgeye geldiğimizde önce yıkım olan alanları gezdik. Ardından da bir ihtiyaç halinde kriz masaları
oluşturuluyor mu bunları öğrenmeye çalıştık. Zaten belediyede uzun bir süre kriz masası oluşturulamadı. Hala da oluşturulmuş değil. Telefon üzerinden oluşturulan bir ağ biçimi ile ilerliyor" ifadelerini kullandı.

BİNALİ YILDIRIM KRİZİ

Bölgede 'bilinenin ve medyaya yansıyanın aksine bir Binali Yıldırım krizinin de yaşandığını' ifade eden Akbaba, "Burada, BİM çalışanlarının enkaz altında kaldığı bölgeye, akşam saatlerine doğru Binali Yıldırım geldi. Yıldırım gelmeden üç saat önce o bölgede yakınlarını bekleyenler, evlerinden çıkmış, gidecekleri yerleri olmayan, ne yapacaklarını bilmeyen insanları, yıkılacak binaların altındaki bariyerlerin arkasına iterek beklettiler. İnsanlar neredeyse yıkılmak üzere olan binaların altında saatlerce bekletildiler. Binanın yıkılma uyarısı anonsu yapıldığında görevliler kılını bile kıpırdatmadan Binali Yıldırım'ın geçişini organize etmeye çalıştı" diye belirtti.

'DEPREM VERGİLERİ NEREDE?'

Yurttaşların yıllarca devlete deprem vergisi ödediğini hatırlatan Akbaba, byurttaşların yaşadığı zorluklara işaret ederek devletin tutumunu eleştirdi. Akbaba, "Bugün tüm devlet erkanı buralara gelip kilometrelerce uzayan kuyruklarla şov yapmaya çalışıyor. Televizyon ekranlarına çıkıp enkaz sayısını bile doğru düzgün açıklayamayan verilerle her dairede 1 kişi olsa 20 daire var toplam 20 kişi enkaz altındadır diyerek gerçeği yansıtmayan
açıklamalar yapmayı tercih ediyorlar. Televizyon ekranlarına çıkıp şov yapmayı bıraksınlar. Bugüne kadar bu halk deprem vergisi ödedi. Bu vergilerin nerede olduğunu açıklayın. Bu halkın deprem vergileri nerede? Televizyonlara çıkıp şov yapmak yerine deprem vergilerinin gerçek sahiplerine ulaşmalarını sağlayın" dedi.

DAYANIŞMA KAMPANYASINA ÇAĞRI

Halkevleri olarak enkaz bölgelerini gezdiklerini ve ihtiyaç tespiti yapmaya çalıştıklarını söyleyen Akbaba, belirlenen ihtiyaçlar doğrultusunda bir dayanışma kampanyası inşa etmeye karar verdiklerini söyledi. Tüm yurttaşları kampanyaya destek olmaya çağıran Akbaba, son olarak şunları söyledi:

"Akşam geç saatlerde ancak çadırlar kurulmaya, ihtiyaç malzemeleri getirilmeye başlandı. Daha sonra akşam saatlerinden itibaren enkaz bölgelerini gezerek ihtiyaç tespiti yapmaya çalıştık. Enkazların olduğu bölgelerde belediyenin çalışmaları ilerliyor ama evlerine girmeye çekinen insanların olduğu diğer bölgelerde bugüne kadar hiçbir çalışma yapılmadı. Korona şartlarından insanlar kendi imkanlarıyla ayakta durmaya çalışıyor. Bizler de Halkevi olarak olarak bugün herkesi dayanışmaya çağırıyoruz. Mont, el feneri, battaniye, mat, uyku tulumu gibi temel ihtiyaçları şu an tüm dostlarımızdan toplamaya çalışıyoruz.

Herkesi, bulunduğu her yerde elinde olanı paylaşmaya, bir tas çorbasını yanındaki komşusuna vermeye çağırıyoruz."