HDP adayından kayyıma: Bize oy ver sen de kurtul

Mersin Akdeniz Belediyesi Eş Başkan Adayı Reşat Aşan, belediyeye atanan kayyımın da mevcut durumdan memnun olmadığını belirterek, “Sen de bize oyunu ver. Bu beceriksizlikten seni de kurtaralım” çağrısı yaptı. Aşan, Akdeniz belediyesinin kayyım atandıktan sonra karakola dönüştürüldüğünü belirterek, “Kazandığımızda insanlar belediyeye karakoldan değil sevgi koridorlarından geçip gelecek” dedi.

Abone ol

AKDENİZ - HDP’nin doğu ve güneydoğu illeri dışında batıda kazandığı tek belediye olan Mersin Akdeniz Belediyesi’nde yoğun bir seçim kampanyası var. Belediyeyi yeniden kazanma hedefiyle yola çıkan eş başkan adayları iddialı. Akdeniz Belediyesi'nin kayyım atandıktan sonra karakola dönüştürüldüğünü söyleyen EŞ Başkan Adayı Reşat Aşan, “Kazandığımızda insanlar belediyeye karakoldan değil sevgi koridorlarından geçip gelecek” dedi.

Mersin Akdeniz Belediyesi bir dönem CHP arası dışında 3 dönem HDP öncülü siyasi partiler tarafından yönetildi. 2014 seçimlerinde yüzde 29.8 oyla seçimi kazanan Fazıl Türk görevinin ikinci yılında OHAL KHK’sına dayanılarak İçişleri Bakanlığınca görevden alındı, ardından tutuklandı. Halen cezaevinde olan Türk’ün yerine de Akdeniz Kaymakamı kayyım olarak görevlendirildi. 24 Haziran seçimlerinde HDP’nin en yakın rakibi AK Parti’ye 10 puan fark atarak oylarını yüzde 35’e taşıyarak birinci parti olduğu ilçede yerel seçim süreci de hareketli.

Akdeniz ilçesi ilk olarak HDP’nin aday gösterdiği Aleddin Erdoğan’ın başvurusunun YSK tarafından reddi ile gündeme geldi. İtiraz kabul edilmeyince Erdoğan’ın yerine Reşat Aşan aday gösterdi. Mersin Akdeniz’i “kayyımdan alma” hedefiyle yola çıkan Eş Başkan Adayları Reşat Aşan ve Emine Şilan Yüksekkaya ile seçim sürecini konuştuk. İlk olarak kayyım atanma sürecini değerlendiren Reşat Aşan şunları söyledi:

“Kayyım atanmayı gerektirecek bir şey yoktu. 6 ay boyunca mülkiye başmüfettişleri belediyeyi didik didik inceledi ama bir şey bulamadı. Şu an yapılan yargılamada da ne bir yolsuzluk ne de kaynakların kötü kullanıldığına dair iddia yok. Tamamen siyasi bir operasyondu. Sandıkta başaramadıklarını Saray’dan iki satırlık yazıyla, KHK aracılığıyla kayyım atayarak yapmaya çalıştılar. Bu herkesin vicdanını sızlattı. İzah edilecek, kabul edilecek bir tarafı yok.”

.

SİZ SANDIKTAN BİZ KAHVE FALINDAN MI ÇIKTIK

Kayyım atamanın sadece HDP belediyelerini kapsamadığını, iktidarın kendi belediyelerine de “istifa” adı altında benzer bir süreci işlettiğini söyleyen Aşan, her ikisinin de yanlış olduğunu ifade etti. Değişimin sandık yoluyla olması gerektiğine dikkat çeken Aşan şöyle devam etti:

“Tüm seçimlerde başta Cumhurbaşkanı olmak üzere tüm iktidar yöneticileri herkes sandıktan çıkan iradeye saygı gösterecek diyordu. Tamam, sandıktan çıkana saygı duyulacak, ama bir tek siz mi sandıktan çıktınız. Biz, muhalefet kahve falından mı çıktık! Kendi söylemleri ile çelişiyorlar. Sandıkta başaramadıklarını anti demokratik yönetmelerle, KHK’lar ile elde etmeye çalışıyorlar.”

KAYYIMA KARŞI ORTAK DURUŞ SEVİNDİRİCİ

Seçim kampanyasında sıklıkla HDP’nin alacağı belediyelere yeniden kayyım atanabileceği söylendi. Aşan bu sözlerin sahada nasıl karşılık bulduğu yönünde soruya şöyle yanıt verdi:

“Akdeniz’de çok yoğun bir seçim çalışması yürütüyoruz. AK Partili, MHP’li, CHP’li herkesin kapısını çalıyoruz. Temas kurduğumuz insanlar ortak bir doğruda buluşuyor. O da kayyımın halk iradesinin gaspı olarak görülmesi. Bunu kimse kabul etmiyor. Siyasi görüşleri farklı insanların bu noktada buluşması çok sevindirici. Akdeniz’de siyasi ayrım yapılmadan herkese eşit hizmet verildi. Bunu bildikleri için de kayyımın hata olduğunu görüyorlar, sandıkta vicdanlara ve onura dokunan bu kayyımı muhakkak geldikleri yere göndereceklerini söylüyorlar. Bu ülkeye tekrar barışı, demokrasiyi, kardeşliği getirmek için bu birliktelik ruhu çok önemli. İktidar bir yanlış yapıyor ama halk bu yanlışları doğruya çekmek için 31 Mart’ta gereken cevabı verecek.”

.

AKDENİZ TÜRKİYE’NİN KÜÇÜK MİNYATÜRÜ

Aşan’a seçim kampanyasına damga vuran “Beka” söyleminin Akdeniz’de nasıl karşılandığını sorduk. Türkiye’nin hiçbir yerinde beka sorunu olmadığını söyleyen Aşan, ekonomideki sıkıntılara, siyasetin yarattığı kutuplaşmaya dikkat çekerek beka sorununu bunları yaratan anlayışın sorunu olduğunu söyledi. Halkın temel sorununun patlıcan, domates, biber ve bunlar için kuyruğa girme sorunu olduğunu belirten Aşan, “Bizim bir beka sorunumuz yok. Devlet Bahçeli ile Erdoğan’ın şahsi çıkarları doğrultusunda konumlarını güçlendirme sorunu var. Akdeniz Türkiye’nin küçük minyatürüdür. Farklı kimliklere karşın herkesin kardeşçe yaşadığı bir yerdir. Hedef koyuyoruz, 31 Mart’ta kazandıktan sonra bütün bu kimlikleri, renkleri, inançlarımızı, bir kültür mozaiğine dönüştüreceğiz” dedi.

Genel siyasette kullanılan sert, ayrıştırıcı dilin yerelde karşılık bulmaması için birlikteliğin önemine dikkat çeken Aşan, “Bütün partiler birbirinin seçmenine gitmeli. Biz AKP’ye oy verenin de, MHP’ye oy verenin de kapısını çalıyoruz. Çalıyoruz ki bu kutuplaştırmayı ortadan kaldıralım. Tabana yansımasın. Genel siyasetin dili insanları ayrıştırmasın. Buna izin vermememiz gerek” dedi.

MERSİN’E YÖNELİK ÖZEL OPERASYON YAPILIYOR

Aday başvuru sürecinde Türkiye gündemine yansıyan en büyük kriz Mersin’de yaşandı. Büyükşehir’de İYİ Parti adayı Burhanettin Kocamaz’ın, Akdeniz ilçesinde de hem İYİ Parti hem de HDP’nin adayları değişik gerekçelerle reddedildi. Tüm bunları Mersin’e yönelik özel bir operasyon olarak değerlendiren Aşan, geçmişte de Mersin’de derin bir elin siyasete özel müdahalelerde bulunduğunu amacın da buradaki birlikteliği dağıtmak olduğunu söyledi.

BELEDİYEDE KARAKOL DEĞİL SEVGİ KORİDORU

Kayyım döneminde kadın birimlerinin, üniversite hazırlık eğitimi verilen merkezin kapatıldığını, Akdeniz’in renklerini yansıtan park isimlerinin değiştirildiğini anlatan Aşan, “En önemlisi halkla belediye arasında bağ koptu” dedi, şöyle devam etti:

“Gelir gelmez belediye girişine bir karakol inşa edildi. İnsanlar belediyeye girerken sanki Beyaz Saray’a, Pentagon’a girer gibi bir güvenlik soruşturmasından geçip giriyor. Kayyımın olduğu katta polis var. Giriş noktalarında polis var. Belediyeye giden herkes “Kimsin, neden geldin, ne istiyorsunuz” diye sorguya çekiliyor. Bu aidiyet duygusunu ortadan kaldırdı. Biz geldiğimizde ne yapacağız. İlk işimiz ne olacak biliyor musunuz? İnsanlar oraya karakoldan değil sevgi koridorlarından geçecek. Belediye Akdeniz sınırlarında yaşayan herkesin evi gibi hissedeceği bir yere dönüşecek. Oy versin vermesin herkese sorumlu olacağız. Herkes hesap sorabilecek, herkese hesap verecek bir durumda olacağız.”

KAYYIMA 'OY VER KURTUL' ÇAĞRISI

Belediyeye gidip görüşme şansı yakalayanlardan atanan kayyımın, “Ben sizin belediye başkanı değilim. Seçilen gelsin sorunlarınızı o çözsün” dediğini duyduklarını anlatan Aşan, “Görünen o ki kayyım da bıkmış. Kendisi de çok memnun değil görünüyor. Eski Eş Başkanımız Demirtaş dönemin Başbakan’ı Ahmet Davutoğlu’na “bize oy kullan sen de kurtul” demişti. Biz de kayyıma, “Sen de bize oyunu ver, bu beceriksizlikten seni de kurtaralım” diyoruz” dedi.

HDP Akdeniz Belediyesi Eş Başkan Adayı Emine Şilan Yüksekkaya da partilerinin eş başkanlık sisteminin toplumda karşılık bulduğunu belirterek, Akdeniz’de yeniden kadının renginin hissedileceğini söyledi. Atanan kayyımın ilk işinin kadın çalışmalarıyla ilgili birimleri kapatmak olduğunu söyleyen Yüksekkaya, bunları yeniden açacaklarını ifade etti.