HDP: Kampanya iktidarın değil STK'ların görevidir
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, yaptığı Milli Dayanışma Kampanyası çağrısını eleştiren HDP Grup Başkan Vekili Saruhan Oluç, dayanışma kampanyalarının iktidarın değil, STK ve yerel yönetimlerin görevi olduğunu söyledi. Oluç, "İktidar kaynak arıyorsa saray harcamalarına baksın” dedi.
ANKARA- Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkan Vekili Saruhan Oluç, Meclis’te yaptığı basın açıklaması ile gündemi değerlendirdi. Dünyayı etkisi altına alan ve Türkiye'de de hızla yayılan korona virüsü ile mücadelede iktidarın gerekli önlemleri zamanında alamadığını işaret eden Oluç, "Yurt dışı uçuşlarının 15 gün önce yasaklanmasının önünde hiçbir engel yoktu. Ülke içindeki hareketliliğin daha önce sınırlandırılması önünde hiçbir engel yoktu. Tüm bunlar iktidarın geç önlemler aldığını gösteren örneklerdir. İktidar bu süreçte salgını bastırıp durdurmayı değil, hafifletmeyi seçen bir yöntem benimsemiştir. Bu 'ölen ölür kalan sahalar bizimdir anlayışıdır" dedi.
'YARDIM KAMPANYASI İKTİDARIN DEĞİL, STK’LARIN GÖREVİ'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, sosyal medya hesabından yaptığı Milli Dayanışma Kampanyası çağrısını eleştiren Saruhan Oluç, "Dünyadaki bütün ciddi iktidarlar bu gibi kriz dönemlerinde yurttaşların banka hesap numarasını alarak onların evlerinde rahatça oturmalarını sağlayabilecek katkıları kamu kaynaklarından karşılamaktadır. Yani iktidarlar yurttaşlarının hesap numarasını ister, biz de iktidar yurttaşlara IBAN numarası verdi. Gayri ciddi kriz yönetimi olabilir mi? Aldıkları önlemler ilk etapta 'sabredin ve dua edin' dedi, sonra bankalara yeniden borçlanın çağrısı yaptı, son olarak da bağış yapın önlemi ile karşı karşıyayız. 'Biz bize yeteriz' dedi. Türkiye, kendi kendine yeterdi ama o kadar büyük talan ve yolsuzluk yapıldı ki Türkiye’nin kaynakları 'Biz bize yeteriz' noktasından uzaklaştı. Cumhurbaşkanın bağış yapılması ilişkin açıklaması iflas edildiğinin göstergesidir. Bu kadar büyük bir kriz dönemde bu ülkenin kaynaklarını şimdi eşitlikçi ve adil bir şekilde toplum ile paylaşmayacaksınız da ne zaman paylaşacaksınız? İktidarın görevi dayanışma kampanyası değildir, kamu kaynaklarını yurttaşlara eşit şekilde dağıtmaktır. Dayanışma kampanyaları yurttaşların, yerel yönetimlerin ve STK’ların görevidir" diye konuştu.
KAYNAK MI ARIYORSUNUZ; SARAYIN HARCAMALARINA BAKIN
AK Parti iktidarının korona virüsü salgınına karşı merkeziyetçi bir anlayış benimsediğini ifade eden Oluç, İçişleri Bakanlığı’nın yayınladığı genelge ile yerel yönetimlerin valilik izni olmadan yardım toplayamayacak olmasını buna örnek gösterdi. Bu uygulama ile yerel yönetimlerin yetkilerinin alınmak istendiğini savunan Oluç, "Yerel yönetimlerin yetkileri elinden alarak herkesi merkezileştirmek istiyor, muhalif belediyeleri çalıştırmak istemiyor. Her şeyi saraydan idare etmek istiyor. Korona virüsü salgınını ekonomik ve siyasi bir fırsata çevirebilir miyiz diye düşünüyorlar. 2020 bütçesine bakıldığında güvenliğe ayrılan 230 milyar liraydı. Kaynak mı arıyorsunuz, oraya bakın. Kaynak mı arıyorsunuz; Cumhurbaşkanlığının örtülü ve yedek ödeneğine bakın. Kaynak mı arıyorsunuz; sarayın harcamalarına bakın. Kaynak var, ama bu kaynak halkla paylaşılmıyor" ifadelerine yer verdi.
'CEZAEVLERİNDE TAM BİR TEHLİKE ORTAMI VAR'
Cezaevlerindeki hükümlü ve tutukluların serbest bırakılması için de tekrar çağrı yapan Saruhan Oluç, "Cezaevlerinde ciddi bir sorun yaşanıyor. Cezaevinde kalan insanlar insanı koşullarda kalmıyorlar, tam bir tehlike ortamı var. Cezaevlerinde kalan insanların sağlık ve yaşam hakkı vardır. Devlet onların sorumluluğunu taşımaktadır. Cezaevinde kalan hükümlü ve tutuklulukların Bir an evvel eşitliğe dayanan bir İnfaz değişikliği ile serbest bırakılması sağlanmazsa yaşanacak olumsuzlukların vebalı iktidarın boynundadır" dedi. (DUVAR)