Her şey 44 yıl önce Thierry Sabine'nin kaybolmasıyla başladı: Dakar Rallisi

Kamyonlar, arazi araçları, buggy’ler, motosikletler, modifiye ve özel yapım araçlar… Kum, kaya, toz, su, çamur ve toprak… Bu yarış diğerlerine hiç benzemiyor. Sadece kürsüye çıkmak değil, tamamlamak da başlı başına büyük başarı… Avrupa, Afrika, Güney Amerika derken Asya’ya, Suudi Arabistan’a taşınan Dakar Rallisi’nin dünü ve bugünü…

Abone ol

DUVAR - 1977 yılında, Thierry Sabine isimli motosiklet yarışçısı Abidjan-Nice Yarışı sırasında Emi Fezzan Dağı yakınlarındaki Tchigai Platosu’nda kaybolur. Ölmek üzereyken çölden kurtarılan Sabine, buradan çok etkilenir ve çölün amatörlerin yeteneklerini test edebilecekleri iyi bir yer olacağını fark eder. Hayatının geri kalanını buna adayan Thierry Sabine, rotayı oluşturur.

Bugünlerde adres değiştirmiş ve Suudi Arabistan’da yapılıyor olsa da Dakar Rallisi’nin anavatanı Paris’tir. 1979 yılında Fransa’nın başkenti Paris’ten Senegal’in başkenti Dakar’a kadar süren kıtalararası yarış, 1980’lerin sonuna doğru popülerliğinin zirvesine oturdu. Özellikle Moritanya çöllerinde amansız mücadeleye giren kamyonlar, arazi araçları, buggy’ler, motosikletler, modifiye ve özel yapım araçlar, gerek görüntüleriyle gerekse de fotoğraflarıyla her zaman büyüleyici ve ilgi çekici oldu. Helikopterinin ani bir kum fırtınası sırasında Mali’de bir kum tepesine çarpması sonucu yaşamını yitiren Paris Dakar’ın kurucusu ve ana organizatörü Sabine’in sloganı da zaten her şeyi özetler nitelikteydi: “Gidenler için bir meydan okuma, geride kalanlar için bir rüya!”

SABOTAJLAR, MAYINLAR, ÖLÜMLER

Zaman zaman başlangıç noktası değişti rallinin. Bir ara İspanya Granada’dan, bir ara da Portekiz’in Lizbon kentinden start aldı ama yine bitiş çizgisi Dakar’daydı. 2000’de ise bitiş, eski Mısır firavunlarının yattığı Gize Piramitleri’nin eteğindeydi.

Nereden başlarsa başlasın; Afrika ülkelerindeki terör olayları, bazı kabilelerin araçlara ateş açması, kazalar, hırsızlıklar, sabotajlar, mayınlar, ölümler gibi sebepler hali hazırda zor olan yarışı daha da zor hale getiriyordu. Öyle ki 5 Ocak 2008’de Lizbon’da başlaması öngörülen 2008 ralli, bir gün öncesinde yapılan basın toplantısı ile ve güvenlik şartlarının yetersizliği gerekçe gösterilerek iptal edildi. 10 gün önce yarışma güzergâhında yer alan Moritanya’da dört Fransız turistin öldürülmesi bu kararın en büyük etkenlerindendi. Moritanya hükümeti, bu ölümleri “münferit” olarak ilan etse de bu riski kimse göze almak istemedi.

GÜNEY AMERİKA MACERASI

Bu olay yarışın zorlu Afrika çöllerinden Güney Amerika’ya taşınmasına sebep oldu. Adı Dakar Rallisi olarak kaldı ama Arjantin’in başkenti Buenos Aires’ten başlayarak, Patagonya ovaları, Şili topraklarında Atakama Çölü ve And Dağları’nda devam ederek, yine Buenos Aires’te son buldu (Sadece 2016’da kuzey bölgesinde meydana gelen sel felaketi sebebiyle Şili rotadan çıkarıldı). Nerede koşulursa koşulsun hep ilginç haberlerle gündeme geldi Dakar Rallisi. Mesela 2009’da motosiklet kategorisinde yarışan 49 yaşındaki Fransız Pascal Terry’den bir süre haber alınamadı ve sonrasında 15 metre uzakta ölü bulundu. Kayıp olduğu sürede çeşitli spekülasyonlar yapılsa da Terry’nin akciğer ödemi nedeniyle yaşamını yitirdiği bildirildi.

YARIŞÇILAR KAYBOLMAK , HEYECANLANMAK İSTİYORDU

40 yıllık Avrupa-Afrika ve Güney Amerika macerasından sonra rallinin son durağı geçtiğimiz yıl Asya kıtası oldu. 2019 yılında sadece Peru’da gerçekleşen Dakar Rallisi, birçok sürücünün yoğun eleştirileriyle karşılaştı. Aslında bu eleştiriler Güney Amerika’ya taşındığından beri ufak ufak dile getiriliyordu ama sonunda kum tepelerinde kaybolmaya alışmış, hızlı ama basit etaplardan hoşlanmayan, parkurların heyecanlarını kaçırdığını söyleyen sürücülerin sesi yükselmeye başladı. Yarışın bir Afrika ülkesine alınacağı ve rallinin birkaç Afrika ülkesi arasında gerçekleşeceği söylentileri sürerken, yarışın çoktan Atlantik Okyanusu’na gittiği de haberlere konu oluyordu.

ÖLÜMLER DE GERİ GELDİ

Ve bu haberler doğruydu. Dakar Rallisi bir kez daha adres değiştiriyor ve Arabistan yarımadasına gidiyordu. Koşulmaya başladığı günden beri birçok ölümlü kazanın yaşandığı rallide Suudi Arabistan’a kadar beş yıl ölümlü kaza yaşanmadı. Maalesef tüm yarışçılar tarafından çok sevilen ve tecrübeli bir isim olan Paulo Goncalves, 2020’de yaptığı kazada yaşamını yitirdi. Ardından da Edwin Straver…

501 YARIŞÇININ 16’SI KADIN

Bu yılın yarışları, 3 Ocak’ta başladı ve 15 Ocak’a kadar devam edecek. Toplam 4 bin 800 kilometre süren yarış, 12 etap üzerinden koşuluyor. Geçtiğimiz yıla göre mesafesi 300 kilometre daha kısa oyan yarışa katılan toplam araç sayısı ise 295… 501 yarışçının 16’sı kadın...

YARIŞI TAMAMLAMAK BİLE BÜYÜK BAŞARI

Dünyanın en zor yarışlarından biri olarak anılan, bir ralliden çok yol dışı dayanıklılık yarışması olan Dakar Rallisi’nin kapısı her zaman amatörlere açık oldu. Hatta yarışçıların çoğunluğunu amatörler oluşturuyor. Tabii giriş ücretini yatırıp, masraflarınızı karşılayabiliyorsanız… Bu yarış diğerlerine hiç benzemiyor. Aslında yarıştan daha çok kendine bir meydan okuma mücadelesi Dakar Rallisi… Sadece kürsüye çıkmak değil, tamamlamak da başlı başına büyük başarı…

EKİBİNİZ YOKSA TEK BAŞINASINIZ

Kumda, suda, çamurda saplanmalar, dik ve sarp kayalıklarda devrilmeler, sonsuzlukta yaşanan kaybolmalar, kum çukurları, sıcaktan araç arızaları ya da sürücü rahatsızlıkları… Bir ekibinizin olmadığını göz önünde bulundurursak bu zorlu şartlarda hep tek başınasınız. Öyle ağır bir durumunuz yoksa yardım beklemek fazla iyi niyet olur. Aracınız bozulduysa, iş başa düşüyor, gerekli tamirleri yapıp kampa ulaşmanız gerekiyor. Güney Amerika parkurlarında istisnai zamanlar olsa da Dakar’ı diğer yarışlardan ayıran en önemli özelliklerden biri, hız değil, strateji…

KAYBOLMAK!

Bu sene işler biraz zorlaştırıldı ve yol haritaları etap başlangıçlarından sadece 10 dakika önce veriliyor. Böylelikle insanların yön bulma yetenekleri de en üst düzeyde sınanıyor. Sürücülere verilen Roadbook denilen kılavuzlarda direktifler bulunuyor. Ama bu sıralı talimatlarda en ufak bir hata yaparsanız ve bunu kısa sürede telafi etmezseniz işiniz çok zor. 1983 yılından bir rakam verelim, “Çöllerin Çölü” diye anılan Tenere Çölü’nde yaşanan bitmeyen kum fırtınası yüzünden tam 40 yarışçı yolunu kaybetmiş, hatta güzergâha geri dönmek için dört günün harcayanlar olmuş.

Kemal Merkit 

ÇÖL KAPLANI: KEMAL MERKİT

Yazımıza Paris’ten başladık ama bitişi biz de Türkiye ile yapalım. Çeşitli yıllarda Dakar Rallisi’nde şansını denemek isteyen Türkiyeli yarışçılar oldu ama bu isimlerin ilki “Çöl Kaplanı” lakaplı Kemal Merkit’ti. 2002 yılında Dakar Rallisi’nde motosiklet kategorisinde yarışan ilk Türkiyeli pilot olan Merkit, dokuz kez Dakar Rallisi’ne katıldı ve altı kez bitirme başarısını gösterdi. 2010 Dakar Rallisi’nde “servis desteği olmadan yarışanlar” kategorisinde birinci oldu, 2011 yılında aynı klasmanda ikinci oldu. 2012 yılında ise mekanik sorunlarla yarış dışı kaldı. Ayrıca Dakar Rallisi’ne en çok katılan ve bitiren ilk Türkiyeli motorcu unvanına sahip oldu.