İETT 375 otobüse 30 milyon lira fazla ödemiş
CHP, İBB raporu hazırladı. Raporda İETT’nin otobüslere fazla para ödediği ortaya çıktı.
DUVAR - CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 2016 ihalelerini incelediği raporunda, "375 otobüsü Euro'yla ihale eden İETT’nin uğradığı kur zararına, otobüs ihalesini alan firmanın kendi internet sitesinde aynı otobüsü daha ucuza sattığı tespitine" yer verildi.
Cumhuriyet gazetesinden Aykut Küçükkaya'nın haberine göre, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) 2016 ihalelerinin incelendiği raporda Türkiye’nin en büyük toplu ulaşım kurumu olan İETT’yle ilgili çarpıcı bir bölüm yer aldı. İBB Denetim Komisyonu raporuna şerh düşen Tarık Balyalı İETT’nin 2016 yılında yaptığı 92 ihaleden 8’ini mercek altına aldı. Bu ihalelerin toplam tutarı yaklaşık 500 milyon TL’yi buluyor. Raporda, ‘375 otobüsü Euro’yla ihale eden İETT’nin uğradığı kur zararına, otobüs ihalesini alan firmanın kendi internet sitesinde aynı otobüsü daha ucuza sattığı tespitine, İETT’ye şoför hizmetini sıfır kırımla inşaat şirketi KİPTAŞ’ın nasıl tek başına aldığına, İETT’nin kendi personelini taşıma-servis işini taşerona nasıl ihale ettiğine, kişiye özel ihalenin nasıl düzenlendiğine’ yönelik önemli tespitlere yer verildi.
9 Ocak 2017’de AKP’den Osman Gökçebaş, Erdal Yılmaz ve CHP’den Tarık Balyalı; 'İBB’nin 2016 yılı gelir ve giderleri ile hesap ve işlemlerinin denetimi' için oluşturulan 'İBB Meclisi Denetim Komisyonu'na seçildi. Balyalı, 31 Mart 2017 tarihinde Denetim Komisyonu’nun raporuna 18 sayfalık ‘muhalefet şerhi’ düştü. Balyalı’nın şerhinde İETT’ye ayrı bir bölüm açıldı ve çarpıcı tespitler yer aldı. İETT 2016’da 92 ihale düzenledi. Denetim Komisyonu ise 2016 yılı için 8 ihale dosyasını inceledi. İncelenen ihale dosyalarının parasal toplamı 462 milyon 476 bin TL’yi buldu.
Raporda yaklaşık yarım milyar liralık 4 ihaleyle ilgili yer alan çarpıcı bölümler özetle şöyle:
İETT'YA PAHALI FİYAT
1) Daha önce iki kez iptal edilen ‘375 Adet Dizel Solo Tip Otobüs Alımı’ ihalesi 2016 yılında yapıldı. Yaklaşık maliyet 257 bin TL’ydi. İhale bedeli ise araç başı Avro olarak hesaplandı. İhaleyi kamuoyunun da yakından takip ettiği gibi BMC firması kazandı. İhalenin yapıldığı tarihte 1 Avro 3.3318 TL’ydi. Ancak euro daha sonra 4 TL’ye kadar yaklaştı. İBB araç başına 80 bin TL, 375 araçta da 30 milyon TL kur farkı ödemek zorunda kaldı. Bugün itibarıyla araç başı fiyat Avro açısından değerlendirildiğinde 561 bin 600 TL+KDV olurken yüklenici firmanın internet sitesinde araç başı fiyat 490 bin TL+KDV olarak gözüküyor. Bu açıdan da değerlendirildiğinde çok ciddi bir kamu zararı söz konusu.
KİŞİYE ÖZEL İHALE
2) İki firmanın teklif verdiği İkitelli garajının asfalt ve yer boyamasıyla ilgili ihalede yaklaşık maliyet 174 bin TL, ihale bedeli ise 169 bin TL’ydi. Ne var ki ihalenin teknik şartnamesinde boyanacak yerin büyüklüğü, harcanacak malzemenin kalitesi nitel ve nicel içeriği, işin süresi gibi bilgilerin hiçbirine yer verilmedi. Tamamen kişiye özel duran bu ihalede rekabet şartları oluşmadığı ve ihale şartnamesinin gelişigüzel bir şekilde hazırlandığı görülmekte.
TEK KATILIMCI KİPTAŞ
3) Şoför ve Hizmet İşçisi Personel Hizmeti ihalesinde yaklaşık maliyet 235 milyon 408 bin TL olarak belirlendi. İBB iştiraki KİPTAŞ’ın kendi uzmanlık konusu dışında katıldığı ve kazandığı bu ihaleye KİPTAŞ dışında hiçbir firma katılmadı. KİPTAŞ rekabetin oluşmadığı bu ihaleyi yüzde sıfır kırım oranıyla kazandı. Yaklaşık bedelden sadece 6 bin TL düşük fiyat veren KİPTAŞ ihaleyi 235 milyon 402 bin TL’ye aldı. Ülkenin en büyük toplu ulaşım firmasının tüm şoför kadrosunu bir inşaat firmasından elde etmesi İBB yönetiminin konuya bakış açısının önemli bir göstergesi. Kamu kaynaklarının etkin ve kullanılmadığını göstermekte.
SERVİS TAŞERONA İHALE
4) 2016 yılında Anadolu Yakası ve Avrupa Yakası personel servis ihalelerinin toplam bedeli 13 milyon 366 bin TL+KDV tuttu. İstanbul’un her yerine yolcu taşıyan İETT’nin kendi personelini taşıyabileceği ve organizasyonunu kurabileceği bir yasal düzenleme yapılmalı. Bu ihaleyi sürekli olarak aynı firmanın kazanması kabul edilemez. Bu durum kamu kaynaklarının etkin kullanımı noktasında çok ciddi bir eksiklik olarak karşımıza çıkmakta. İETT dışarıya ödeyeceği şirket payı ve KDV’yle çok rahat bir biçimde servis sorununu kendi ihtiyaçlarına göre çözebilecekken bunu tercih etmeyip işi taşerona devretmesiyle ciddi bir kaynağı başka bir kuruluşa transfer ediyor.