İHD raporu: Bingöl'de Gürdeğir ailesine işkence yapıldı
İHD Diyarbakır Şubesi'nin Gürdeğir ailesine ilişkin hazırladığı raporda, aile fertlerinin evlerine yapılan baskınlarda ve gözaltında işkence ile kötü muameleye maruz kaldıkları belirtildi.
DUVAR - İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi, Bingöl’de Gürdeğir ailesi üyelerine yönelik işkence ve kötü muamele iddialarına ilişkin hazırladığı "İnceleme ve Tespit Raporu"nu kamuoyu ile paylaştı. Oluşturulan heyet, İstanbul’da 24 Ağustos’ta gözaltına alınıp Bingöl’e getirilen Sonuç Gürdeğir’in gözaltı süresince ve Bingöl’e bağlı Çeltiksuyu Köyü’nde ikamet eden aile üyelerine yönelik 29 Ağustos’ta gerçekleştirilen gözaltı işlemleri sırasında yaşandığı belirtilen işkence, kötü muamele, tehdit ve hakaret suçları ile ilgili mağdurlar ve görgü tanıkları, Baro Başkanı ve Cumhuriyet Başsavcısı ile görüşmeler yaptı.
Raporda, Sonuç Gürdeğir’in, gözaltına alındığı evin içinde darp edildiğini, kafasının yarılıp kanadığını, kafasına dikiş atıldığını, Bingöl’e getirildiği ilk günden beri işkence ve kötü muameleye maruz kaldığını, ilk gün ciddi boyutta olmayan işkencenin sonraki günlerde arttığını, kötü muamelenin genellikle yüz bölgesine tokat atılması suretiyle gerçekleştirildiğini anlattığı kaydedildi.
KÖY BASKINI
Yine Çeltiksuyu Köyü’ne 10 civarında zırhlı ve normal araçla gelen çok sayıda sivil giyimli polis tarafından Ertan Gürdeğir, Hatun Gürdeğir ve Ahmet Gürdeğir’in evlerine eşzamanlı operasyon düzenlendiği ifade edilen raporda, operasyon sırasında köyün ablukaya alındığı, o esnada Ertan Gürdeğir’in evden kaçtığı dile getirildi.
Baskın yapılan evlerde yurttaşların darp edildiği, havaya ateş açıldığı, Ahmet Güreğir’in boynunun ip gibi bir şeyle sıkıldığı kaydedilen raporda, baskında Prenses, Özge, Menfiye, Ahmet Gürdeğir ile Mehmet Guyuldar’ın da gözaltına alındığı ifade edildi.
ÇOCUKLAR TEHDİT EDİLDİ
30 Ağustos’ta köye tekrar baskın yapıldığı belirtilen raporda, tanık ve mağdurların şu anlatımlarına yer verildi: “Saat 16.00 gibi 10-11 polis aracı son sürat köye girdi. Köyde bir tur atıp Ertan’ın kapısına geldiler. Direkt silahlarını çekip çocuklarına ‘babanız nerede?’ diye sordular. Çocuklar bilmediklerini söylediler. ‘Vur emrimiz var, babanızın yerini söyleyin yoksa onu öldürürüz. Ölmesini mi istiyorsunuz?’ dediler. Evin içini, bahçeyi, odunluğu, tandırı aradılar. Bahçedeki tahtaları kaldırıp altına baktılar. Ertan’ın 13 yaşındaki kızı Lorin Gürdeğir’i çekip, ‘Babanın yerini söylemezsen onu öldüreceğiz’ dediler. Ertan, evin yan tarafındaki bahçeye girmişti. Polislerin fark edip o tarafa doğru koşması üzerine biz de koşuşturmaya başladık. İki katlı boş bina vardı. Ertan’ı orada yakalamışlardı. Ertan’ın ‘Bırakın beni’ sesleri geliyordu. Ertan’ın 18 yaşındaki oğlu Ömer Faruk Gürdeğir’i ve kardeşi Kemal Gürdeğir’i de dövdüler. Kemal Gürdeğir yerdeydi ve dudağı patlamıştı. Ertan’ın 13 yaşındaki kızı Lorin Gürdeğir, elindeki telefonla olayların videosunu çekiyor diye, dört polis kendisini kovaladı. Ertan’ı içeride dövüyorlardı ve hiç kimsenin içeri girmesine izin verilmiyordu. İçeri girmeye çalıştığımızda silahlarla üstümüze geldiler. ‘Vur emrimiz var, sizi de vururuz’ diyorlardı. Orada bize de silah dipçikleriyle saldırdılar. Bir köylümüz duruma itiraz ettiği için onu da tartakladılar. Ertan’ı çıkarırlarken kaşının yarıldığını ve kanadığını gördük. Ters kelepçe yapmışlardı. Boyu iki metreye yakın olmasına rağmen, çok büktükleri için iki büklüm olmuştu. Ertan’ı aldıktan sonra bazı polis memurları Ayfer Gürdeğir ile Bermal Gürdeğir’e hitaben ‘Daha geleceğiz, sizi de alacağız” diye bağırdılar. Köyden ayrılırlarken araçlarını üzerimize sürdüler.”
BAŞSAVCI: MUHTEMELEN KAÇARKEN…
Raporun devamında heyetin görüştüğü Bingöl Cumhuriyet Başsavcısı’nın ifadelerini de yer aldı. Başsavcı, yapılan görüşmede heyete “soruşturmanın kendi kontrolü altında yürütüldüğünü, kimseye işkence veya kötü muamelede bulunulmadığını, bu yönlü bir suç duyurusu veya şikayetin kendilerine ulaşmadığını, gözaltına alınan kişilerin gözaltı anına ilişkin kötü muameleye uğradıkları iddiası var ise muhtemelen kaçmaya çalıştıkları için yaşanan boğuşmadan kaynaklı olabileceğini, gözaltına alma işleminden sonra kimseye yönelik bir darp veya kötü muamele eyleminin mümkün olmadığını, eğer böyle bir bilgi veya bulgu var ise suç duyurusunda bulunulması durumunda soruşturma yürüteceğini” ifade etti.
TESPİTLER
Raporda, şu tespitler yer aldı:
* Bingöl ilinde mağdur ve görgü tanıkları ile yapılan görüşmeler sonucunda; İstanbul’da gözaltına alınan Sonuç Gürdeğir’in İstanbul ili ve getirildiği il olan Bingöl’de işkence, kötü muamele, hakaret ve tehdite maruz kaldığı,
* Bingöl ili Çeltiksuyu köyünde ikamet eden Gürdeğir ailesi üyelerinin ise ikametlerinde ve köyde işkence, kötü muamele, hakaret ve tehdide maruz kaldıkları,
* Gözaltına alınmayan aile üyelerinin ve kolluk personelinin hukuk dışı muamelesine itiraz eden köy sakinlerinin de darp edilerek hakaret ve tehditlerle karşılaştıkları,
* Aile üyelerinin kolluk görevlilerince fiziki olarak takip edilmelerinden dolayı güvenlikleri konusunda endişeli oldukları hususları tespit edilmiştir.
ÖNERİLER
Raporda, yer alan öneriler de şöyle:
* Olayda yer alan kolluk görevlileri hakkında ivedilikle etkin ve şeffaf bir adli ve idari soruşturmanın yapılması, soruşturma sonucunun bütün detaylarının kamuoyuyla paylaşılması,
* Soruşturmanın salahiyeti açısından ilgili kolluk güçleri hakkında idari soruşturma başlatılarak, görevden el çektirilmeleri,
* Yaşanan bu durumda kolluk kuvvetlerinin “devlet biziz” mantığıyla hareket ettikleri ve etkin bir adli ve idari soruşturma yürütülmeyeceğine dair olan inançları cezasızlık politikaların çok net bir sonucudur. Faillerin korunmasına sebep olan cezasızlık politikalarından vazgeçilmesi,
* Kolluk güçleri ve idari yetkililerin temel insan hak ve hürriyetleri açısından kapsamlı eğitime tabi tutulması,
* Türkiye’nin ulusal ve taraf olduğu uluslararası yükümlüklerine tam ve eksiksiz olarak uyması, bu konuda yargı ve idari mercilerin belirtilen hususlara riayet etmesi, heyetimizce önerilmektedir.”
NE OLMUŞTU?
24 Ağustos’ta İstanbul’da Sonuç Gürdeğir, köy baskınında ise Özge Gürdeğir, Prenses Gürdeğir, Ahmet Gürdeğir, Menfiye Gürdeğir, Ertan Gürdeğir ile Mehmet Guyuldar gözaltına alınmıştı. İfade işlemlerinin ardından Ahmet ve Menfiye Gürdeğir adli kontrol şartı ile serbest bırakılmış, Sonuç, Özge, Prenses ve Ertan Gürdeğir ile birlikte Mehmet Guyuldar tutuklanmıştı.
14 Eylül’de yapılan köy baskınında gözaltına alınan Ahmet Gürdeğir, Bermal Gürdeğir (18) ve Azad Gürdeğir (18) ise Bingöl Emniyet Müdürlüğü’nde tutuluyor. (MA)