'İhraçlardan valiliğin bilgisi yok'
Eğitim-Sen yönetimi, Zonguldak'taki sendika şube yöneticilerinin ihraç edilmesiyle ilgili valiyle görüştüklerini, valiliğin gerekçeler hakkında kendilerine bilgilendirme yapılmadığını, bakanlığa sorduklarında da olumsuz yanıt aldıklarını söylediğini aktardı.
DUVAR - Eğitim Sen Zonguldak Şube Sekreteri İsmet Akyol ve Çaycuma Temsilcisi Gökhan Taner Günsan'ın ihraç edilmesi üzerine Eğitim-Sen Genel Sekreteri Mesut Fırat ile Genel Örgütlenme ve Yükseköğretim Sekreteri İsmail Sağdıç, Zonguldak Valisi Ali Kaban’la görüştü. Sağdıç, valinin, ihraçların kendi bilgileri dahilinde olmadığını, gerekçeyi bakanlığa sorduklarını ancak olumsuz cevap aldıklarını söylediğini aktardı.
BAKANLIK'TAN VALİLİĞE: AÇIKLAMA YAPMAYIN
Zonguldak Valisi Ali Kaban’la yapılan görüşme hakkında bilgi veren Sağdıç, ihraç edilen üyelerinin neyle suçlandıklarını bilmediklerini, bu nedenle valiye delillerin ortaya konulması gerektiğini söylediklerini ifade etti. Sağdıç, aldıkları yanıtı ise şöyle anlattı: “Valilik, kendilerine gelen listelerin istihbarat raporlarının merkeze gönderildiğini söyledi. Yani valilik bu ihraçların kendi bilgileri dahilinde olmadığını ifade etti. Ayrıca ihraçların nedenleri hakkında kendileri ya da bakanlık tarafından açıklama yapılması için bakanlığa yazı yazdıklarını, 'açıklama yapmayın' şeklinde geri dönüş aldıklarını belirtti.”
'İDARİ TASARRUFUN KARŞILIĞI AÇIĞA ALMAK'
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın ihraçlarla ilgili daha önce yaptığı açıklamaları hatırlatan Sağdıç, ihraçların hem hukuksuz hem de kamuoyu vicdanında derin yaralar açan bir durum olduğunu ifade etti ve ekledi: "Bozdağ, öğretmenlerin illa suçlu olmaları gerekmediğini, idari tasarrufla bu öğretmenlerin ihraç edildiğini söylemişti. Hükümet sözcüleri, öğretmenlerin suçsuzluğunu ispat edenin geri döneceğine dair ifadeler kullandı. Ama kim, hangi suçu işlediğini bilmediği için bu da mümkün olmuyor. Aslında Bekir Bozdağ'ın yaptığı açıklamalara göre bu duruma bakıldığında kamudaki ihraçlar noktasında önemli sayıda insanın suçsuz olduğu görüşündeyiz. Çünkü herhangi bir yargı kararı üzerinden suç kesinleşmiş gibi bir şey yok. İhraçların çoğu şüphelenme ve idari tasarrufla yapıldı. Yani idari tasarrufta gerek anayasa gerekse 657 sayılı maddelerde ihraç diye bir şey yok. İdari tasarrufun da karşılığı açığa almaktır. Bu açıdan da hükümetin Kanun Hükümünde Kararnamelerle yaptığı şey, hem hukuksuz, hem haksız hem de kamuoyu vicdanın da derin yaralar açan bir durum.”
'100 BİNİN ÜZERİNDE KAMU EMEKÇİSİ İŞTEN ÇIKARILDI'
Sağdıç, eğitim ve bilim emekçilerinin ihraçlarla, baskı ve tehditlerle susturulamayacağını vurgulayarak, "OHAL’in ilanından itibaren 100 binin üzerinde kamu emekçisi hiçbir adli ve idari işlem yapılmadan KHK’lerle işten çıkarıldı. 33 bin 55 eğitim emekçisi, 4 bin 811 bilim insanının işi, emeği, çalışma hakkı gasp edildi. Eğitimin ve ülkenin geleceğine yönelik hukuk dışı adımlar atıldı. Hiç ilgisi olmadığı halde Eğitim Sen ve KESK’e yöneltilen açığa alma, ihraçlar, sürgünler, cezalar yaşanmakta. Siyasi iktidarın, yıllardır eğitimin dinselleştirilmesine ve ticarileştirilmesine karşı direnen, laik-bilimsel eğitimi savunan, emek, barış ve demokrasi mücadelesi yürüten eğitim ve bilim emekçilerinden intikam alırcasına hareket etmesi kabul edilemez” dedi.