İklim krizinden gıda krizine giden yol kısalıyor
Kış sıcaklıklarının artması ve yetersiz kar yağışının tarımı olumsuz etkilediğini belirten uzmanlar, son 53 yılın en sıcak ocak ayının yaşandığını belirttiler.
DUVAR - Kış aylarının sıcak geçmesi ve kar yağışının yetersiz olması toprağın su tutma kapasitesini düşürüyor, zararlı organizmaların artışına ve bitkilerde erken çiçeklenmeye neden oluyor. Bu durum tarımsal üretimde kayıplara neden olurken, gıda krizinin daha da derinleşmesine yol açıyor.
Copernicus İklim Değişikliği Servisi'nin verilerine göre, 2023 Haziran ayından bu yana yaşadığımız her ay, şimdiye kadar kaydedilen en sıcak ay oldu. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün verilerine göre, Türkiye'nin birçok yerinde mevsim normalleri aşıldı. 2024 Ocak ayı ortalama sıcaklıkları ülkemizde normallerin 2.8°C üzerinde gerçekleşti ve son 53 yılın en sıcak Ocak ayı oldu.
ARTAN SICAKLIKLAR TARIMSAL ÜRETİM İÇİN NE ANLAMA GELİYOR?
İklim krizi ve artan kış sıcaklıklarının sebep olduğu sorunların başında kuraklık geliyor. Sıcaklıkların artması ile nemi azalan toprağın suya doyması için daha fazla sulama yapmak gerekiyor. Yüksek ısı, toprağın azot miktarı ve pH değeri ile mikro bakteriyel bileşimini değiştiriyor ve topraktaki besin maddelerini ve bitki sağlığını olumsuz yönde etkileyerek üretimde kayıplara sebep oluyor.
Organik tarım üreticisi Gürsel Tonbul yüksek sıcaklıkların toprakta zararlı mikroorganizmaların üremesine neden olduğunu, fotosentez yavaşladığı için bitki büyümesi ve döllenme yeteneğinin azaldığını, aynı zamanda bahçe ve ormanlarda yangınlara, toplu ağaç kurumalarına ve bitki salgın hastalıklarına yol açtığını söylüyor.
DÜZENSİZ VE AŞIRI YAĞIŞLAR ÜRETİMİ OLUMSUZ ETKİLİYOR
Kuraklık, artan sıcaklıkların ilk sonucu olarak akla gelse de, aşırı ve düzensiz yağışlar da iklim krizinin en önemli sorunlarından birisi. Aşırı yağışlar sonucu topraktaki su doygunluğunun artması, oksijen miktarının azalmasına ve nem artışına bağlı zararlı artışı ile bitki hastalıklarının çeşitlenmesine, çoğalmasına sebep oluyor. Düzensiz yağışlar ise bitkilerin ekim-dikim takviminde aksamalara yol açabiliyor.
Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği’nin Köy-Koop İzmir ile birlikte yürüttüğü İklim Dostu Çiftlikler projesinin paydaşları ile yapılan toplantıya katılan üreticiler iklim krizine dair en ciddi sorunun düzensiz yağışlar ve sıcaklık dalgalanmaları olduğunu ifade etti. Mevsimsel dalgalanmalar sebebiyle ciddi ürün kayıpları yaşadıklarını belirten üreticiler kış aylarının sıcak geçmesi sebebiyle çok fazla böceklenme olduğunu, güvelerin tarladaki bütün domatesleri 3 günde yok edebildiğini söylüyor.
İklim değişikliğinin bitkiler üzerindeki etkilerine dair yapılan araştırmalar sıcaklık artışları ve yağış rejimindeki değişikliklerin, tarımsal üretimde büyük değişimlere neden olacağı ve özellikle buğday gibi temel gıda ürünlerinin üretiminde kayda değer düşüşlere yol açabileceğini gösteriyor. Yükselen sıcaklıkların, bitkilerin coğrafi dağılımını etkileyeceği ve bazı bitki türlerinin göç etmesine neden olabileceği görülüyor. Yapılan bir başka araştırmada, kış aylarının sıcak geçmesinin, bitkilerin biyolojik saatlerini ve fenolojik döngülerini değiştirebileceği belirtiliyor. Bu durum, tarımsal üretim desenlerinin ve yöntemlerinin yeniden gözden geçirilmesini ve iklim krizine uyum stratejilerinin geliştirilmesini gerektiriyor.