İlk davasını okuluna karşı kazandı

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde öğrenciyken aldığı puana itiraz eden Mehmet Esat Işık'ın başvurduğu mahkemeden bir yıl sonra karar çıktı. Mahkeme, bilirkişinin raporu sonrası söz konusu sınav notunun 41 değil 50 olduğuna karar verdi. Işık ise karar için, "Fakültem güzel eğitim veriyor ve aldığım eğitimin kalitesiyle birlikte kazandığım ilk dava yine kendi fakülteme karşı oldu" dedi.

Abone ol

DUVAR - İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde geçtiğimiz yıl öğrenci olan Mehmet Esat Işık adlı öğrenci düşük not aldığı gerekçesiyle bir yıl önce mahkemeye başvurdu. Ceza Hukuku Özel Hükümler finalinde 41 puan alan Işık, daha yüksek not aldığını öne sürerek sınavdan birkaç gün sonra Hukuk Fakültesi Dekanlığı'na itiraz etti. Fakat dekanlık puanın değişmeyeceğini Işık'a iletti. Bunun üzerine konuyu İstanbul 6'ncı İdare Mahkemesi'ne taşıyan Işık, bilirkişi incelemesi sonrası haklı bulundu. Mahkeme sınav notunun iptaline ve Işık'ın söz konusu sınavda aldığı puanın 50'ye yükseltilmesine karar verdi.

BİLİRKİŞİ İNCELEME YAPTI

Işık, 2018 Haziran ayında açıklanan Ceza Hukuku Özel Hükümler finalinde 41 puan aldı. Işık, puanına itiraz ederek önce dersin hocasıyla yüz yüze görüştü. Yüz yüze görüşme sonucunda kağıdının tekrar incelenmesi kabul edilmeyen Işık, Hukuk Fakültesi Dekanlığı'na başvurdu. Dekanlık bir süre sonra Işık'a, 'Sınav sonucunuz değişmemiştir' yanıtını verdi. Işık bukez konuyu İstanbul 6'ncı İdare Mahkemesi'ne taşıdı. Işık, bu sırada kaldığı dersin bütünleme sınavından ise geçer not aldı.

Mahkeme, Şubat ayında Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Başkanı ve Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serap Keskin Kiziroğlu'yu bilirkişi olarak tayin etti. Kiziroğlu, sınav kağıdını inceledikten sonra Işık'ın 50 puan aldığı kanaatine vardı.

Kiziroğlu, yazılı sınav için verdiği 9 puanı şöyle açıkladı: “Sınav yanıt kağıdının birinci sayfasında öğrencinin 'suçun mağduru A'dır' bilgileri notlanmadı. Sınav yanıt kağıdının ikinci sayfasında öğrencinin, 'A'nın kaldığı otel odasının konut dokunulmazlığının ihlali' diye yazıldığı görülmekte. Öğrencinin 'otel odasına' vurgu yapmış olmasına rağmen bu özel bilginin de notlanmadığı tespit edilerek öğrenciye artı 1 puan verildi. Üçüncü sayfada öğrencinin “Konu ve fail” başlığı içeriğinde 'belge - resmi belge-özel belge' ayrımını yapmış olmasına rağmen bu bilginin notlanmadığı ve yine aynı başlık içeriğinde 'olayımızda çekin üzerine' diye başlayan cümleye çekte sahtecilikten söz etmesine rağmen bunun da notlanmamış olduğu tespit edilerek bu iki ayrı bilgiden öğrenciye artı 2 puan verilmiştir. Sınav kağıdının 7'nci sayfasında öğrencinin metin sorusunun yanıtında “... Cinsel istismarda rıza hiçbir şekilde korunmaz...” diye yazmış olmasına karşın “... Reşit olmayanla cinsel ilişki...” diye bir ayrımın bulunduğunu bildiği görülmekte her ne kadar 15 yaş hususunu tartışmamış olsa da kendisine yazmış olduğu bu bilgiler nedeniyle bu sayfada toplam artı iki puan verilmiştir.”

Kiziroğlu açıkladığı diğer gerekçelerle birlikte Işık'a sınavda toplam 9 puan verilmediğini söyleyerek raporunu mahkemeye gönderdi.

SINAV NOTU İPTAL EDİLDİ

Mahkeme bilirkişi raporunun ardından, Işık'ı haklı bularak, sınavda verdiği yanıtların 50 puan olduğunu ve final sınav puanının iptaline karar verdi. Ayrıca mahkeme heyeti toplam bin 123 TL yargılama giderinin üniversite tarafından ödenmesine hükmetti.

Işık mezun olup avukat olduktan sonra kazandığı ilk dosyanın bu olduğunu söyleyerek, “Eğer bu dava mezuniyete ilişkin bir dava olsaydı davanın konusuz kalmasından hareketle reddi gerekirdi. Ancak biz sınav notunun iptalini istedik. Kısaca özetlemek gerekirse okuduğum fakülte güzel eğitim veriyor ve aldığım eğitimin kalitesiyle birlikte kazandığım ilk dava yine kendi fakülteme karşı oldu” dedi.

Avukat Mehmet Esat Işık

'YORUM SORUSUNA HERKESİN AYNI CEVABI VERMESİ BEKLENEMEZ'

Geçtiğimiz hafta İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde eğitim veren Prof. Dr. Nurdoğan Rigel'e mahkeme tarafından 'Öğrencisine bilerek düşük not verdiği' iddiasıyla 5 ay hapis cezası verilmesi de kamuoyunda tartışma konusu oldu. Akademi camiası 'notun cezası hapis mi?' diye tartışırken biz de mahkemelerden çıkan bu kararları eğitimcilere ve hukukçulara sorduk.

Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Tahsin Yeşildere , “Bu tarz konularda mahkemeler tarafından bilirkişiler atanıyor. Bir öğrenci üniversitede gerekli hukuki merciileri kullandıktan sonra kendisini hala haklı görüyorsa bunu yargıya taşıması en doğal hakkı” diyor. Yeşildere, öğrencilerin kendilerini haklı buldukları takdirde yargı yolunun açık olduğunu söyleyerek, “Öğretim üyelerinin vermiş olduğu nottan sonra itiraz belirli sürelerde yapılıp incelenirken öğretim üyesi sanki verdiği notu tekrarlama ve kendi insiyatifini kullanma açısından bir yapıya girebiliyor. Öğrenci gerçekten sınavını doğru yaptıysa hoca bunu atlamış olabilir. İmkanı varsa hocanın bu notu düzeltebilir. Bunların üniversitelerde yaşanmaması lazım ama hukukun olduğu bir ülkede bunlar yaşanıyorsa üniversiteler açısından söylenilecek pek fazla bir şey yok" dedi.

Eğitim Sen 6 No'lu Üniversiteler Şube Başkanı Görkem Doğan, sınavlardaki açık uçlu sorular için görüşlerin hem öğrenci hem de eğitimci tarafından farklı yorumlanabileceğini söylüyor. Doğan, Işık'la ilgili verilen karar hakkında şunları söyledi: “Eğer sınavda açık uçlu sorular sorulduysa 40-50 puan alacağına ilişkin bir altın terazisi olamaz. Bilirkişi de kendi görüşlerini yansıtabilir. Açık uçlu sınavlarda yüz üzerinden 10'lu bir puan farkı normal karşılanmalı. Eğer sınav test yapılırsa böyle bir şeyin olması mümkün değil. Üniversitelerde özellikle açık uçlu soru sormak daha iyi. Üniversiteler YÖK'e göre kurulmuş yapılar olduğu için orada verilen her karara karşı öğrencinin her zaman İdare Mahkemesi'ne başvuru hakkı var. Örneğin bir sınava itiraz edildi, komisyon kuruldu. Üç kişilik komisyon her zaman diğer hoca gibi ince eleyip sık dokumaya bilir. Kendi öğrencilerime her zaman, idarenin her kararına karşı mahkeme yolu açık derim. Yargı yolunun uzun sürmesi öğrencinin mağduriyetini tam olarak gidermiyor ama hiç değilse haklı olduğu ortaya çıkar.”

Doğan şöyle devam etti: “Bu mahkeme '41 puan değil 50 puan' demiş. Açık uçlu bir sınavı yüz hocaya gösterseniz makul olan hepsinin 55 demesi değildir. Makul olan 45-65 puan arasında değişim olmasıdır. Bir yorum sorusuna herkesin aynı cevap vermesi beklenemez.”

'YARGI YOLU AÇIK'

YARSAV (Yargıçlar ve Savcılar Birliği) eski Başkanı Ömer Faruk Eminaoğlu da, bu tür davaların çok arttığını söylerken bir hukukçu olarak şu yorumu yaptı: “Sınavdaki not işlemi bir idari işlem. Sınavdaki not işlemine karşı öğrenciler okuduğu eğitim kurumundaki başvuruyu yasal haklarını tükettikten sonra hakkındaki verilen ret işlemine karşı hukuk merciilerinde hakkını arama yoluna gidebiliyor. Yasalarda açıkça hangi tür işlemlere karşı yargı yollarının kapalı olduğu belirtiliyor ya da açıkça hangi tür işlemlere karşı yargı yollarının kapalı olduğu belirtiliyor. Not işlemleri öğrenci için doğrudan sonuç doğuran bir işlem. Geçmişten beri olduğu gibi şimdi ve sonrası olduğu gibi yargı yolları açık ve bundan sonra da kullanılacak.”