İstanbul Barosu'na davada iki çelişki: Silahlı çatışma ve 'terör örgütü' üyeliği iddiasının tespiti var ispatı yok
İstanbul Barosu'na açılan davada Suriye'de öldürülen iki gazetecinin çatışmaya girdiği iddia edildi. Ancak gazeteciler araçta öldürülmüştü. 'Örgüt üyesi' iddiasında da mahkeme kararı gösterilemedi.
İSTANBUL - İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Suriye'de öldürülen gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin ile bu ölümleri protesto ederken gözaltına alınan gazeteciler için yaptıkları açıklama nedeniyle İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu ve yönetim kurulu üyeleri hakkında dava açtı. Savcılık, Kaboğlu yönetiminin görevine son verilmesi ve yeni bir yönetimin seçilmesini talep etti. Baroya "Terör örgütü propagandası yapmak" ve "Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak” suçlamaları yöneltilmişti.
ARAÇTA ÖLDÜLER, 'SİLAHLI ÇATIŞMA' DENİLDİ
Nazım Daştan ve Cihan Bilgin 19 Aralık'ta Suriye'de seyir halindeki araçlarına düzenlenen bombalı saldırı sonucu öldü. Aracın şoförü ise yaralı kurtuldu. Savcılığın İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderdiği davanamede ise iki gazetecinin güvenlik güçleriyle silahlı çatışmaya girdikleri ileri sürüldü.
MAHKEME KARARI OLMADAN 'TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYESİ' TESPİTİ
Yine davanamede Nazım Daştan ile Cihan Bilgin'in 'terör örgütü' üyesi oldukları ileri sürüldü. Bu iddiaya gerekçe olarak ise Cihan Bilgin hakkında Mardin ve Gaziantep savcılıklarında yürütülen bir soruşturma ve bir dava, Nazım Daştan hakkında ise İstanbul ve Ağrı savcılıklarınca yürütülen birer soruşturma gösterildi. Ancak savcılığın yazısında, iki gazetecinin 'terör örgütü üyesi' olduklarına dair kesinleşmiş bir mahkeme kararı gösterilemedi.
Dolayısıyla savcılık, haklarında terör örgütü üyeliği yönünde bir karar bulunmayan iki gazetecinin öldürülmesini kınayan İstanbul Barosu yönetimini 'terör örgütü' propagandası yapmakla suçladı. İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Özden Kaboğlu ile yönetim kurulu üyeleri Rukiye Leyla Süren, Hürrem Sönmez, Ahmet Ergin, Metin İriz, Mehmedali Barış Beşli, Yelda Koçak Urfa, Fırat Epözdemir, Ezgi Şahin Yalvarıcı, Ekrem Bilen Selimoğlu ve Bengisu Kadı Çavdar’ın görevlerine son verilmesi talep edildi.
BARO, SORUŞTURMA İZNİNİN İPTALİ İÇİN DAVA AÇTI
İstanbul Barosu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın baro yönetimi hakkında başlattığı soruşturma için Adalet Bakanlığı'ndan alındığı açıklanan "soruşturma izni"nin Avukatlık Kanunu, Bakanlık genelgesi ve Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptali istemiyle idare mahkemesinde dava açtı.
İstanbul Barosu'nun konuya ilişkin açıklaması şöyle:
"İstanbul Barosu, Anayasa ve Avukatlık Yasası gereği, hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunma ve koruma görevi çerçevesinde 21.12.2024’de bir açıklama yaptı. Bu açıklama nedeniyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Baro Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyeleri hakkında, hiçbir yasal dayanağı bulunmadığı halde soruşturma başlattığını 22.12. 2024 günü kamuoyuna duyurdu. Böylece Baro yönetimi, Başsavcılık tarafından şüpheli ilan edilerek kamuoyu karşısında asılsız suçlamalarla hedef haline getirildi.
'SAVCILIK VE BAKANLIK İŞLEMLERİ HUKUKEN YOK HÜKMÜNDEDİR'
Baro Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyelerinin beyanı alınmadan ve soruşturmanın yasal ön koşulu olduğu halde Adalet Bakanlığı'ndan izin istenmeden başlatılan soruşturma, daha sonra onay için 25.12.2024 tarihinde Adalet Bakanlığı'na gönderildi; Bakanlık ise, aynı gün soruşturma izni verdi. Bu şekilde sonradan onay işlemi, usul ve esas yönünden Avukatlık Kanunu’na ve Anayasa’ya açıkça aykırı olup, Savcılık ve Bakanlık işlemleri hukuken yok hükmündedir. Daha baştan adil yargılanma hakkını ihlal eden hukuk dışı işlemlerin muhatabı olduğu için ifade vermeyi reddeden İstanbul Barosu yöneticileri ise, Savcılıkta beyan işlemleri öncesi kamuoyuna açıklama yapmadı. Her koşulda hukuka saygı kararlılığında olan İstanbul Barosu yönetimi, Baro tüzel kişiliğini de hedef alan hukuk dışı işlem ve eylemlere karşı yargı yolunu kullanmak zorunda kalmış ve Adalet Bakanlığı'nın; Avukatlık Kanunu’na, Bakanlık genelgesine ve Anayasaya aykırı 'soruşturma izni' verilmesine ilişkin işlemine iptal davası açmıştır."