İstanbul Sözleşmesi eylemine katılan mültecilerin sınır dışı kararına itirazına ret: İdam edilebiliriz

DUVAR - Denizli'de İstanbul Sözleşmesi eylemi için, 20 Mart 2021'de yapılan eyleme katıldıkları için gözaltına alınan ve sınır dışı edilmelerine karar verilen İranlı mültecilerin itirazı reddedildi. 

Twitter hesabından açıklama yapan Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, Esmaeil Fattahi, Leili Faraji, Zeinab Sahafi'nin yanı sıra eyleme katılmayan Mohammad Pourakbari Kermani'nin de sınır dışı edilmesine karar verildiği aktardı. 

Akdeniz, açıklamasında "Denizli İdare Mahkemesi, İstanbul Sözleşmesi eylemine katıldıkları için haklarında sınır dışı kararı verilen İranlı mültecilerin itirazını reddetti. Can güvenliği söz konusu. Sınır dışı kararı verilen İranlı mülteci dostlarımızın isimleri: Esmaeil Fattahi, Leili Faraji, Zeinab Sahafi ve eyleme bile katılmayan Mohammad Pourakbari Kermani" ifadelerine yer verildi. 

İranlı mültecilerin can güvenliği olmadığını belirten Akdeniz şöyle devam etti:

"İtiraza ret kararında İran dışında üçüncü ülkeye gönderme seçeneği öne sürülüyor. Fakat Geri Gönderme Merkezlerinde psikolojik baskı ya da bir oldu bitti neticesinde İran’a iade korkusu büyük. Mülteciler de tıpkı yurttaşlar gibi insanlardır ve ifade, basın açıklaması hakkı temel bir insan hakkıdır. İranlı mültecilerin sınır dışı kararı uluslararası koruma ilkesine de aykırıdır."

MAHKEME: İRAN'DA İŞKENCE GÖRECEK OLSALARDA, BULUNDUKLARI ÜLKENİN KURALLARINA UYMALILAR

Denizli İdare Mahkemesi, İranlı mültecilere ilişkin verdiği kararda, "kamu düzeni veya kamu güvenliği ya da kamu sağlığı açısından tehdit oluşturduğu anlaşıldığı" savunuldu. İdare mahkemesi kararda, mültecilerin sınır dışı edilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığını yazdı.

Öte yandan mahkeme verdiği kararda, "Dava dilekçesinde, her ne kadar davacının vatandaşı olduğu İran'a gönderilmesi halinde siyasi görüşleri nedeniyle işkence ve eziyet göreceği belirtilmişse de, davacının bulunduğu ülkenin kurallarına riayet etme zorunluluğu var" denildi.

'İDAM EDİLEBİLİRLER'

EMEP Göç ve Mülteciler Bürosu'ndan Hilmi Mıynet, kararın hukuka aykırı olduğunu belirtti. Mıynet, "Denizli İdare Mahkemesi, Anayasaya, uluslararası sözleşmelere aykırı olarak, polisini ifadesini baz alarak sınır dışı kararı verdi. Bu karar hukuka aykırıdır" dedi.

Mültecilerin İran'da idam edilebileceğini belirten Mıynet, "İranlı mültecilerin İdam edilme riskleri var. Bu yüzden tedirginler. İstanbul Sözleşmesini savundular. Sözleşmeyi savunmak suç değil. İstanbul Sözleşmesi hem Türkiyeli hem de mülteci kadınlar için haklarını garanti altına alır. Bu insanlar anayasal ve düşünce haklarını kullandılar. İnsan haklarını savunan herkese dayanışmaya çağırıyoruz" diye konuştu.

FATTAHİ: İRAN'A GÖNDERİLEN İKİ ARKADAŞIMIZ İDAM CEZASI ALDI

İran'a gönderilmeleri halinde tutuklanacaklarını, aylarca işkence göreceklerini söyleyen Esmaeil Fattahi, "İdam edilebiliriz. Ben, Leili Faraji ve Zeinab Sahafi İran'da aktivist olarak çalıştık. Kadın haklarını savunduk. İran rejimini eleştirdik. Tutuklandık, hapse girdik. Ben 4 yıl idam cezasıyla yargılandım. Buraya geldikten sonra da bu çalışmalarıma devam ettim" dedi.

"İran'a gönderilmemiz halinde havaalanında tutuklanır, cezaevine götürülürüz. İran istihbaratı tarafından aylarca sorgulanır, işkencelere maruz kalırız" diyen Fattahi, "Geçen sene Türkiye'den iki İranlı geri gönderildi. Şu anda İran'da idam cezası almışlar. İran istihbaratının özel yerleri var. Bu karar Anayasa ve insan haklarına aykırıdır. Tüm herkese çağrıda bulunuyoruz. Buna karşı çıkmalılar. Bizim İran'a gönderilmemiz engellenmeli" dedi.

NE OLMUŞTU?

Denizli'de, hükümetin İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararı 20 Mart 2021 günü protesto edilmişti. 

İranlı mülteciler Esmaeil Fattahi, Leili Faraji ve Zeinab Sahafi ile Mohammad Pourakbari Kermani eyleme katıldıkları gerekçesi ve "Kamu düzenini bozmak" suçlamasıyla 5 Nisan 2021'de gözaltına alınmıştı. 

6 Nisan'da mültecilerin sınır dışı edilmesi karar verilmiş, avukatlar da karar itiraz etmişti. Mültecilerin İran'a iade edilmesi durumunda can güvenliklerinin olmayacağı belirtilmişti.