İTÜ'de deprem toplantısı: Ana fay kırıldı diyemiyoruz
İstanbul Teknik Üniversitesi'nde Elazığ depremiyle ilgili toplantı düzenlendi. Prof. Dr. H. Serdar Akyüz, “Ana fayı belirleyecek herhangi veri göremedik. Şu kadarlık bir fay kırıldı, şu kadar yer değiştirdi diyemiyoruz” dedi. Afet Yönetim Enstitüsü Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Beyza Taşkın “Yıkılan binalar 1975 deprem yönetmeliğine uygun yapılsaydı hafif hasarlı atlatacaklarına eminim” dedi.
DUVAR - Elazığ’da meydana gelen ve çevre illeri etkileyen depreme ilişkin saha çalışmalarının değerlendirildiği basın toplantısı İstanbul Teknik Üniversitesi, Rektörlük binasında gerçekleşti. Jeoloji Mühendisliği’nden Prof. Dr. H. Serdar Akyüz, depremden sonra bin civarında artçı deprem olduğunu söyledi. Akyüz’ün konuşmasında dikkat çeken yer, ana fay kırığında çok belirgin yüzey kırığı görmediklerini söylemesi oldu.
Akyüz bu bilgiyi şu sözlerle paylaştı: “Ana fayı belirleyecek herhangi veri göremedik. Yüzey kırığının görüleceği kadar deprem olmadı. Şu kadarlık bir fay kırıldı, şu kadar yer değiştirdi diyemiyoruz. Çalışmaların sürmesi gerekiyor. Şu aşamada yeni bir deprem olacak ya da burası rahatladı demek doğru değil.”
‘YÖNETMELİĞE UYGUN YAPILAN BİNALAR ÖLDÜRMEZ’
Afet Yönetim Enstitüsü Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Beyza Taşkın, “Bu memleket bu işi biliyor mu? Biliyor. 1940’dan bu yana Türkiye’de deprem yönetmelikleri var” dedi. Taşkın, Elazığ depreminde göçen binalara ilişkin ise şunları söyledi: “Yıkılan binalar 1975 deprem yönetmeliğine uygun yapılsaydı hafif hasarlı atlatacaklarına eminim. Yönetmeliğe uygun yapılan binalar insan öldürmez.”
Elazığ Sivrice merkezli depremde 23 bin binada hasar tespiti yapıldı. 496 binanın yıkık, 540 binanın ağır hasar aldığı, 616 binanın ise orta hasarlı olduğu paylaşıldı.
Taşkın, enkaz haline gelen, arama kurtarma faaliyetinin saatlerce sürdüğü binalara ilişkin ise şu bilgileri paylaştı. “Mavigöl Apartmanı’nın zemin katında dükkanlar vardı. Binada ağır kapalı çıkmalar olduğu görüldü.” DİLEK apartmanında cephe malzemesinin eski olduğu, ince kolonların görüldüğü, alt katında ise kısa kolonların olduğu vurgulandı.
Aykent ve Kalay apartmanlarının bitişik nizam bina yapımına uygun olmadıkları belirtildi: “Derz mesafesi olmayan bu binalar, köşelerin çekiçleme etkisiyle birbirine zarar verdi.”
‘AFETE HAZIRLIK ÖNCE AİLEDE BAŞLAR’
İstanbul Teknik Üniversitesi, Afet Yönetim Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. E. Filiz Piroğlu, deprem sonrası ilk 72 saatin önemli olduğunu, bu süre zarfında arama kurtarmanın aciliyetle başlamasının zor olduğunu bu yüzden afete hazırlığın önce ailede başladığını vurguladı: “İlk yardım eğitimi almakta fayda var. Yangın söndürücülerin kullanmasını öğrenmeliyiz. Deprem esnasında “çök- kapan- tutun” dediğimiz yöntemleri bilmeliyiz. Hangi iletişim kanallarını kullanmamızı gerektiğini öğrenmemiz gerekir. Sesli mesaj gibi…”
‘GÖMÜLÜ FAY OLDUĞU İÇİN PAYLAŞILAN BİLGİLER FARKLI’
Prof. Dr. H. Serdar Akyüz’e, AFAD ve Kandilli Rasathanesi'nden gelen verilerin -deprem büyüklüğü, derinliği gibi- farklı olmasının sebebini şöyle açıkladı:
“Sadece AFAD ve Kandilli değil, Doğu Akdeniz Deprem Merkezi’nden de farklı veriler paylaşılıyor. Bir süre beklenmesi gereken ve zamanla yerli yerine yerine oturacak bilgiler bunlar. Her deprem sonrası olabilir. Anormal değil ama bu depremde oynayan parametreler daha fazla. Depremin büyüklüğü, derinliği, kırık uzunluğu gibi… Gömülü bir kesimin kırılması da bunda etken. 1999 depreminde, 150 km uzunluğunda bir kırık oluşmuştu. Orada her şeyi net olarak görmüştük. Burada gömülü olduğu için jeofizik verileri ve uydu görüntülerini beklemek durumdayız.”