İYİ Parti Sözcüsü Aytun Çıray: Küme düşen partiyi şampiyonlar ligine taşımaya çalışıyorlar

İYİ Parti Sözcüsü Aytun Çıray, seçim ittifakı yasa teklifinin İYİ Parti’ye karşı çıkarılmış bir ittifak teklifi olduğunu söyledi. “Küme düşmüş bir partiyi şampiyonlar ligine taşımaya çalışıyorlar” diyen Çıray zorlama ile iktidar olunamayacağını söyledi.

Abone ol

ANKARA - Meral Akşener liderliğinde kurulan İYİ Parti siyaset sahnesinde dördüncü ayını geride bıraktı. Çiçeği burnunda yeni parti kadroları bir yandan ülke genelinde teşkilatlarını kurmaya çalışırken, diğer yandan Akşener öncülüğünde il il dolaşarak politikalarını halka anlatmaya çalışıyor. Kısa sürede adından söz ettiren İYİ Parti, 2019 için kurulan siyaset denkleminin de önemli bir parçası haline geldi. 2019’da yapılacak 3 kritik seçim için iddialı bir şekilde yola çıkan İYİ Parti’yi, partinin sözcülük görevini üstlenen İzmir Milletvekili Aytun Çıray ile konuştuk.

Nisan başında Ankara Arena’da büyük kongreye hazırlanan partinin kuruluşu ile siyasette kartların yeniden dağıtıldığını söyleyen Çıray, ittifak tartışmalarını da buna bağladı. İYİ Parti kurulmamış olsa Türkiye’nin bugün ittifakı tartışmayacağını söyleyen Çıray, MHP ittifakıyla ilgili “Küme düşmüş partiyi şampiyonlar ligine taşımaya çalışıyorlar” yorumu yaptı. 16 Nisan’a damga vuran seçim güvenliğiyle ilgili endişeleri de değerlendiren Çıray, “Bugün durum farklı. Bizi oradan jiletle kazıyamazlar. Milletin namusudur oyu. Ve bu namusu beklemek bizim görevimiz” dedi. Çıray’ın Gazete Duvar’ın sorularına yanıtları şöyle oldu:

İYİ Parti dört ayı geride bıraktı. Bugün geldiğiniz nokta nedir?

Dört ayda teşkilatlanmada inanılmaz bir mesafe aldık. Örgütlendiğimiz il sayısı 80’e yaklaştı. Yargıtay da “İYİ Parti seçimlere girebilir” diye yazıyor. Biz kısa zamanda Türkiye’nin tamamında örgütlenerek hem seçime girme hakkını elde ettik hem de Türkiye’nin dört bir yanında örgütü olan bir parti olarak diğer büyük siyasi partilerle eşitlendik.

İYİ Parti kimliği oluştu mu?

Merkez bir parti olan İYİ Parti’de geçmişte farklı partilerde siyaset yapmış insanlar kısa sürede kaynaştı, İYİ Parti kontratını kabul ederek ortak bir dil kullanmayı başardılar. Bu sadece bizim irademizle ortaya çıkan bir şey değil. Millet böyle bir parti arayışındaydı. Parti kurmak zor değil ama milletten bu parti ve liderine bir talep yoksa sadece kağıt üzerinde kalır.

Sayın Akşener’in il gezileri sürüyor. Kaç ile gidildi, ilgi nasıl?

Akşener ile 40’a yakın ile gittik. Her yerde büyük ilgi, alaka ile karşılaşıyoruz. İYİ Parti zor şartlarda kuruluyor. Bir otokrasinin, baskının, tek adam devletinin içine doğuyor. Kolay bir iş değil. Ama yavaş yavaş aşılıyor. Bunu biz de değil aslında millet aşıyor. Milletin teveccühü, ilgisi görüldükçe bu değişmeye başlıyor. Dört ayda parti hem fikirsel, hem dil birliği sağlama, hem de örgütlenme açısından inanılmaz bir mesafe aldı.

'İYİ PARTİ’NİN OYU 15-23 ARASINDA'

Sık sık anketler yayınlanıyor. Son veriler ne gösteriyor?

Kurulur kurulmaz yüzde 13.5 çekirdek oyumuz vardı. Bu oy vereceğini söyleyenlerle birlikte yüzde 20’lere ulaşıyordu. Bugünse çekirdek oy oranı yüzde 15’i, “İYİ Parti’ye oy verebilirim” diyenlerin oranı yüzde 23’lere ulaşmış durumda. Cumhurbaşkanlığı seçimi tablosu ise Akşener’in tanınırlığı partinin önünde olduğu için daha farklı. Bizim saha çalışmalarına göre ikinci tura Sayın Akşener kalacak. Bizim yaşadığımız zorluklardan biri iktidarın partimize basında koyduğu ambargo. Ama halkın ayağına gideceğiz. Sosyal medyayı kullanacağız. En büyük güvenimiz milletin sağduyusu olacak. Kasaba kasaba, köy köy gezerek, dağdaki çobana kadar fikirlermizi anlatmaya kararlıyız.

Bu süreçte bir de kongre yapacaksınız? Yönetimde bir değişiklik olacak mı?

Mart ayı içinde bütün il kongrelerimizi bitirmiş olacağız. 1 Nisan’da Ankara Arena Spor Salonunda 1. Olağanüstü Kongremizi yapacağız. Partiye girmek ve yönetimlerde görev almak isteyen çok sayıda değerli insan var. Bugünden bir şey söylemek zor ama partinin kapısının herkese açık olduğunu belirtmek isterim. Bizim program, tüzüğümüzü kabul eden herkesi davet ediyoruz. Biz bir kitle partisiyiz.

'DİZİLERLE BÜYÜK DEVLET DEĞİL, DİZİ DEVLETİ OLUNUR!'

İYİ Parti’ye büyük ilgi olduğunu söylüyorsunuz? Bu ilginin nedeni nedir? Siz ne vaat ediyorsunuz?

Bizim en büyük projemiz mutlak kuvvetler ayrılığına dayalı anayasal devleti yeniden çağın gereklerine uygun anayasa ile inşa etmek. Bu konuda anayasacılarla da çalışma yapıyoruz. Ülkede birinci iş hukukun üstünlüğüne dayalı bir devletin inşasıdır. Çünkü bize göre devlet yıkılmıştır. Moral bozmak için bunu söylemiyoruz. En yüksek mahkeme, Anayasa Mahkemesi karar veriyor ve yerel mahkeme “ben bu kararı uygulamam” diyorsa orada bir hukuk devletinden söz edemezsiniz. Eğer bir ülkede askerin polisin bir kısmı diğerine şüpheyle bakmaya başlamışsa, -yanlış yönetim ve FETÖ yüzünden- bu devlet sarsılmış demektir.

Şimdi bütün bu yaraları onarmak ve hakikaten bir hukuk devleti inşa etmek en büyük projedir. Bu proje, büyük inşaatlar yapmaya, yolları kazmaya, asfalt yapmaya benzemez. Bu aynı zamanda bir huzur projesidir. İnsanlar bu ülkede bir şokla uyanıp, her gece bir şokla uyumak istemiyor. Huzur arıyorlar. Huzur ve zenginlik içinde, çağdaş, dünyaya meydan okuyan bir ülkeyi böyle yaratabiliriz. Yoksa diziler çevirip, o dizilerde yalan-yanlış hamasetlerle büyük devlet olunamaz. Dizi devleti olunur. Biz ise büyük Türkiye’yi büyük devleti arıyoruz.

'ANAYASA MUTLULUĞU ARAMA HAKKI VERECEK'

Kuracağınız sistem için “yeni” ifadesini kullanıyorsunuz. Örneğin “Yeni parlamenter sistem”den kastınız nedir?

Şu anki sistem parlamenter sistem de değil, başkanlık da. Tek adam rejimi. 12 Eylül Anayasası defalarca değiştirilmesine rağmen dikiş tutmadı. Tamamen değişikliklerle bir yol alınsa da adının 12 Eylül Anayasası olması psikolojik olarak negatif bir algı yaratıyor. Türkiye’nin 21'inci yüzyıla uygun çok fazla maddeden oluşmayan, insanların mutluluğu arama hakkının önünü açan, insanlara nasıl mutlu olacağını tarif eden değil, nasıl mutlu olacağına insanların kendisinin karar vereceği bir özgürlükler anayasasına ihtiyaç var. Bir hukuk devletine ihtiyaç var. İYİ Parti yeni, İYİ Parti’nin Türkiye’ye önereceği parlamenter sistem de yeni olacak. İktidar her rejimde var. Muhalefet ise sadece demokraside var. Muhalefetin de etkili olmasını, iktidarın insafına bırakmayacak bir rejim istiyoruz.

Bu çalışma kamuoyuyla ne zaman paylaşılacak?

Anayasa ile ilgili İstanbul’da kurulan komisyon doğrudan genel başkana bağlı çalışıyor. Ama bunun dışında sağlık, sosyal güvenlik, eğitim, ekonomi gibi toplumun tüm sorunlarıyla ilgili kurulan komisyonlar çalışma yürütüyor. Hem durum tespiti hem de çözüm önerilermizi içeren raporları olgunlaştığında periyodik olarak paylaşacağız.

'KÜME DÜŞEN PARTİ ŞAMPİYONLAR LİGİNE TAŞINIYOR'

15 Temmuz 2018 için erken seçim beklentisi vardı. Aynı noktada mısınız?

Sayın Akşener son gelişmeler ve gelen anketler üzerinden seçime gidemeyeceklerini düşünmeye başladı. Bugün “seçim ittifakı” diye getirilen yeni yasa teklifi İYİ Parti’ye karşı çıkarılmış bir ittifak teklifidir. Eğer İYİ Parti olmasaydı bugün Türkiye bu yasayı konuşmayacaktı. Çünkü muhalefette oluşan boşluk nedeniyle Erdoğan, evinde otursa bu seçimi kazanacaktı. Ama Akşener’in ortaya çıkması ve İYİ Parti’nin kurulması bütün oyunu bozdu ve kartların yeniden dağıtılması ihtiyacı ortaya çıktı. Ortada yüzde 3’ler civarında koalisyonun bir küçük ortağı var ve barajı aşması gerekiyor. Diğer yandan yüzde 50+1’e ihtiyacı olan Sayın Erdoğan var.

İşte bu ihtiyaç bu iki partiyi bir araya getirdi. Bu anlamda bakılınca bir çıkar ittifakı. Ve bunu iktidardan gitmemek için o kadar çok istiyorlar ki, dünyanın önünde rezil olmayı göze aldılar. Nasıl? Küme düşmüş bir partiyi şampiyonlar ligine taşımaya çalışıyorlar. Buna bütün dünya güler. Millet de bunun farkında. Bu oyun tutmuyor. Zorlama ile iktidar olunmaz. Yüzde 50+1’i bulamıyorlar. Bunun için zamana ihtiyaçları var.

'EDİNİLMİŞ ÇARESİZLİĞİ PEKİŞTİRMEYE ÇALIŞIYORLAR'

Saadet Partisi, CHP, İYİ Parti ittifakı konuşuluyor. Yüzde 50+1 için de bu şart görünüyor. Tavrınız ne olacak?

Her şey İYİ Parti’nin kaybettirilmesi üzerine tezgahlanıyor. Bu seçim ittifakı önerisinin iki nedeni var. Birincisi, edinilmiş çaresizliği pekiştirmeye çalışıyorlar. Yani “biz MHP ile birleştik, seçimi kazandık” algısı yaratmaya çalışıyor ama neden seçime gidilemediğini açıklayamıyorlar. MHP ile Saray Koalisyonu kurmaları da 50+1’e yetmiyor. Onun için BBP peşinde koşuyor, Saadet Partisi’ni ikna etmeye çalışıyorlar.

Cumhurbaşkanlığı seçiminde her partinin kendi adayını çıkarmasını öneriyoruz. Bizim adayımız Meral Akşener. Diğer partiler de belirleyecek, bunlar yarışacak. İkinci tura 2 kişi kalacak. Bu isimlerin Erdoğan ve Akşener olacağını ölçümlerde görüyoruz. Esas yarış burada başlayacak. Bu süreçte ittifaka gerek yok. İkinci tura geldiğinde ise Türkiye nasıl bir lider, sistem ve Türkiye istediğinin kararını verecek. Sandıktır bu, Akşener ikinci tura kalmazsa güçlendirilmiş mutlak güçler ayrılığına inanan siyasi kimse herkes kompleks göstermeden onun arkasında durur.

İttifak tartışmaları daha çok Meclis seçimi için. Bu konuda bir ittifak olabilir mi?

Türkiye geleneklerinde parti ile lidere eşit oy veriliyor. Dolayısıyla muhalefet olarak Meclis’te birinci turda çoğunluğu sağlayacağımıza inanıyoruz. Milletvekilleri konusunda bir işbirliği yapmak gerekirse biz Saadet Partisi, Demokrat Parti olarak açıkladık.

Neden CHP yok?

Toplumun bir hikâyesi, bir sosyolojisi var. Bugün itibariyle sosyoloji bunu gösteriyor. Kategorik olarak ne kimsenin yanında ne de karşısındayız. Ama bizim kararımız bu. Siyasi gerçeklik böyle bir ihtiyaç ortaya koyuyor.

Bu partilerle bir temas var mı?

Kapı arkası temasımız yok. Ziyaretlerle gerçekleşen şeffaf görüşmelerde Türkiye’nin içinden geçtiği siyasi ortamı ve varması gereken siyasi hali konuştuk. Memnuniyetle gördük ki aynı endişeleri paylaşıyoruz. Onların önerileri de demokrasi için yapılmış kabul edilebilir öneriler.

'BİZİ YSK’DAN JİLETLE KAZIYAMAZLAR'

Seçim ittifakı teklifinde seçim güvenliği gerekçe gösterilerek yapılacak bir dizi düzenleme var. 16 Nisan referandumundaki YSK kararının tartışmaları da sürüyor. Sandıklara dönük güvensizliği nasıl kıracaksınız?

Partinin kuruluşuyla birlikte özel seçim ofisi kurduk. Şu an bütün Türkiye’nin sandık bazında incelemesini yapıyoruz. Türkiye çapında sandıkları yüzde 100 kontrol edeceğiz. Ama unutmayalım ki 16 Nisan referandumu kazanıldı, sandıklar da korundu ama YSK “tam kanunsuzluk”la sonuçları tersyüz etti. Ama şu an farklı bir durum var. Sayın Meral Akşener ve biz, böyle bir teşebbüs halinde orada bu iş düzeltilinceye kadar otururuz. YSK’yı doğduğuna pişman ederiz.

Şu kanunla getirilen seçim ittifakı diye getirilen şeyde mühürsüz oyların kanunlaşması bile ileride onların yargılanma sebebi olacak. Bu bir suç ikrarıdır. Buna izin vermeyiz. Bizi oradan jiletle kazıyamazlar. Milletin namusudur oyu. Ve bu namusu beklemek bizim görevimiz. Türk milleti askerlik yapacak, vergi verecek, oyunu çalacaklar, ses çıkarmayacağız. Böyle şey olmaz. Afrin’de bu çocuklar neden şehit oluyor. Oyları çalınacaksa neyin mücadelesini veriyoruz.