İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri'nden Akbelen açıklaması: 'Bu halka yapılan düşmana yapılmaz'

İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, Akbelen Ormanı'ndaki ağaç kesimine direnenlerin gözaltına alınmasını ve şiddete maruz kalmasını protesto etti.

Abone ol

İZMİR - İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, Muğla'daki Akbelen Ormanı'nda maden sahası için ağaç kesimine karşı nöbet tutarken gözaltına alınanlara destek için basın açıklaması düzenledi.

Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde düzenlenen basın açıklamasına sivil toplum kuruluşları (STK), siyasi partiler yanı sıra Yeşiller Sol ve Gelecek Partisi İzmir Milletvekili Burcugül Çubuk ve çok sayıda kişi katıldı.

Açıklamada "Akbelen'den Cudi'ye işte rant, talan, savaş düzeni" yazılı pankart taşınırken "Akbelen'den Cudi’ye mücadele her yerde", "Talana inat yaşasın hayat" ve " Sermaye elini doğamazdan çek" sloganları atıldı.

Mustafa Güven

Kitle adına açıklamayı yapan Büro Emekçileri Sendikası (BES) İzmir Şube Başkanı Mustafa Güven, "Akbelen'de ağaç katliamını engellemeye çabalayan halkın üzerine polisi, askeri sürüyorlar. Yaşlı genç demeden zulmediyorlar. Halkı kana ve gözyaşına boğuyorlar. Ateşe verilen Cudi’de yanan ormanı söndürmeye gelen halka engel oluyorlar" ifadelerini kullandı.

'HAKSIZ VE ORANTISIZ MÜDAHALE UYGULANIYOR'

Güven, orman katliamlarına karşı direnenlerin engellendiğini ifade ederek kolluk kuvvetlerinin orman kesim ekibinin engellenmemesi için barikatlar kurduğunu söyledi.

Bölgeden bugüne dair yansıyan haber ve görüntülerde, kolluk kuvvetlerince haksız ve orantısız pek çok işlem ve müdahale uygulandığının anlaşıldığını söyleyen Güven, şöyle devam etti:

"Hukuka aykırı bir şekilde ve ölçüsüz olarak uygulanan biber gazı ve tazyikli su müdahalesi bugüne dair basına en çok yansıyan görüntü olmuştur. Bunun yanı sıra, bölgede bulunan avukatlar keyfi olarak gözaltına alınmış ve bir kısmı hâlâ gözaltında tutulmaktadır. Yine bölgeye gitmek isteyen doğaseverlerin fiziken engellenmesi, bölgeye giden yollarda yıldırma amaçlı yapılan ve trafik akışının aksamasına yol açan kimlik kontrolleri ve sabahtan öğle saatlerine kadar ve kimi muhtelif zamanlarda telefon sinyallerinin engellenmesi diğer haksız müdahaleler olarak aktarılmaktadır."

Güven ayrıca devletin vatandaşlara yönelik hukuka aykırı müdahalelerinin kabul edilemez olduğunu vurguladı.

'KOLLUK GÜÇLERİNE SUÇ TEŞKİL EDEN EMRE UYMALARI HALİNDE SORUMLU OLACAKLARINI HATIRLATIYORUZ'

İklim krizinin yaşandığı bu zamanlarda orman katliamlarının sonrasında yaşanacak sorunlarla herkesin karşı karşıya geleceğine dikkat çeken Mustafa Güven, mücadeleye devam edeceklerini belirtti.

Cudi’deki orman yangınına değinen Güven şu ifadeleri kullandı:

"Günlerdir pek çok hukuka aykırı müdahalede bulunmuş olan kolluk güçlerine, Türk Ceza Kanunu’nun 24. maddesi uyarınca, konusu suç teşkil eden emrin hiçbir surette yerine getirilemeyeceğini, aksi takdirde bundan sorumlu olacaklarını hatırlatıyoruz. Aynı zamanda, yarın kendileri ve belki gelecek kuşaklar adına pişman olmamak için bu tutumlarından derhal vazgeçmeye ve İkizköylülerin haklı mücadelesinin yanında olmaya davet ediyoruz! Cudi yangınına müdahale edin ve halkın yangına müdahalelerine engel olmayın. Doğa katliamlarına karşı mücadele edenlere karşı yapılan gözaltılar derhal serbest bırakılsın. Akbelen'de asker cop sallıyor, TOMA tazyikli su sıkıyor. Yaşlı köylüler dövülüyor, yerde sürükleniyor. Gerçeği görüntüleyen gazetecilerin gözünün içine gaz sıkıyorlar. Bu halka yapılan düşmana yapılmaz!" (DUVAR)