İzmir'de 1 Mayıs: 'Bu düzeni değiştirmeye çok yakınız'
İzmir'de 1 Mayıs mitingi için işçiler üç ayrı merkezde bir araya geldi. Mitingde konuşan Tunç Soyer, "İlk defa bu düzeni değiştirmeye çok yakınız" dedi.
Cihan Başakçıoğlu- Uğurcan Boztaş
İZMİR - İzmir'de DİSK Ege Bölge Temsilciliği, TÜRK-İŞ, KESK İzmir Şubeler Platformu, İzmir Tabip Odası, İzmir Barosu ve TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu’nun oluşturduğu 1 Mayıs Tertip Komitesi'nin çağrısıyla Gündoğdu Meydanı'nda düzenlenecek miting için yürüyüş başladı.
'YAŞASIN 1 MAYIS'
Alsancak Limanı, Basmane Meydanı, Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan sendikalar, meslek odaları ve siyasi partiler Gündoğdu Meydanın'a doğru yürüyüşe geçti. 'Kapitalist yıkıma, işsizliğe, yoksulluğa karşı birleşelim', 'Yurdumun mutlu günleri mutlak gelen gündedir' ve 'Yaşasın 1 Mayıs, Biji Yek Gulan' yazılı pankartların taşındığı yürüyüşte, 'Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz', 'Yaşasın 1 Mayıs alanlardayız', 'Jin jiyan azadi' ve 'Faşizme karşı omuz omuza' sloganları atıldı.
Yürüyüşe binlerce İzmirlinin yanı sıra Yeşil Sol Parti milletvekili adayları da katıldı. Öte yandan Kültürpark Lozan Kapısı'nda toplanarak alana yürüyen Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Örgütü'nün kortejinde de milletvekilleri, milletvekili adayları ve belediye başkanları yer aldı.
Tertip komitesinin kararı doğrultusunda Cumhuriyet Meydanı, Alsancak Limanı ve Basmane Meydanı olarak üç merkezi toplanma noktası belirlendi.
SOYER: TIPIŞ TIPIŞ GİDECEKLER, HAKKIMIZI ALACAĞIZ
Mitingde sık sık 'Tayyip gidecek bu iş bitecek' sloganları atılırken, özgürlük ve demokrasi mücadelesi ile depremde yaşamını yitirenler anısına saygı duruşunda bulunuldu. Sendika temsilcilerinin halkı selamladığı mitingde, 'Hoşçağalın gidiyorsunuz' yazılı pankart dikkat çekti.
Mitingde kısa bir konuşma yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, 14 Mayıs seçimlerine işaret eden Soyer, "On yıllardır emeğin gasp edildiği bir düzen içinde yaşadık ilk defa bu düzeni değiştirmeye çok yakınız. Çok yakında hakkımızı gasp edenlerin elinden hepsini geri alacağız halkımıza geri vereceğiz çok az kaldı. Bugüne kadar bir çoğumuzu gömmeye çalıştılar. Ama unuttular gömüldükçe daha çok geliriz çoğalarak geliriz. Bundan sonra da çoğalmaya devam edeceğiz. Göreceksiniz halktan yana emekten yana bir iktidarı hep beraber kuracağız. Zorbalar tıpış tıpış gidecekler. Haklarımızı söke söke alacağız" ifadelerini kullandı.
'BİR SEÇENEĞİMİZ VAR İKTİDARI GÖNDERMEK'
Tertip Komitesi tarafından hazırlanan basın metnini okuyan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, yeni bir başlangıç olarak gördükleri 2023 1 Mayıs İşçi Bayramı'nda depremde yaşamını yitirenleri andı. Sorumluların her gün yapılan sahte açılış törenleriyle, doğal gaz aldatmacasıyla, savaş silahlarını sahneledikleri gösterileriyle depremin acısını unutturamayacaklarını vurgulayan Sarı, 1 Mayıs’ta işte tam da bu köhnemiş düzene karşı bizler buradayız, bir aradayız. İnsan hakları, barış ve sosyal adalet, örgütlenme özgürlüğü, sendikal haklar ve insan onuruna yaraşır koşullarda yaşayabilmek için azim ve kararlılıkla kavgamızı sürdüreceğiz. Bizi içine hapsetmeye çalıştıkları karanlığı yırtacağız. Şimdi, eşitlikçi, özgürlükçü, demokratik, bilimsel bir ülke yönetimine hiç olmadığı kadar ihtiyacımız ve bunun gerçekleşmesi için bir seçeneğimiz var: o da bu iktidarı göndermek” dedi.
'MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ'
Türkiye'de yaşanan sömürü, hak ihlalleri, kadın cinayetleri ve yoksulluğa değinen Sarı, emeğin hakları, işçilerin sosyal ve ekonomik koşulları ve bunların ön şartı olarak eşitlik demokrasi ve adalet için mücadelesini sürdüreceklerini söyledi. “Gelecek, işçi sınıfının ve tüm emekçilerin ellerinde yükselecektir” diyen Sarı şöyle devam etti: “Bizler; Emeğin sömürülmediği, sendikal hak ve özgürlüklerin engellenmediği, grev hakkının yasaklanmadığı, herkesin güvenceli, kadrolu çalıştığı bir işinin ve insanca yaşamaya yetecek bir ücretinin olduğu, KHK ve fiili OHAL rejimine son verildiği, ekonomik krizlerin, salgınların, depremlerin, afetlerin faturasının halkımıza ve emekçilere kesilmediği, kimsenin kimliğinden, inancından, cinsiyetinden dolayı ikinci sınıf yurttaş muamelesi görmediği, barış ve kardeşliğin hakim olduğu, kadınlara yönelik şiddet, taciz ve tecavüzün son bulduğu, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırıldığı, çocuk istismarının ve çocuk işçiliğinin olmadığı, düşünce ve ifade özgürlüğünün suç olarak sayılmadığı, sömürülmeyen, gecelerinde aç yatılmayan, emeğin, eşitliğin, özgürlüğün, demokrasinin, barışın, laikliğin hâkim olduğu bir gelecek ve ülke için mücadeleye devam edeceğiz.”