Kaçırılan hazineler istenirken çıkarılanlar kayboluyor!
Türkiye çalınan tarihi eserleri geri getirmek için kampanyalar düzenleyip paralar harcıyor ancak yeni bulunan eserlere de sahip çıkamıyor. Son örnek Afyon'da yaşandı: 1700 yıllık Roma sunağı kayıp!
DUVAR - Türkiye yıllardır yurt dışına kaçırılan tarihi eserleri geri getirmek için çalışmalar yapıyor ancak toprak altından yeni çıkarılan hazinelere sahip çıkamıyor! Bunun son örneği Afyonkarahisar'da yaşandı. Geçen yıl kasım ayında Organize Sanayi Bölgesi'nin arka girişinde yapılan kanalizasyon kazısında, üzerinde boğa başı kabartması bulunan Roma dönemine ait yaklaşık 1700 yıllık sunak bulundu.
Paha biçilemeyen eser, üzeri kapatılarak koruma altına alındı. Çevresinde yapılan çalışmaların ardından aralık ayında arkeologlar eşliğinde tarihi sunağın çıkarılması için yeniden sondaj kazısı yapıldı. Ancak mermer sunak gitmişti!
SINIR KAPILARINA UYARI GİTTİ
Habertürk'ten Nihat Uludağ'ın haberine göre çalındığı belirlenen 80x40 santimetrelik sunağın bulunması için geçen hafta içinde Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü harekete geçti. Yetkililer tüm müzeler, koleksiyonerler ve tarihi eser satışlarının yapıldığı mezat salonlarına uyarı yazısı gönderdi. Eserin yurtdışına çıkartılma ihtimaline karşılık da sınır kapıları uyarıldı.
SUNAĞIN ÖZELLİKLERİ
Kanalizasyon kazısıyla bulunan, daha sonra çalındığı belirlenen Roma dönemi mermer sunağın taban ve üst kısmında dar ve düz birer silmesi bulunuyor. Bu silmelerden iç ve dış bükey profille düz orta gövdeye geçiş yapan dikdörtgen prizma formu dikkat çekiyor. Ön yüzdeki rezerv alanının merkezinde, cepheden betimlenmiş bir boğa başı kabartması yer alır. Ön yüzde ise yazıt yer almıyor.
Göbeklitepe'deki insan başı da çalınmıştı
Şanlıurfa Göbeklitepe'deki kazılarda da 25 Eylül 2010 tarihinde benzer bir hırsızlık yaşanmıştı. Şanlıurfa'da dünyanın ilk yerleşim yerinin bulunduğu Göbeklitepe kazılarında arkeologlar, 40-50 santimetre boyunda, 30 kilo ağırlığında, Neolitik döneme ait, bir insan başı ve üzerinde bir yırtıcı hayvan bulunan heykele ulaştı. 11 bin 600 yıllık olduğu tahmin edilen heykelin devamını bulmak ve bulunduğu ortamı daha detaylı incelemek için kazı ertesi güne bırakıldı, bölge korumaya alındı. Ancak ertesi gün kazı yerine giden kazı başkanı Prof. Dr. Klaus Schmidt ve ekibi, heykelin olmadığını gördü. Yapılan çalışmalara rağmen heykel bulunamadı.