Kadir Topbaş kimdir: 3 kez seçilmesine rağmen istifa ettirildi
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın isteğiyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı'ndan istifa etmek zorunda kalan Kadir Topbaş korona virüs tedavisi gördüğü Şişli’deki Amerikan Hastanesi’nde hayata gözlerini yumdu. Topbaş’ın kısa hayat hikayesi, siyasi geçmişi ve üç dönem süren başkanlığında yaşananların özeti…
Alper Budka
DUVAR - Yaklaşık 14 yıl İstanbul’u yöneten Kadir Topbaş, 8 Ocak 1945’te Artvin’de dünyaya geldi. Bir Kadir Gecesi doğduğundan kendisine “Kadir” ismi verildi.
Henüz üç aylıkken Artvin’e bağlı Yusufeli ilçesinin Altıparmak köyünden İstanbul’a gelen Topbaş’ın nispeten varlıklı bir ailede yetişti. Işık Lisesi ve İstanbul İmam Hatip Lisesi’nde orta öğrenimini tamamladıktan sonra 1972 yılında Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni, ardından 1974 yılında Mimar Sinan Üniversitesi (MSÜ) mimarlık bölümünü bitirdi. Uzun yıllar serbest mimarlık yaptı. MSÜ’de son sınıf öğrencisiyken bir arkadaşının aracılığıyla eşi Özleyiş Toptaş’la tanıştı. Bu evlilikten bir kızı, iki de oğlu dünyaya geldi.
1973’te Milli Selamet Partisi’nin (MSP) Beyoğlu İlçe Başkan Yardımcılığı göreviyle siyasete ilk adımını atan Kadir Topbaş, 1985’te Refah Partisi’nde (RP) İstanbul İl Yönetim Kurulu Üyeliği, 1993’te aynı partide Bağcılar İlçe Başkanlığı, 1995’te İl Başkan Yardımcılığı ve 1997’de Fazilet Partisi’nde (FP) İl Başkan Vekilliği yaptı. Ayrıca 1994 – 98 yılları arasında dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kültür işlerinden sorumlu danışmanlığını da yapmaktaydı.
Bu arada 1977’de MSP’den, 1987’de de RP’den iki kez Artvin Milletvekili adayı ve 1996’da RP’den Bakırköy Belediye Başkan Adayı oldu ama seçilemedi. Nihayet 1999’daki yerel seçimlerde Fazilet Partisi’nin adayı olarak Beyoğlu Belediye Başkanlığı’nı kazandı.
2004’te bu kez AK Parti’den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Kadir Topbaş, görevi önceki başkan Ali Müfit Gürtuna’dan devraldı. Gürtüna, Fazilet Partisi’nin Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılmasının ardından bağımsız kalmıştı. Topbaş bu seçimde CHP’li rakibi Sefa Sirmen’i pek zorlanmadan geride bıraktı.
2009’da AK Parti beş yıl önceki yerel seçime göre 3.3 puan, iki yıl önceki genel seçime göre ise 8.2 puan kaybederken, Kadir Topbaş İstanbul’da 2004’e göre 0.6 puan, 2007’ye göre ise sadece 0.3 puan kaybetti ve görece başarılı bir performans gösterdi. Bu seçimde CHP’nin iddialı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nu mağlup eden Topbaş’ın başarısında Zincirlikuyu-Söğütlüçeşme bölümü tamamlanan metrobüs hattının payı büyüktü.
2014’te Gezi Parkı olaylarından ve 17-25 Aralık Operasyonu’ndan kısa süre sonra yapılan yerel seçimlerde AK Parti yüzde 42.9 oy alarak kan kaybederken (2011’deki genel seçimlerde yüzde 49,8’e ulaşmıştı) İstanbul’da yüzde 48’i korudu. Hatta Topbaş 2009’a göre oyunu 3 puan arttırarak ikinci kez seçilmeyi başardı. Bu seçimde de CHP’li Mustafa Sarıgül’ü saf dışı bırakan Topbaş’ın metro yatırımlarından ve Sarıgül’ün CHP içindeki tartışmalı imajından faydalandığı söylendi.
Böylece üç kez üst üste zafer kazanan Kadir Topbaş’ın 2013’ten itibaren partisiyle arasının açıldığı konuşuluyordu. AK Parti içinde Gezi’deki ve 17/25 Aralık’taki “güvenilmez” tutumu tartışılan tecrübeli başkanın gittikçe daha silik bir görüntü verdiği, Erdoğan’ın İstanbul’a bizzat ağırlığını koyduğu düşünülüyordu. Nitekim Topbaş üçüncü dönemini tamamlayamadı ve 2017’de istifayla ayrılmak durumunda kaldı.
Fakat bir dönüm noktası gibi görülen istifası kendisi için de Tayyip Erdoğan için de hiç kolay olmadı. Erdoğan’ın istifa etmesi yönündeki isteğini defalarca karşılıksız bıraktığı ve elden geldiğince direndiği yazılıyordu. “Hayır” cephesi güçlükle galip çıksa da, 16 Nisan Anayasa Referandumu’ndaki oy oranı AK Parti ve MHP’nin toplam oylarının altında kalmıştı. Sonuçtan rahatsızlık duyan Erdoğan “metal yorgunluğu”ndan bahsediyordu. Kulislerde istifası konuşulan 10 belediye başkanının çoğu görevini bıraktı. Bunlardan ilki de makamını Mevlüt Uysal’a teslim eden Kadir Topbaş oldu...
Mevlüt Uysal göreve başlarken “Beni Topbaş’la kavga ettiremezsiniz” demişti. Bununla birlikte kısa süre içinde Kadir Topbaş’ın projelerini iptal etmeye başladı. Uysal, altı metro projesini ve Topbaş’ın ustalık eserim dediği Haliç- Unkapanı Su Altı Karayolu Tüneli Geçiş Projesi ve Sefaköy - Başakşehir Havaray Sistemi ile Haliç'in iki yakasını birleştirmesi planan Piyer Loti - Miniatürk teleferik ihalelerini iptal etti. Topbaş’ın Yeşilköy sahil bandı düzenleme projesini ise İBB’nin son başkanı Ekrem İmamoğlu raftan indirdi. Söz konusu projenin 2022 yılında gerçekleştirilmesi planlanıyor.
Kadir Topbaş’ın istifasını önceden haber veren CHP eski milletvekili Barış Yarkadaş, BirGün gazetesinden Meltem Yılmaz’a verdiği röportajda şunları söylüyordu: “Kadir Topbaş 2015’te seçime girdiğinde AKP ve CHP 40-40 oranındaydı. Ve Topbaş’ın kişisel oyu yüzde 4 oranındaydı. Şimdi Kadir beyin istifasıyla iki parti İstanbul’da başa baş noktaya geldi. Yani yarın bir seçim olsa, doğru bir aday ve politikayla İstanbul Belediyesi’ni alacağız demektir. Dahası, tarikat ilişkileri güçlü olan Topbaş’ın diskalifiye edilmesiyle Erdoğan İstanbul’da önemli bir psikolojik desteği de kaybetti."
Nitekim Yarkadaş’ın kehaneti tuttu ve CHP’li Ekrem İmamoğlu ilk seçimde İstanbul’u AK Partili rakibi Mevlüt Uysal’ın elinden aldı.
Birçok yorumcuya göre, damadı Ömer Faruk Kavurmacı’nın FETÖ’den tutuklanması ve hapis cezasına çarptırılması Kadir Topbaş’ın siyasi sonunu hazırladı. Kimilerine göre Topbaş koltuğu bırakıp damadını kurtarmıştı. Kavurmacı daha sonra TUSKON davasından 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı ama tutuklu kaldığı 3,5 yıllık süre gözetilerek Şubat 2020’de tahliyesine karar verildi…
Kadir Topbaş, TÜRGEV’e ve Ensar Vakfı’na tahsis ettiği binalarla; deprem alanlarını, orman alanlarını ve su havzalarını AVM’lere rezidans ve otellere açmasıyla; sağanak yağmurlar nedeniyle Üsküdar vb. belirli bölgelerdeki su baskınlarıyla; Sulukule ve Tarlabaşı’ndaki yıkım projelerine verdiği açık destekle; ayrıca İstanbul İtfaiyesi’nin 2010’daki Haydarpaşa Garı ve 2013’teki Galatasaray Üniversitesi yangınlarındaki yetersizliğiyle ve İstiklal Caddesi’nin sürekli bozulan zemini nedeniyle de sık sık muhalefetin hedefindeydi.
Topbaş ailesinin serveti de zaman zaman kamuoyunun gündemine geliyordu. Kadir Topbaş Saray Muhallebicisi zincirinin, kardeşleri ise SÜTİŞ’in patronlarıydı. Eşi Özleyiş Topbaş’ın ise bir emlak zengini olduğu söyleniyordu.
Üç kez hacca da giden Kadir Topbaş, 16 Kasım’da korona virüsü teşhisiyle özel bir hastaneye kaldırılmıştı. 4 Aralık’ta yoğun bakıma alındıktan sonra bir süre makineden ayrılmış, durumu ağırlaşınca 25 Aralık’ta ikinci kez entübe edilmişti.
3 Ocak’tan beri diyalize bağlanan Kadir Topbaş, 3 Şubat’ta özel odaya alınmış ve bu gelişme “sevindirici haber” başlığıyla medyaya yansımıştı. Topbaş hastanede geçirdiği 83 günün sonunda bugün saat 16.00’da, 76 yaşında hayata gözlerini yumdu.
İşte Topbaş döneminden akıllarda kalan belli başlı olaylardan bazıları:
- 2008’e belediyeye ait mekanlarda içki yasağı ve özellikle Moda İskelesi tartışmaları
- 2009’daki sel felaketinde “İstanbullunun tedbirsizliğinin sonucudur” açıklaması
- 2009’da metrobüs ücretine yüzde 33 zam yapması ve buna karşı protestolar
- 2011’de Beyoğlu’ndaki sandalye ve masaların toplatılması kararı
- 2011’de şehrin silüetini bozan Zeytinburnu’ndaki binalara (19/9 kuleleri) ilişkin “maalesef hoş olmayan bir görüntü” beyanı
- 2012’de Phileas marka metrobüslerle devleti 150 milyon TL zarara uğrattığı iddiası ve bu nedenle hakkında açılan görevi kötüye kullanma davası
- 2013’te Veliefendi Hipodromu kaldırarak İstanbul’a bir “Central Park” armağan etmek istemesi, Erdoğan’ın söz konusu yabancı isme tepki göstermesi
- 2013’teki Gezi Parkı olaylarında “artık otobüs durağının bile yeri değişse halka sorulacak” çıkışı
- 2016’daki darbe girişiminin ardından Pendik’teki bir alanı “Hainler Mezarlığı”na dönüştürmesi
- 2017’de istifa ederken “insan her şeyi affeder adam yerine konmamayı affetmez” demesi
- 2017 yılına kadar üreticisine alım garantisi vererek ektiği lalelere milyonlarca TL harcaması