Kapalıçarşı kuyumcuları yanıt verdi: Sahte altın nasıl anlaşılır?
Kapalıçarşı esnafı, altının sahte olum olmadığını mihenk taşıyla anladıklarını, hangi ayar olduğunu ise asitler yardımıyla bulduklarını belirtti.
DUVAR - Altına getirilen kota, altın kaçakçılığının yanı sıra sahte altın üretimini artırırken, piyasada merdiven altı altın üretim yapan sahtecileri hareketlendirdi. Türkiye'de kuyumculuğun kalbi Kapalıçarşı'da kuyumculuk yapan kuyumcu Halik Akçalı, sahte altının nasıl anlaşılacağını uygulamalı bir şekilde şöyle anlattı:
'KİMYASAL YÖNLERDEN ANLIYORUZ'
"Sahte altını bir kere zaten şimdi kimyasal yönlerden anlıyoruz. Eskiden dişimizden, dilimizden, şundan, bundan, yumuşaklığından veya yere attığımız zaman sesinden anlıyorduk. Ama şimdi artık teknoloji ilerledi. Şimdi çeşitli konsantrasyondaki asitlerle. 14 ayar, 18 ayar, 22 ayara göre ayarlanmış çeşitli konsantrasyonda asitlerimiz var. Bu da mihenk taşı. Bu altından başka ve asitten başka hiçbir şeyden reaksiyona girmiyor. Reaksiyona girmediği için de hangi ayar olduğunu tabii öncelikle altın mı değil mi onu anladıktan sonra hangi ayar olduğunu da bu asitlerle yardımıyla buluyoruz."
'SIFIRDAN, 995'E KADAR ALTININ MİLİMİ VAR'
Erittiğimiz altınları, altın mı, değil mi, 14 ayar mı, 18 ayar mı anlıyoruz. Ama tabi altının çeşitleri var. Sıfırdan, 995'e kadar altının milimi var. Yani kaç milim. Binde kaç ayar altın? Onları da böyle erittikten sonra profesyonel kimya laboratuvarlarına gönderiyoruz. Örneğin bu elimizdeki altın. Karışık bir altın, 14 ayar, 18 ayar karıştırmışız. Binde 654 altın. Bunlar tekrar bu rafineriye gidiyor. Rafineri de bunlar temizleniyor ve 995 yani has altını olarak tekrar bize geri geliyor. Ve bunlar da yeni ürün oluyor. Siz hanımlarımıza kolyeler, küpeler, yüzükler oluyor."
Kuyumcu Ayhan Oğuz ise şunları anlattı:
'MAKİNE GÖSTERİYOR'
"Mihenk taşı var. Taşa sürülür. Üstüne asit konur. Oradaki altının 14 ayar mı 18 ayar mı olduğu anlaşılır. Ama şimdi teknoloji ilerledikçe bunu makinelerle yapıyorlar. Makineye sokuyorsunuz. Bunun kaç ayar olduğunu, altın mı olup olmadığını bir şekilde gösteriyor makine. Biz mesela eski hurdaları toplarız, eritiriz. Rapor yaparız. Orada da altını değerlendirmiş oluruz o şekilde. Yani altının sahte olup olmadığını öyle anlaşılır. Şimdiki teknolojilerde makinelere sokulup öyle anlaşılabilir. Müşteriler açısından da onlar da kendi güvenlikleri kuyumculardan alsınlar. Yani hiçbir kuyumcu böyle bir şey yapmaya tenezzül etmez. Sahte altın satmak gibi. Herkes gerçek altın satar.
'ALTIN KOTASI SERBEST BIRAKILSA KAÇAK DA GELMESİNE GEREK KALMAYACAK'
Şu anda Türk halkının inanılmaz altına talebi var. Bu da karşılanmıyor. Hükümet de bir kota koydu buna bildiğiniz gibi. Fazla talep var. Onun için de herhalde dışarıdan altın getiriyorlar kaçak yollarla. Çünkü devlet bir kota koyduğu için altının girişi yasak. Kaçak yollarla altın sokuyorlar. Bunun bir şekilde önlenmesi lazım. İhracata da çok büyük sekte vuruyor. Yani bizim kuyumculuk ihracatçıları maalesef yurt dışına altın göndermekte zorluk yaşıyorlar. Arada aşağı yukarı dört, beş bin dolar bir fark var külçeyle, yurt dışıyla burası arasında. Onun bir şekilde yapılması lazım. Devletin bunu bir şekilde halletmesi lazım. O bakımdan büyük bir sıkıntı. Yani serbest bırakılırsa kaçak da gelmesine gerek kalmayacak. Yurt dışından altın gelecek, ihracat edilecek. Ona göre de herkes altına erişimini sağlayabilecek. Şu anda altına erişim maalesef belli bir kota şeyinde sağlanıyor. Ondan dolayı da kaçak geliyor. Televizyonlarda gördüğümüz kadarıyla. Artık nasıl geliyorsa. Bir kere at üstünde gelmiş. Okuduk Ağrı'dan gelmiş. Başka yollarla gelmiş. Yani bir şekilde geliyor."
(ANKA HABER AJANSI)