Kaşıkçı dosyasında 'Bekir Bozdağ' hatırlatmalı itiraz: İfadelerin alınması talep edilmedi

İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Cemal Kaşıkçı dosyasında yargılamanın Suudi Arabistan'a devredilmesine ilişkin kararına, Kaşıkçı’nın nişanlısı Hatice Cengiz avukatı aracılığıyla itiraz etti.

Abone ol

DUVAR - Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesi davasının durması ve Suudi Arabistan'a devredilmesine ilişkin karara, nişanlısı Hatice Cengiz, avukatı Gökmen Başpınar aracılığıyla İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ne itiraz etti. 

Oda TV'nin haberine göre, itiraz dilekçesinde Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın 12 Nisan’da A Haber canlı yayınında söylediği “Bugüne kadar adli yardım taleplerine de cevap verilmedi” sözleri hatırlatılarak yargılama süresince Suudi Arabistan’dan sanıklarının ifadelerinin alınmasının talep edilmediği ifadelerine yer verildi. 

'DEVREDİLECEK BİR KOVUŞTURMA YOK'

Mahkemeye sunulan dilekçede Riyad Birinci Ceza Dairesi tarafından dosyaya gönderilen karara atıf yapılarak yargılamanın bittiği ve devredilebilecek bir kovuşturma dosyasının bulunmadığı belirtildi:

“Görüldüğü üzere yargılama yapılmış ve kesinleşmiş bir karar mevcuttur. Ortada fiilen sayın mahkeme nezdindeki kovuşturmayı devredecek bir kovuşturma yoktur. Tam tersine bitmiş ve karara bağlanmış bir yargılama söz konusudur. Kimi sanıklar hakkında beraat kimi sanıklar hakkında hapis cezası verilmiş ve idam cezaları 20’şer yıl hapis cezasına çevrilmiştir. Hal böyle iken yargılamanın yekûn olarak devri fiilen mümkün değildir. Suudi Arabistan sanıkları yargılamış, haklarında hüküm vermiştir. Yapılması gereken olsa olsa sanıkların suçun işlendiği yer olan ülkemize iade edilmesidir. Ancak Suudi Arabistan, Türkiye’nin iade talebini reddetmişken, Türkiye hangi hukuki ya da siyasi gerekçe ile yargılamayı Suudi Arabistan’a devredecektir anlamakta zorlanıyoruz.”

'BU DAVA DEVREDİLEMEZ'

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 30 Eylül 2019 tarihinde Kaşıkçı’nın Washington Post’ta kaleme aldığı yazıların daha mürekkebi kurumamışken bu davanın devredilemeyeceği sözlerine de dilekçede yerildi: 

"15 üyeli suikast timi Kaşıkçı'yı İstanbul'daki Suudi Arabistan Konsolosluğu'nun içinde öldürüp bedenini parçalara ayırdı. Bunu Suudi devleti ya da halkının değil, kraliyet hükümeti içindeki bir gölge devletin çıkarları için yaptılar. Suudi Arabistan'daki mahkeme süreci hakkında birçok soru işareti bulunduğu bir sır değil. Mahkemeyi çevreleyen neredeyse tam bir şeffaflık yokluğu, duruşmaların kapalı yapılması ve Kaşıkçı'nın katillerinin fiilen serbest oldukları iddiaları uluslararası toplumun beklentilerini karşılamıyor ve Suudi Arabistan'ın itibarını zedeliyor. Bizim, insanlığın çıkarları böylesi bir suçun bir daha hiçbir yerde işlenmemesini sağlamaktan geçer. Cezasızlıkla mücadele bu neticeye varmanın en kolay yoludur ve Cemal’in ailesine bunu borçluyuz.” 

NE OLMUŞTU?

Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı, nişanlısıyla evlenebilmesi için gereken evrakları almak için 2 Ekim 2018’de Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğuna girdi ve bir daha çıkmadı. Türk yetkililer isim vermeden yaptıkları açıklamalarda Kaşıkçı'nın başkonsoloslukta öldürüldüğünü söylüyordu. Riyad bu açıklamaları başta reddetse de sonunda Kaşıkçı'nın 'sorgu sırasında çıkan bir kavgada kazara öldüğünü' kabul etti. Bu gelişme üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı 26 sanık hakkında soruşturma başlattı. 31 Mart 2022 tarihinde ise Savcılık, mahkemeye sunduğu mütalaada yargılamanın Suudi Arabistan’a devrinin sağlanmasını talep etti. 11. Ağır Ceza Mahkemesi 7 Nisan’da verdiği kararla dava dosyasının Suudi Arabistan’a devredilmesine karar verdi.