Kavala'dan 9. ay mektubu
Dokuz aydır tutuklu olan tamamlayan Osman Kavala’dan mektup: Suçla beraber cezanın bir kısmı da peşinen şüphelinin üzerine atılmış oluyor ve suç, cezasıyla birlikte, aylarca atılanın üzerine yapışıp kalıyor.
DUVAR - Tutukluluğun dokuzuncu ayını tamamlayan Osman Kavala’dan mektup var. Bulunduğu Silivri Cezaevi’nden yazdığı mektupta Kavala, tutuklandıktan beri “adaletin yüzünü” görmediğini ve bunun yadırgatıcı olduğunu ifade etti.
1 Kasım 2017’den beri tutuklu bulunan Osman Kavala’nın mektubu şöyle:
Silivri’de ikametimin 9. ayı tamamlandı.
İddianamenin hazırlanması, mahkeme günü derken kısa zamanda birinci yıl dolacak. Gözaltına alındığımda endişeli değildim, halen de değilim. Ancak 9 aydır adaletin yüzünü görmemek yadırgatıcı.
Bu güne kadar yaptığımız tahliye talepleri benimle görüşülmeden, dosya üzerinden reddedildi. Ret yazılarında, “üstüme atılı suçun” niteliğinin tutuklamayı gerektirdiği, yasada bu suç için öngörülen ceza süresine göre tutukluluğun uzamasının ölçülü olduğu ifade ediliyor.
“Üstüne atılı suç” ifadesi dikkatimi çekiyor. Genellikle zarar verici bir şey başkasının üzerine atılır. Dayak atmak, çamur atmak gibi... Bir de, hazırlık istemeyen, çabuk ve zahmetsiz yapılan edimler için atmak fiili kullanılır. El atılır, göz atılır mesela...
Üzerime atılı suç, anayasal düzeni ve hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs. Bu suç birisinin üzerine atıldığında tutuklama da beraberinde geliyor ve tutukluluk uzasa da alınacak cezadan kısa olduğu sürece ölçülü olduğu düşünülüyor. Yani, suçla beraber cezanın bir kısmı da peşinen şüphelinin üzerine atılmış oluyor ve suç, cezasıyla birlikte, aylarca atılanın üzerine yapışıp kalıyor. Kendimi savunabilmek için adaletin yüzünü göreceğim günü bekliyorum.
Osman Kavala / 19 Ağustos 2018 / Silivri