Kayıp 700 bin euro için 6 bin lira para cezası
Münevver Karabulut cinayetiyle ilgili soruşturma sırasında kaybolan 700 bin euro ile ilgili dava sonuçlandı. Mahkeme sanıklara 6'şar bin lira para cezası verdi.
DUVAR - Münevver Karabulut cinayetiyle ilgili yürütülen soruşturma sırasında kaybolan '700 bin euro ile ilgili dava sonuçlandı.
Münevver Karabulut'un öldürülmesinin ardından katil zanlısı Cem Garipoğlu'nun evinde cinayet günü bulunan 700 bin euro kaybolmuştu. Söz konusu parayı tutanaklara geçirmedikleri ve güvenlik kamerası görüntülerini yeterince incelemedikleri iddiasıyla 6 polis memuru ile görüntüleri sildikleri öne sürülen 3 site görevlisi hakkında dava açılmıştı
İstanbul Küçükçekmece 5'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen 25'inci duruşmada taraf avukatları hazır bulundu.
MAHKEME CEZALARI ERTELEMEDİ
Davayı karara bağlayan mahkeme, polis memuru sanıklar G.K., İ.K. T.K., M.D., A.B.D. ve S.A.'yı 'görevi kötüye kullanmak' suçundan 6'şar bin TL adli para cezasına çarptırdı.
Mahkeme sanıklar U.Y. ve Y.P.'nin 'suç delillerini yok etme gizleme veya değiştirme' suçundan da 6'şar bin TL adli para cezası verdi.
Mahkeme 8 sanığa verilen para cezasını ertelemedi.
Sanık R.İ. ise 'suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme' suçundan beraat etti.
'PARALAR FETÖ'YE GİTTİ' İDDİASI
Davanın bir önceki duruşmasında söz alan Karabulut ailesinin Avukatı Rezan Epözdemir, kayıp 700 bin euro’ya polislerin el koyduğunu öne sürmüştü. Epözdemir, paranın, bu polisler tarafından FETÖ’ye aktarıldığını iddia etmişti.
NE OLMUŞTU?
İddianameye göre olay şöyle oldu: 3 Mart 2009 tarihinde Münevver Karabulut öldürüldü. Olayın ardından polis memurları M.T., T.K., İ.K., M.D., S.A., ve A.D. cinayetin şüphelisi Cem Garipoğlu'nun ailesiyle kaldığı Bahçeşehir'de bulunan villaya hareket etti. Jandarmaya da haber veren polis memurları ikamette arama yaptı. Polis memurları bu aramalar sırasında miktarı net olarak tespit olunamayan, ancak makul bir rakamın üzerinde olduğu belirtilen yabancı parayı tutanağa geçirmedi. Arama yapılan villanın güvenlik kameralarının olay tarihinde kayıt yaptığı ancak bu kaydın 7 Mart 2009 tarihinde silindiği, görüntülerin CD ya da DVD'ye aktarılmaya çalışıldığı, bir kısmının da geri dönüşüm kutusuna atıldığı tespit edildi.
Polis memurlarının villaya ait kamera kayıtlarını yeterli düzeyde incelemedikleri, kameraların çalışmadığı, bozuk olduğu yönünde 4 Mart 2009 günü polis memurları S.A. ve G.K. tarafından tutanak düzenlendi. Yine aynı memurlar tarafından 5 Mart 2009 günü güzergah üzerindeki kameralarda ise, görüntü bulunmadığına dair ikinci bir tutanak düzenledi. Villaların yöneticiliğini yapan U.Y. ile site görevlileri Y.P. ve R.İ. da kameradaki görüntüleri silerek yok etti. Soruşturma sonunda savcılık, polis memuru sanıklar G.K., S.A.,T.K., M.D., İ.K., ve A.D. hakkında "Görevi kötüye kullanmak" suçundan 1'er yıldan 3'er yıla kadar, site yöneticisi ile görevlileri U.Y., R.İ., ve Y.P. hakkında da "Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçundan 6'şar ay ile 5'er yıl arasında hapis cezasına çarptırılmasını talep etti. Yapılan yargılamada ifade veren sanık polislerin bir kısmı parayı görmediklerini, bir kısmı da söz konusu parayı Tülay Garipoğlu'na verdiklerini anlattı.
Polislerden bir kısmı yine güvenlik kameralari ile herhangi bir bilgisi olmadığını söylerken, bir kısmı da villa görevlisinin villayı gösteren iki kemaranın 2 senedir bozuk olduğunu, kayıt yapmadığını söylediğini aktardı. Diğer site görevlisi 3 sanık da kamera görüntüsünü silmediklerini belirtti.
BİLİRKİŞİ RAPORU ALINMASINA KARAR VERİLDİ
İfadelerin alınmasının ardından mahkeme, güvenlik kamerası kayıtlarının silinip silinmediği ve teknik sürecini nasıl yapıldığına ilişkin soruşturma ve kovuşturma aşamasında alınan raporlar arasındaki çelişkilerin giderilmesi için dosyanın TÜBİTAK'a gönderilmesine karar verdi. TÜBİTAK, "Yoğunluk sebebi ile inceleme için ayırabilecek ehliyetli personellerinin bulunmadığını" gerekçe göstererek dosyayı iade etti. İstanbul Teknik Üniversitesi, Ortadoğu Teknik Üniversitesi de konu ile ilgili uzman bulunmadığı gerekçesiyle dosyayı iade etti.
Dosya son olarak 11 Aralık 2015 tarihinde Jandarma Genel Komutanlığı Kriminal Daire Başkanlığı'na gönderildi. Ancak Jandarma Genel Komutanlığı Kriminal Daire Başkanlığı da 80 GB kapasiteli DİSK'in dosya kapsamında gönderilmemesinden ötürü inceleme yapılamadığını bildirdi. Söz konusu 23. duruşmada da hard disk bulunamadığı ve bilirkişi raporu hazırlanamadığı tutanaklara geçti.
Mahkeme de hard diskle ilgili sanık Yusuf Palta ve tanık Kemal Avcı'nın duruşmada ifadesinin alınmasına hükmederek duruşmayı bugüne ertelemişti.
CEM GARİPOĞLU, CEZAEVİNDE ÖLÜ BULUNDU
Cinayetin işlediği 3 Mart 2009 gününden sonra 197 gün kaçan Cem Garipoğlu, 17 Eylül 2009 günü avukatıyla birlikte teslim olmuştu. 24 yıl hapis cezasına çarptırılan Garipoğlu, 10 Ekim 2014 tarihinde de Silivri'deki kapalı cezaevindeki koğuşunda ölü bulunmuştu. (İSTANBUL/DHA)