Kayıp yakınları Hüseyin Ertaş’ın faillerini sordu
Diyarbakır'da bir araya gelen kayıp yakınları, Hüseyin Ertaş’ın faillerini sordu. İHD yöneticisi Demir, önümüzdeki hafta 700'üncüsü yapılacak olan Koşuyolu Parkı’ndaki eyleme katılım çağrısı yaptı.
DİYARBAKIR - İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, 699’uncu kez bir araya geldi. Koşuyolu Parkı'nda bulunan Yaşam Hakkı Anıtı önünde yapılan basın açıklamasında 1995 yılında öldürülen Hüseyin Ertaş'ın faillerinin bulunması istendi.
Ayrıca İHD yöneticisi Ezgi Sıla Demir, önümüzdeki hafta 700'üncüsü yapılacak olan Koşuyolu Parkı’ndaki eyleme katılım çağrısında bulundu.
'TOROS ARAÇLA GELDİLER'
İHD Diyarbakır Şubesi Kayıp Yakınları Komisyonu Üyesi Fırat Akdeniz, 8 Temmuz 1995 tarihinde dört kişi tarafından başına silah dayanarak karakola götürülen ve cansız bedeni yanmış şekilde Ceylanpınar'da bulunan Hüseyin Ertaş'ın hikayesini okudu. Akdeniz, evli ve dokuz çocuk babası olan Hüseyin Ertaş'ın köyünde tarım ve hayvancılıkla uğraştığını, askerler tarafından köye yapılan baskınlar sırasında sürekli şiddete ve tehdide maruz kaldığını söyledi. Mardin’in Kızıltepe ilçesine bağlı Emrûd köylülerine korucular ve askerler tarafından korucu olmaları yönünde sürekli baskı yapıldığını belirten Akdeniz, şunları söyledi: “Bu nedenle köye sık sık baskınlar düzenleniyor, köylüler askerlerce tehdit ediliyor ve zor kullanılıyordu. 1994 yılında Emrûd ve çevresinde bulunan köylerde korucu olmayı kabul etmeyen ailelere, askerler tarafından üç gün içinde köyü boşaltmaları söylendi. Daha sonra da ailelerin eşyalarını almalarına müsaade edilmeyerek köy askerlerce yakıldı. Ertaş ailesi de köyünden çıkarak Kızıltepe’ye yerleşti. 8 Temmuz 1995 tarihinde Hüseyin Ertaş’ın evine beyaz Toros marka arabayla gelen silahlı dört kişi karakola gelmesi gerektiğini söyledi. Akşam saatleri olduğu için Hüseyin Ertaş, gelen kişilere kendisinin ertesi gün karakola geleceğini, onlarla gitmeyeceğini belirtti. Söz konusu kişiler bunun üzerine onun başına silah dayayıp, kollarından tutup zorla arabaya bindirdi."
CESEDİ CEYLANPINAR’DA BULUNDU
Akdeniz, Ertaş'ın kaçırıldıktan sonra ailesi tarafından sorulduğunu anlatarak şöyle devam etti: "Eşi ve kardeşi aynı gün karakola giderek Ertaş'ı sordu. Karakoldaki yetkililer aileye, böyle bir kişinin gözaltında bulunmadığını söyledi. Hüseyin Ertaş’ın cansız bedeni 13 Temmuz 1995 tarihinde Ceylanpınar’da bulundu. Otopsisi, orada bulunan bir sağlık ocağında yapıldı. Bedeni yakıldığı için başta ailesi tarafından tanınmadı. Ailesi tarafından teşhis edildikten sonra cansız bedeni köyüne getirilerek defnedildi. Aile, dönemin koşullarından kaynaklı hukuksal bir işlem gerçekleştiremedi. 2006 yılında ise oğlu Muhittin Ertaş konuyla ilgili dava açmak için başvuruda bulundu. Hüseyin Ertaş’ın oğlu, babasının Hasan Atilla Uğur’un talimatıyla evden götürülüp öldürüldüğünü belirterek korucu İsmet Kandemir ve Abdurrahman Kurğa’dan şikâyetçi oldu. Fakat Hüseyin Ertaş dosyasında bugüne kadar herhangi bir gelişme kaydedilmedi." (DUVAR)