'Kemiklerimizi korumak geleceğimizi korumaktır'

Osteoporozun kemikleri daha kırılgan hale getiren, kırık riskini artıran bir hastalık olduğunu belirten Dr. Gülşah Keçebaş, "Sağlıklı kemiklere sahip olmak kaliteli yaşamın anahtarlarından biri" dedi.

Abone ol

DUVAR - Bugün, Dünya Osteoporoz Günü. Osteoporoz (kemik erimesi) ve ilgili kas-iskelet sistemi hastalıklarının önlenmesi, teşhisi ve tedavisi konusunda küresel farkındalığın artırılması amacı ile her yıl 20 Ekim gününde çeşitli farkındalık çalışmaları yapılıyor.

İstanbul Aile Hekimliği Derneği (İSTAHED) Bilim Komisyonu Üyesi Dr. Gülşah Keçebaş, Dünya Osteoporoz Günü kapsamında açıklamalarda bulundu. Keçebaş, “Osteoporoz, kemik yoğunluğunun azalmasıyla karakterize, kemikleri daha kırılgan hale getiren ve kırık riskini artıran bir hastalıktır. Belirtileri kemik kırılmasına kadar fark edilmeyebilir. 65 yaşın üzerindeki kadınlar ve 70 yaşın üzerindeki erkekler, ailesinde osteoporoz öyküsü olanlar, kırık geçirmiş veya düşme riski yüksek olan kişiler, menopoz sonrasında hızlı kemik kaybı yaşayan kadınlar bu testi yaptırmalıdır” dedi.

Keçebaş, söyle devam etti:

“Osteoporoz için; ilaçlar, kalsiyum ve D vitamini takviyeleri, egzersiz ve fiziksel aktiviteler, sağlıklı bir yaşam tarzı ile tedavi edilebilir. Ayrıca; Östrojen terapisi, menopoz sonrası kadınlarda östrojen seviyesi düştüğü için östrojen tedavisi osteoporozun önlenmesinde etkili olabilir. Ancak bu tedavi, diğer sağlık riskleri nedeniyle dikkatli bir şekilde doktor kontrolünde uygulanmalıdır. Osteoporoz önlenebilir bir hastalıktır. Kemik sağlığımızı yeniden gözden geçirmek ve osteoporoz riskimizi nasıl azaltabileceğimizi öğrenmek için bir fırsat. Sağlıklı kemiklere sahip olmak, kaliteli bir yaşamın anahtarlarından biri. Unutmayalım, kemiklerimizi koruyarak geleceğimizi de koruyoruz.”