KESK'ten akademisyenlere çağrı: Sokakta sınıf kurun

DUVAR - KESK, kamudaki açığa almalar ve ihraçlara karşı mücadeleyi yükseltme kararı aldı. Kamu emekçilerine yeterince yer vermedikleri gerekçesiyle medyaya da eleştiriler yönelten KESK, yarın Doğan Medya önünde basın açıklaması yapacak.

KHK ile ihraç edilen Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu'na (KESK) bağlı sendikalara üye akademisyen, öğretmen, sağlıkçı, haberci ve büro emekçileri bugün saat 10.00'da Makina Mühendisleri Odası'nın Taksim'deki lokalinde basın toplantısı düzenledi. Toplantıya Büro Emekçileri Sendikası (BES), Eğitim Sen İstanbul şube başkanları ile KESK Genel Sekreteri Hasan Toprak ve Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (TÜM BEL SEN) İstanbul 2 Nolu Şube Başkanı Kadri Kılıcı katıldı.

Toplantıda ilk konuşmayı yapan BES 1 Nolu Şube Başkanı Dursun Doğan, ihraçların ne anlama geldiğini bildiklerini söyleyerek akademisyenlere çağrıda bulundu: “Yaklaşık 11 haftadır meydanlarda, alanlarda sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Türkiye'nin gündemini yakından takip ediyoruz. Milletvekillerinin, öğrencilerin, işçilerin, emekçilerin tutuklandığı bir süreçte mücadelemize devam ediyoruz. Hiçbir koşulda yılmadık ve geri durmadık. Bu yüzden konfederasyonumuz KESK hedef haline getirilmiştir. Buna rağmen mücadelenin meşrutiyetine inandığımız için buradayız. Akademisyen arkadaşlarımıza çağrımız var. Akademi üniversitelerini sokaklarda kurmalarını, sokaklarda sınıf oluşturmalarını istiyoruz. Çünkü aydın, halkla birlikte yürüyendir. Sokağa adım attığımız her şey önemlidir. Bu süreç ülkenin dört bir yanında yürüyor. KESK'in kadrosu bu süreci örgütleyecektir. Şu an tarihsel bir iş yapıyoruz. Bu örgütlü olmanın gereğidir. Diğerlerinden farklı olmak da budur. Bunlar bize birikim olarak dönecek. Belki süreç uzundur ama AKP ne yaparsa ne yapsın işlerimize geri döneceğiz. Adalet, hak, hukukun olmadığını biliyoruz. Bu çağrı akademisyen arkadaşlarımıza çağrıdır.”

'YARGISAL BAĞIŞIKLIK GETİRDİLER'

Doğan'ın ardından söz alan Eğitim Sen 6 Nolu Üniversiteler Şubesinden Mehmet Cemil Ozansü, ihraçların anayasa aykırı olduğunu anlattı. "Çıkardıkları KHK'lerle yargısal bağışıklık getirdiler. Böylece ileride durum değiştiğinde bu listeleri tanzim edenlere muafiyet getirilmesi amaçlanıyor. Yürütmenin böyle bir anayasal hakkı yok. Dolayısıyla bu da anayasaya aykırıdır" diyen Ozansü, yapılanların hesabını mutlaka soracaklarını söyledi.

'ANKARA'YI KAPATMAK DURUMUNDAYIZ'

Eğitim Sen 3 Nolu Şube Başkanı Selvi Polat ise şu değerlendirmeyi yaptı: “Fiili mücadele hattını kurmamız lazım. Adaletin olmadığı yerde mücadelemizi, fiili meşru mücadele hattını oluşturmamız lazım. İstanbul, Ankara, İzmir de fiili mücadelenin altını doldurmalıyız. Örgütlü mücadeleyle merkezi bir şekilde eylemi büyütmek zorundayız. Bu da TBMM önüdür. Fiili mücadelede Ankara'yı kapatmak durumundayız. Yasal mücadelemizi de yürüteceğiz ama fiili mücadelenizi de yürüteceğiz.”

'İŞ GÜVENCEMİZE YÖNELİK TEHDİT VAR'

KESK İstanbul 1 Nolu Şubeler Platformu üyesi  Nuray Şimşek, ihraç edilenlerin Bakırköy Meydanı'nda aylardır düzenlediği oturma eylemine ilişkin, “İnsanlar Bakırköy Meydan'dan geçerken bile, 'Bakın kamu emekçileri direnmeye devam ediyor' diyor. Bu heyecanın toplumda oluştuğunu görebiliyoruz. Evetten sonra her şeye rağmen insanlar sokaklarda mücadeleye devam ediyor" dedi ve ekledi: "Bugün ihraç edilen 103 bin kişiyle iş güvencemize yönelik bir tehdit var. Biz elbette memleketi tüccar anlayışı gibi yönetenlere rağmen bu mücadeleyi büyüteceğiz. İhraç edilen arkadaşlar da bu işin öznesidir. Bu 3 milyon kamu emekçisinin mücadelesidir, sadece ihraç edilenlerin değil. Referandumdan sonra sokakta olmak önemli. İstanbul burada bir üretim yaptı. KESK kitlesel olarak işten çıkarmalarla ilk defa karşı karşıya kaldı.”

İKTİDAR TAHAKKÜM KURMAK İSTİYOR'

Tüm Bel Sen 2 Nolu Şube Başkanı Kadri Kılıç da, Bakırköy ve Kadıköy'de alanda direnenler olduğuna dikkat çekti. İktidarın kendisi gibi olmayanlar üzerinde tahakküm kurmak istediğini belirten Kılıç, "Bizi yok edeceklerini düşündüler ama olmadı. Bizim direniş eylemlerimiz çok meşru ve haklı” dedi.

'AKP NORMALLEŞMEYİ SAĞLAYAMAZ'

Toplantının sonunda konuşan KESK Genel Sekreteri Hasan Toprak, KHK'yle ihraç edilenlerin ve sendikaya bağlı diğer bütün kurumların mücadeleyi büyüteceklerini anlattı. 1 Mayıs'ta kendileri için 2 talebin ön planda olduğunu belirten Toprak, bu talepleri şöyle sıraladı:

"İlk olarak, bizim için ihraç edilenlerin işe dönmesi, iş güvencesi ve barış unsurları önemlidir. Her bir arkadaşımız işlerine dönene kadar mücadele sürecek. Normalleşmeyi AKP hükümeti sağlayamaz. 100 bini aşkın kişi işe dönmek için OHAL İnceleme Komisyonu'nu bekliyor. Biz direk işe iade edilmeyi talep ediyoruz. AKP hükümetinin kurduğu komisyondan bir şey çıkmayacaktır. Uluslararası boyutta bir çalışma yürütüyoruz. Maddi, siyasi ve hukuksal yönünde girişimlerimiz var.”

'BİZ ÖYLE YORUMLADIK DEDİLER...'

Çalışma Bakanlığı'ndan sendikaların iç tüzüğüne karşı bir yazı geldiğini söyleyen Toprak, şu eleştiride bulundu: “Gönderilen yazıda KHK'yle ihraç edilen kamu emekçilerinin bütün görevlerinden çıkarılması yönünde ifadeler yer aldı. Bu nasıl bir delilik? Gittik yazı yazanla bizzat görüştük. Bizlere, 'Biz öyle yorumladık' diyor. Sonra tekrar bir yazı daha geldi. Aynı görüşteyiz diye. Bu konuyu hukukçularımızla nasıl bir çalışma yürüteceğiz diye konuşacağız. Bizim içişlerimize, sendikamıza nasıl karışıyorlar ki? İş güvencesiyle ilgili çalıştaylar sürüyor. Artık çalışan ve çalışmayanın ortadan kaldırılması amaçlanarak biat eden ve etmeyen kavramlarını ortaya çıkarıyorlar. Bu süreçte bizim yaptığımız en büyük çabalardan birisi de ihraç olmayanlar ihraç edilenlere sahip çıkarsa bu süreç daha da hızlanacaktır.”

DOĞAN MEDYA ÖNÜNDE AÇIKLAMA

Toplantıda, KHK'yle ihraç edilenlerin sesini duyurma noktasında medyaya da eleştiriler getirildi. BES 1 Nolu Şube Başkanı Dursun Doğan, bu duruma tepki olarak yarın saat 12.00'de Bağcılar'da bulunan Doğan Medya önünde açıklama yapacaklarını söyledi.