Geçtiğimiz hafta ulusal ana akım televizyon kanallarında bir programa çıkan, işin son derece PR tarafında yer alan bir şef, Kıbrıs’ın meşhur lezzetlerinden şeftali kebabını öyle saçma sapan anlatmış ki, Kıbrıslı dostlarımızdan bile tepki geldi.
Kıbrıs’a hiç gittiniz mi bilmiyorum, ben vaktiyle birkaç defa iş sebebiyle gidip geldim. Yemek kültürü, meyhane kültürü muazzam olan, lezzetleri de damakta gerçekten iz bırakan nefis bir yer. Ayrıca insanları öyle keyifli ve hayat dolular ki, gidip görmediyseniz, elbette şu canına yandığımın Covid belası bittikten sonra, mutlaka gidip görün derim.
Hele meyhanelerini mutlaka görün. Masada bir tuz tanesi bile koyacak yer kalmayana kadar küçük küçük tabaklarla tadımlık porsiyonlarda onlarca meze ve eşsiz ızgara ve kebaplar getiren, size sadece ne içeceğinizi soran meyhanelerdeki yemekler Kıbrıs’ta yiyeceğiniz en güzel yemekler arasında.
Benim hayatımda Kıbrıs yemeklerinin ayrı bir yeri de olmuştur, çünkü hayatımdaki en yakın dostlarımdan birinin annesi, Semra Teyzem de Kıbrıslı. Üniversite yılları ve sonrasında birçok defa onun ellerinden muazzam lezzetli yemekler yedim. Bugün size onlardan bir tanesini anlatacağım; internette farklı tarifler de bulunabiliyor, ama ben çok sevgili Semra Teyzemin tarifiyle anlatmayı istiyorum.
Magarina bulli, tavuklu makarna demek aslında. Adı üstünde, tavuklu bir makarnanın ne esprisi olabilir diyebilirsiniz, ama hellim peynirli, nefis bir tavuk yahnisi ile servis edilen bir makarnadan bahsediyoruz. Müthiş lezzetli bir yemek olduğunun birinci elden şahidiyim, hararetle öneriyorum.
MALZEMELER
-Bir bütün parçalanmış tavuk veya derili altı tavuk budu
-Limon
-6 orta boy kuru soğan
-6 orta boy domates
-Bir çorba kaşığı biber salçası
-Makarna (geleneksel olarak fırın makarnalık içi kalın ortası delikli makarna ile yapılmalıdır)
-Bir paket hellim peyniri (rendelenmiş)
-Kuru nane, tuz, karabiber
-Ayçiçek yağı
YAPILIŞI
İlk olarak tavuk parçaları tuz ve limonla ovularak 10 dakika kadar bekletilir ve yıkanır, kağıt havlu ile kurulanır. Bir tencereye dibini kaplayacak kadar ayçiçek yağı konup ısıtılır, yüksek ateşte tavuk parçaları iki taraflı kızartılır ve bir tabağa alınır.
Yine aynı tencere içerisinde kalın piyazlık doğranmış soğanlar sararıncaya kadar kavrulur, sonrasında kabukları soyulup ince doğranmış domatesler soğanlara katılıp, bir çorba kaşığı biber salçası da eklenir.
Domatesler suyunu çektiğinde tavuklar tekrar tencereye eklenir, üzerlerine bir adet limon sıkılır ve tavukların üzerini 3-4 parmak geçecek kadar su eklenir. Tavuklar iyice pişene kadar haşlanır. Su azalırsa kaynar su eklenmelidir. Bu yemeğin özelliklerinden birisi de tavuğun sulu bir yahni olmasıdır.
Diğer bir tencerede makarnalar al dente olacak şekilde haşlanır. Servis için çorba kaselerine kat kat makarna ve hellim peyniri koyulur, arzu edenlere kuru nane de serpilir. En üst kata da suyuyla birlikte tavuk servis edilerek afiyetle yenir.
Bu vesileyle, tüm annelerin Anneler Günü'nü kutlar, keyifli ve sağlıklı günler dilerim.